En son ne zaman gerçek anlamda doğayla iç içe oldunuz veya ne zaman sevginin içinizden etrafa yayıldığını, coşkuyla dolup taştığınızı hissettiniz? Peki ya en son ne zaman her ikisini de bir arada deneyimlediniz? Cevabı uzun zaman önce olanlara yepyeni bir tecrübe yaşatacak, cevabı kısa bir zaman önce olanlara ise sıra dışılığıyla bambaşka bir eğlence anlayışı sunacak, geleneksel bir festivalden bahsetmek istiyorum bugün: Midsommar Festivali.

Midsommar Festivali

Midsommar Yaz Festivali, Kuzey Avrupa’nın en köklü kültürel geleneklerinden biri ve yaz ortası İsveç’te kutlanan en büyük ikinci festival olarak biliniyor. Peki, yılın en uzun gününün ardından 22 Haziran’da ülke çapında kutlanan ve yazın gelişini sembolize eden bu festivalde neler yapılıyor?

İsveçlilerin kafalarına çiçekten taç takmasıyla bilinen festivalin en çok öne çıkan özelliklerinden biri, doğurganlığı simgeleyen çiçekli bir direğin toprağa gömülmesi. Böylelikle doğanın canlanacağına inanılıyor. İsveçliler bu direğin etrafında yuvarlak olup el ele tutuşuyor ve müzik eşliğinde dans ediyorlar. Kutlama boyunca çeşitli masallar ve İsveç folkloruna özgü hikayeler de anlatılıyor.

Festival yemeklerine gelirsek, patates haşlamasında salamura ringa balığına, geleneksel İsveç yemekleri öne çıkıyor. İsveçliler çuvalla koşu yarışı, ağızda kaşıkla yumurta taşıma, halat çekme gibi eğlenceli aktiviteler yapıyorlar.

Midsommar Festivali’ne özgü bir inanış da var; İsveçliler festival boyunca doğada buldukları 7 farklı çiçeği toplayarak uyumadan önce yastıklarının altına koyuyorlar. Neden derseniz, gelecekteki eşlerini o gece rüyalarında göreceklerine inanıyorlar.

Midsommar Festivali, birçok insanı yazın ışıl ışıl ve parlak günlerinin coşkusunu hissetmeye; müziğe, dansa, birbirinden eğlenceli aktivite ve atölyelere doymaya davet eden bir festival. Yaz mevsiminin başlangıcı olarak kabulen edilen bu çok özel İsveç geleneği, güneşin sıcağını hissedip doğanın büyüleyiciliğine hayran kalmak isteyenler için biçilmiş kaftan diyebilirim. İsveç’e gitmeyi düşünürseniz, seyahatinizi festival tarihlerine denk getirmenizi öneririm, böylece Kuzey Avrupa’nın kültürel zenginliğini ve geleneklerini en iyi şekilde deneyimleyebilir, doğayla iç içe güzel zaman geçirebilir, oyunlar oynayıp geleneksel yemekler tadabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: En İyi Müzik Festivalleri