Singapur: Akıllı ve Kuralcı Şehir-Devlet'ten Gezi Notları
Singapur dünyanın en küçük ülkelerinden bir tanesi ve aslında bir şehir devlet. Bununla birlikte yüzölçümüne kıyasla azımsanmayacak bir nüfusu var: yaklaşık 6 milyon. Kişi başına geliri ise dünyanın ilk 10 ülkesi arasında yer alıyor. Hal böyle olunca kalkınmış bir Uzakdoğu Asya ülkesi tanımına uyan bir ülke oluyor. Ancak Singapur’u benzerlerinden ayıran birkaç temel farklılık bulunuyor. Hadi Singapur’u birlikte keşfedelim!
Singapur Gezi Rehberi
Bahsettiğim farkılıklardan bir tanesi ülkenin yasakları ve düzeni ile biliniyor olması. Ülke oldukça temiz, düzenli ve kurallara herkes uyuyor. Her ülkede olduğu gibi fakir insanlar Singapur’da da mevcut ama merkezi bölgelerde, sokaklarda evsiz görmüyorsunuz. Bir diğer ve bence en temel farklılıklardan bir tanesi Singapur’da yeşil alan düzenlemesinin şehir ile oldukça güzel ve dengeli bir şekilde yapılandırılması. Etrafta gezerken bir gökdelenin dış cephesinin tamamen yeşilliklerden oluştuğunu görebiliyorsunuz. Ya da şehirde araçların girmediği, yirmiden fazla orman-şehir konseptli özel yaşam bölgelerinin olduğunu öğrendiğinizde çevreye verilen önemin ne ölçüde olduğunu anlayabiliyorsunuz. Kısacası Singapur geleceğin akıllı şehirleri (smart-city) konseptini temsil ediyor ve kısa bir seyahat için güzel, düzenli, minik bir ülke.
Singapur’a Türkiye’den direkt uçuşlar var, ancak sadece “Ben tatil yapmaya Singapur’a gelip geri döneceğim” diye bir seyahat ayarlarsanız, bu kararınızı tekrar gözden geçirin derim. En iyi opsiyon Uzakdoğu Asya ülkelerinden bir tanesine yapılan seyahat öncesine iki günlük bir opsiyon olarak eklenmesi olacaktır. Ben iş seyahati nedeniyle Singapur’da bulundum ve şehri gezme şansı buldum.
Ülke iklim olarak tropikal bir iklime sahip, her ay sıcaklık ortalaması 27 derece ve yılın herhangi bir gününde sıcaklık bu ortalamanın birkaç derece altında ya da üzerinde oluyor. Ancak, doğal olarak yılın belli bir bölümünde oldukça fazla yağış alıyor, gitmeden önce bunu kontrol etmekte fayda var. Gündüzleri havadaki yoğun nem ve boğucu his sebebiyle gezmek pek keyifli olmayabilir, akşamları ise kelimenin tam anlamıyla muhteşem bir hava sizi bekliyor.
Gezilecek yerleri aktarmadan önce Singapur hakkında belki de birçok kişinin duyduğu ve merak ettiği bir konuyla başlayalım: Yasaklar. Evet, Singapur’da bir dizi yasak mevcut. Mesela ülkede sakız çiğnemek yasak ya da ülkeye tek paketten fazla sigara sokmak yasak ve birçok yerde sigara içmek yasak, yere çöp atmak yasak, yaya geçidi olmayan yerden karşıdan karşıya geçmek yasak, metroda durian adı verdikleri kokulu meyveyi yemek yasak… Yasakların karşılığındaki para cezaları da oldukça yüksek. Bazıları ilginç olan bu yasaklarla belki de ülkede bir düzen sağlanmış ama yine de insan bu farklılığı düşünmeden edemiyor. Bu yasaklardan karşıdan karşıya geçme mevzuunda kontrollü olarak küçük cadde ve sokaklarda bu kuralın çok da işlemediğini fark ettim. Başta tedirgin olsam da ben de yerel halka ayak uydurdum.
Ülkedeki metro sistemi muazzam, hemen hemen her yere metro ile gidebilirsiniz, zaten gündüzleri sıcak havada bir de toplu ulaşım çekilmez olabilirdi. Beni metro konusunda en çok şaşırtan konulardan biri de bazı metro durakları yer altından birbirine yaya yolu olarak bağlı olması. Metro haritası üzerinde de bu yerler noktalı çizgiler halinde gösteriliyor ve her biri arasında ne kadarlık bir yürüyüş mesafesi olduğu belirtiliyor. Mesela kırk beş dakika boyunca beş altı durak arasında kah alışveriş merkezlerinin alt katlarından kah ilginç geçitlerden ve bir nevi pasaj aralarından geçermişçesine ilerleyerek gideceğiniz yere ulaşabilirsiniz.
