Bana sorarsanız, Mart ayını geride bırakmamıza az kalmış olması, etrafta uçuşan kelebekler ve açan çiçekler baharın kapıda olduğunun habercisi. Doğa bu denli sıcacık bir gülümsemeyle karşımızda dururken, bizlerin de kış modundan çıkıp ısınmaya başlamamızın vakti geldi diye düşünüyorum. Yakın zamanda, baharı en güzel şekilde geçirmenin yolları nedir sorusu düştü aklıma. Oturdum, bana iyi gelenleri yazdım. Umarım paylaştıklarım sizin de içinizi açar! 

Güne erken başlamak

Güne erken başlamayı alışkanlık haline getirin, gününüzün geri kalanına olan olumlu etkisine ve ruh halinizdeki değişime inanamayacaksınız! Herhangi bir aktivite yapma zorunluluğu hissetmeyin, yalnızca güne erken başlayın. Sonrasında ister lezzetli bir kahvaltı edebilirsiniz, ister 15 dakikalık bir meditasyon yapıp güne boş bir zihinle başlayabilirsiniz, ister hiçbir şey yapmadan oturup sabahın sessizliğinin tadını çıkarabilirsiniz. Ben bir süredir güne erken başlıyor ve mümkün oldukça sahile inip 45 dakikalık yürüyüşler yapıyorum. İnanın çok daha enerjik, çok daha canlı hissediyorum. Unutmadan, güne erken başlayabilmek için yatma saatinizi de biraz ona göre ayarlamanız gerekiyor, benden söylemesi 😉

Mutluluk verici bir alarm sesiyle uyanmak

Ben güne alarm ile başlamaktansa, uykumu alıp kendiliğimden uyanmayı seviyorum. Ama siz illa alarm ile uyanmak durumundaysanız, uyanışınızı daha güzel bir hale getirmenin yolları var. Örneğin, hafta içlerine denk gelecek şekilde 5 tane sevdiğiniz, mutluluk verici ve iç acıcı müzik seçip, her birini bir sabaha ayarlayabilirsiniz. Böylece hayatınızda sürekli tekrar eden, melodisiyle sizi sıkan ve duyduğunuzda içinizden “Hayır, olamaz!” dedirten parçalara yer vermemiş olursunuz. Hatta o kadar ki, gerçekten çok sevdiğiniz şarkılar seçtiğinizde uyanmanız gerektiği gerçeğine rağmen yüzünüzde otomatik bir gülümseme bile oluşabiliyor.

Umut dolu kitaplar okumak

Her türde kitap okumak güzeldir, farklı farklı konularda ufkunuzun açıldığını gözlemlersiniz. Ancak özellikle kurgusu, karakterleri veya dili dolayısıyla insana umut veren motivasyon kitapları okumak, fikrimce baharı karşılamak için yapabileceğiniz en güzel aktivitelerden biri. Ne önerirsin derseniz, kesinlikle Stefanie Stahl’ın “İçindeki Çocuk Bir Yuva Bulmalı” kitabı derim. Kitap yalnızca kişilik modelleri, içimizdeki çocuğun nasıl geliştiği gibi konulardaki farkındalığınız arttırmakla kalmıyor, içerisindeki uygulamalarla da kendinizi daha iyi tanımanızı sağlıyor. Geliştirmenizin hayatınıza olumlu etkisi olacağı noktalarınızın bilincine varıp bu konuda çalışmanız için sizi yüreklendiriyor. Siz de, baharın insanda uyandırdığı güzel duygulara yakışacak ve size iyi gelecek kitapları keşfedip bir an önce okumaya başlayın derim.

