Ünlü düşünür Vikipedia’nın tanımıyla; “Olimpiyat Oyunları veya kısaca Olimpiyatlar, yaz ve kış olimpiyatları olmak üzere iki ayrı kategoride, dört yılda bir düzenlenen uluslararası çok sporlu bir etkinlik.” Dev olimpiyat halkalarının Eiffel’e yerleştiği şu günlerde; 26 Temmuz 2024’te açılış töreni ile başlayacak olan Paris Olimpiyatları; dünyanın farklı yerlerinden 180 delegasyon ve 4000’den fazla yarışmacının katılmasıyla düzenlenecek.

Bu sene programda bulunan 28 sabit spor dalına ek olarak , ‘Olimpik Breaking’, diğer adıyla Breakdance; bu yaz Paris’te Olimpiyatlarda ilk kez sahneye çıkacak ve buna yakın zamanda Tokyo olimpiyatlarında eklenmiş olan diğer üç spor dalı da eşlik ediyor olacak: Sörf, kaykay ve spor tırmanışı.

Bu sportif dallar şuana kadar alışılmış spor dalları çizgisinin çok dışında günümüz spor dalları.Paris organizatörleri, “gençlikle yakından ilişkili olan ve yaratıcılığı ve atletik performansı ödüllendiren” sporları öne çıkararak genç hayranlara hitap etmeyi hedeflediklerini açıkça belirtti. Öte yandan Tokyo 2020 Olimpiyatları ve Oyunlarında yer alan beyzbol, softbol ve karate gibi diğer bazı sporlar da bu yıl Paris’te yer almayacak.

Cinsiyet eşitliği hedefiyle, eşit sayıda kadın ve erkek katılımcının bulunacağı yarışlarda, tarihte ilk kez olmak üzere halka açık maraton koşusu da gerçekleşiyor olacak. Ülkede yapılan çeşitli koşu organizasyonlarında derece alan amatör sporcular, olimpiyat yarışmacılarıyla aynı parkurda koşabilecekler.

Paris’teki kaykay yarışması Tokyo’da olduğu gibi park ve sokak olmak üzere iki kategoriden oluşacak. Park kaykayında sporcular kaykay parkında görebileceğinize benzer kavisli bir arenada hareketler yaparken, sokak kaykayında sporcular merdiven ve korkuluk gibi engellerle dolu yol benzeri bir parkurda kayıyor olacaklar.

Gelelim Breakdans kategorisine. Uluslararası yarışmaları ilk olarak 1990’larda düzenlenen ve bu sayede dans biçimi hem hip-hop toplulukları hem de genel halk arasında popüler hale gelen bu dans türü gençler arasında oldukça yaygın ve izlenilirliği yüksek bir dans türü.

Breakdans, 1970’lerin sonlarında New York’un Bronx mahallesinde Siyahi ve Hispanik gençler arasında başlayan, kısa zamanda dünyanın çoğu yerine yayılmış akrobatik bir sokak dansı şekli. Başlangıçta sadece yerde yapılan breakdans, şu an electric boogie, locking, uprocking, popping ve diğer varyasyonları içeren bir kavram haline geliyor. Peki bu kadar dans türü arasında bu yıl olimpiyatlarda ülkemizin de temsiliyetinin bulunduğu Breakdansı olimpiyatlara dahil eden konu ne?

Birçok tekniği ve çeşitli inisiyatifleri de içine alan bedenin esneklik, çeviklik ve koordinasyonunu eş zamanlı sağlayarak çeşitli pozisyonlarda sabit durabilme becerileriyle hareketler arası akışı sağladığı bu hareket dalı olimpik jimnastik dalıyla da çokça ortak beceri barındırıyor. Yarışması ve puanlaması kolay olan bu dalın olimpiyat sahalarına girmesi dans severler tarafından oldukça olumlu karşılanmış olsa da, benzer uygunlukta başka dans türleri de yok muydu diye insanı düşünmeye sevk ediyor. Peki nedir bu kafamızı karıştıran, federasyonları olimpik platformlarda türlerini savunmakta zayıf kalan, yarışmaları dünyanın her yerinde devam eden dans türleri?

Pole Dans

MÖ 2. yy da ilk formunu Mallakhamba olarak izlediğimiz, dikey bir direğin merkezinde ciddi bir teknik donanım, kondisyon ve esneklik gerektirerek dans ve akrobasiyi birleştiren dans türü calisthenics – olimpik jimnastik branşlarıyla bir çok paralellik içerir. Dünyanın bir çok yerinde yarışmaları düzenleniyor. Bilinen kültürel önyargılar sebebiyle, dans ile ilgilenen bir çok sporcu toplum tarafından önyargıyla maruz kalmakta olup, dünya genelinde ana akımdaki varlığını henüz hak ettiği değeriyle yaşayamıyor.

Çağdaş – Modern Dans

Teknik benzerlikleri modern dans, bale ve diğer klasik konser dans stilleriyle ortaklıklar içeren bu dans türü, teknik yönden oldukça zengin bir birikime ihtiyaç duyarken; dansın daha özgür ve kalıpların dışına taşmasını da savunması yönünden kıyaslanabilir, karşılaştırılabilir oluşu eleştirildiği için çoğu zaman yarışma platformlarındaki varlığı sorgulanıyor. Bunlara ek olarak; sportif salsa, latin danslar, Arjantin tango, jazz dans da ana akımdaki varlığını hak ettiği şekilde yaşayamayan diğer sporlar arasında.

Kapak Fotoğrafı: PCMA

İlginizi çekebilir: Gizem Kalaç’tan Pole Dance