Singapur’da Gezilecek Yerler
Gardens By the Bay
Okyanusun kenarında dev bir bahçe olarak adlandırabileceğimiz bu bölgenin içerisinde birkaç konsept bahçe mevcut. Bunlardan ilki 18 dev yapay ağaçtan oluşturulmuş ve aralarında kurulmuş köprü üzerinde gezebileceğiniz Supertree Grove ve Skyway bölgesi. Gece olduğunda burada ışıklı şovlar da yayınlanıyor. Karanlık çöktükten sonra bu yapay ağaçların ışıklandırmaları arasında yürürken kendinizi Avatar filminde hissetmeniz mümkün. Bu bölgenin haricinde Flower Dome ve Cloud Forest olarak adlandırılan içerisinde yapay ormanların bulunduğu iki kapalı bölüm bulunmakta. Meraklısıysanız bu bölgelere girebilir ve etkileyici ortamın tadını çıkarabilirsiniz. Büyük bahçenin içerisinde bunun dışında bolca küçük park, bahçe, havuz, gölet gibi alanlar mevcut. Bahçenin genel kullanım alanlarına ücretsiz girip gezebilir, kapalı bölümlerine ve ağaçlar arası köprüye ise ücret karşılığında girebilirsiniz.
Marina Bay Sands
Gardens by the Bay’in hemen yanı başında duran ve üç gökdelenin üzerine inşa edilmiş sonsuzluk havuzunu bulunduran Marina Bay Sands Singapur’un simgelerinden biri. Sonsuzluk havuzuna girebilmek için otelde konaklamanız gerekiyor ancak terasta bulunan mekanlara rezervasyon karşılığında girebiliyorsunuz. Ya da terasın en ucunda bulunan gözlem alanına belli bir ücret karşılığı çıkabilirsiniz ancak bu alanda sadece gözlem bölgesi olduğunu ve başka bir şey olmadığını hatırlatmak isterim.
Botanik Bahçesi
Sahilden uzak iç kesimde bulunan bu doğal park, içerisinde birçok farklı konsepti barındıran güzel bir yeşillik alan. Singapur’la özdeşleşmiş orkideler için Botanic Garden içerisinde küçük bir ücret karşılığında girebileceğiniz bir Orkide Bahçesi var ve içerisinde çok çeşitli orkideler görmeniz mümkün. Onun dışındaki alanları ücretsiz olan bu bahçenin içerisinde yağmur ormanları gibi çeşitli yapay alanlar da mevcut. Parkta gezerken büyük kertenkelelere de denk gelebilirsiniz.
Chinatown, Little India ve Kampong Glam Bölgeleri
Düzenini övdüğümüz Singapur’da düzensizliğe en fazla yaklaşabileceğiniz alanlar bunlar. Hatta sıkı durun, yarım gün içerisinde bu üç bölgeyi gezip ardından da akşamında kısmen lüks bir bölgeye giderseniz tam bir kültür karmaşası yaşayacağınıza garanti verebilirim. Chinatown isminden de anlaşılacağı gibi Çin mahallesi. Bölgede tapınaklar, irili ufaklı alışveriş yapılacak dükkanlar, renkli sokaklar, Çin kültürünü yansıtan dükkan ve restoranlar görebilirsiniz.
Little India ise Chinatown’a nazaran daha küçük bir alanı kapsıyor. Hindistan kültüründen ve karmaşasından esintiler taşıyan bölgede tapınaklar, meyve-sebze-çiçek pazarları, aklınıza gelebilecek her türlü ıvır zıvırı satan dükkanlar mevcut. Bunun yanı sıra içinde aklınıza gelebilecek her şeyin satıldığı, dükkanlardan ziyade tek bir kompleks gibi işleyen Mustafa Center diye bir çakma alışveriş merkezi mevcut. Burada tabi ki saatler harcamaya değmez ama kısa bir gir çık ile merakınızı gidermek için uğrayabilirsiniz.
Kampong Glam ise şehirdeki Müslüman mahallesi. Burada mimari açıdan ilgi çekebilecek bir cami mevcut. Bunun yanı sıra bölgede Ortadoğu mutfağı restoranları ve çeşitli hediyelik eşya satan dükkanlar bulunmakta. Ancak bu bölgenin en güzel ve ilgi çekici yeri kesinlikle Haji Lane. Sokak sanatıyla bezenmiş ve sadece yayalara açık dar bir cadde olan bu alanda butik moda dükkanları, kafeler, barlar ve ilginizi çekebilecek çeşitli küçük ara sokaklar mevcut.