Yeni hobiler edinmek

Bana sorarsanız yeni hobiler edinmek her insanı heyecanlandırır çünkü yeni bir hobi, aynı zamanda tanışılan yeni güzel insanlar, öğrenilen yeni bilgiler ve kazanılan yeni beceriler demektir. Bunun bahar ile ne bağlantısı var diyeceksiniz, hemen söylüyorum. Edindiğiniz yeni hobilerin bir de açık havada yapılabildiğini düşünün! Harika olmaz mı? Örneğin fotoğrafçılığın temelleri ile ilgili bir eğitime katılıp teknik bilgi edinebilir, sonrasında ise sıcak ve güzel havalarda kameranızı elinize alıp dilediğiniz semtte saatlerce pratik yapabilirsiniz. Veya yoga! Belki öncesinde birkaç yoga dersine katılır, kendiniz yapabileceğiniz noktaya geldikten sonra ise matınızı kapıp Bebek sahiline iner, denize karşı yoga yapabilirsiniz. Yoga derslerine başlamak isteyenlere, Cihangir Yoga veya Şişli’deki Yoga Time‘ı öneririm. Kısacası, bu örnekler çoğaltılabilir, yeter ki sizde gereken istek ve enerji olsun!

İlginizi çekebilir: Yeni Hobi Önerileri

Keşif turları yapmak

Son zamanlarda İstanbul’da yeni açılan mekanları takip etmek çok zor! Reşitpaşa mekanlarına her gün bir yenisi eklenirken, Anadolu Yakası’nda da durum farksız değil. Rita Moda‘dan Brekkie‘ye Moda mekanlarına yetişemiyoruz. Bahar ayları ise sabahın erken saatlerinde sırt çantanızı alıp keşfe çıkmak ve akşama dek o köşe senin, bu köşe benim dolaşmak için adeta fırsat niteliğinde. Yalnızca cafe ve restoranlar keşfi yapmaktan bahsetmiyorum, örneğin uzun zamandır gitmediyseniz Tarihi Yarımada’yı yeniden gezin. Veya konseptler belirleyin, bir gününüz tarihi İstanbul apartmanlarına ayrılmış olsun. Öncesinde hikayelerini öğrenin, sonra da her birini yakından inceleyin. Bu sırada sıcacık güneş ve rengarenk çiçekler de size eşlik etsin, nasıl olur?

Sadeleşmek

Benim için bahar demek, biraz da arınmak, sadeleşmek demek. E “bahar temizliği” ritüeli diye boşuna dememişler! Tavsiyem, bahara girerken evinizde ihtiyacınız olmadığını düşündüğünüz ne varsa ayırın. Onlardan kurtulduğunuzda hem ruhunuzun hafiflediğini hissediyorsunuz, hem de dolabınızda açılan yerler, kalabalık görmeye alıştığınız köşeleri boş görmek içinizi ferahlatıyor. Ayrıca bunun farklı bir boyutu da var, dolabınızda aylarca bekleyen giysileri bağışladığınızda, başkalarının gülümsemesinin başlı başına nedeni siz olabiliyorsunuz. Nereden başlamalıyım diye düşünenlere, Netflix’te bulabileceğiniz Tidying Up with Marie Kondo belgeselini öneririm. Bu belgeselde Marie Kondo, daha minimalist bir yaşam düzenine geçme yolunda size ışık tutuyor ve kıyafetlerinizi nasıl daha az yer kaplayacak şekilde katlayabilirsiniz gibi soruları cevaplıyor.

Beslenmeye önem vermek

Bahar ayına güzel bir başlangıç yapmak istiyorsanız, doğal ve organik gıdalarla beslenmeye başlama yolunda adım atmanızı öneririm. Mevsimine uygun taze sebze ve meyveler tüketebilir, örneğin pırasa ve kereviz gibi antioksidan yönünden zengin sebzelere ağırlık verebilirsiniz. Aynı zamanda bol su içmeye de özen göstermelisiniz. Vücudun sıvı ihtiyacının karşılanması, ruh halinizden cilt sağlığınıza pek çok alanda size etki ediyor.

İlginizi çekebilir: İrem Bali’den Mutlu Hissetmek İçin Öneriler