Bu üç bölgeyi kapsayan mini şehir turunda gökdelenlerden uzak Çin, Hindistan ve Müslüman kültürlerinden esintiler alıp bir anda Singapur’da olduğunuzu unutabilirsiniz.
Orchard Road
İki kilometre uzunluğundaki bu cadde üzerinde yaklaşık 30 tane alışveriş merkezi var. Evet yanlış duymadınız, eğer alışveriş meraklısıysanız hepsi dip dibe olan ve lüks mağazaları içeren bu alışveriş merkezlerinden ibaret caddeye gidip vakit geçirebilirsiniz.
Singapur’da bunların dışında şehrin simgesi Aslan şeklinde olan Merlion heykelini, merakınız varsa büyük dönme dolap Singapore Flyer’ı ya da gece hareketlenen Clarke Quay bölgesini de gezebilirsiniz. Bir de 2 günden fazla kalacaklar için listeye Singapur’un ana adasının karşısında yer alan minik bir ada olan Sentosa eklenebilir. Bu adada Universal Studios tema parkı, çeşitli eğlence parkları ve plajlar bulunmakta.
Singapur’da Yeme-İçme
Singapur’da en verim aldığım konu yemek oldu. Asya mutfağını seviyorsanız oldukça kaliteli seçenekler bulabilirsiniz. Singapur’da yemek alternatifleri bununla sınırlı değil, aynen kendisi gibi mutfağı da kozmopolit. Asya, Endonezya, Malezya, Hint ve füzyon mutfağına ilişkin oldukça geniş yelpazeden seçenekler mevcut. Hatta dünya mutfağından birçok iyi restorana da rastlayabilirsiniz. Bunun yanı sıra Michelin yıldızlı restoran sayısı da oldukça fazla.
Din Tai Fung
Michelin yıldızlı bir Tayvan restoranı Din Tai Fung‘un birkaç şubesi bulunuyor. Rezervasyonsuz gidebiliyorsunuz, bazen hemen bazen de yarım saate kadar olan bir bekleme süresi sonrası restorana girebilirsiniz. Bu restoranın dumplinglerinin ünü sınırları aşmış durumda. Buharda pişen ve önünüze tahta hasırda getirilen dumplinglerin tadını uzun süre unutmayacağınıza eminim. Dumpling dışında birçok güzel alternatif de mevcut, başlangıç kategorisindeki oriental salad bunlardan bir tanesi. Ben seyahatimde birden fazla kez bu restoranın şubelerine gittim ve çok memnun kaldım.
Hawker Chan
Dünyanın en ucuz Michelin restoranı diye belirtilen Hawker Chan ise Chinatown’da yer alıyor. Spesiyali olan soya soslu tavuk pilav yemek üzere buraya uğrayabilirsiniz. Oldukça salaş, plastik sandalyeli, self servis ve çok da temiz olmayan dükkanını ve yediğimi pek beğenmedim. Sırf Michelin yıldızlı restorana gittim demek için bir nevi ön atıştırmalık babında uğrayabilirsiniz.
Keisuke Gyoza
Yine ucuz yemek alternatifi arayanlar için merkezi bölgedeki Keisuke Gyoza King iyi bir seçenek. Bununla birlikte merkezdeki Financial District bölgesinde yer alan ve bir yemek alanı olan Lau Pa Sat Pazar alanında uygun fiyatlara Asya mutfağından ya da yerel tatlardan tadabilirsiniz. Kaçırılmaması gereken bir nokta da, bu alanın hemen yan tarafında yer alan bir nevi açık mangal bölgesi kıvamında olan sokakta ise yerel tatlardan Endonezya usulü tavuk ve et şiş olan Satay yiyebilirsiniz.
Lantern
Biraz daha lüks ve keyifli bir mekan isterseniz The Fullerton Bay Hotel’in terasında yer alan keyifli havuz başı mekan olan Lantern iyi bir alternatif. Kokteyl barı & gastropub ayarında olan bu mekanda akşamları açık havada oturup Marina Bay bölgesini izlemek oldukça keyifli. Et yemek için ise Mandarin Oriental hotelinde yer alan Morton’s The Steakhouse lezzetli etleriyle güzel bir alternatif.
Clarke Quay
Gece hareketlenen ve birçok kafe, bar ve restoranı barındıran Clarke Quay bölgesi ise vakit geçirmek için eğlenceli bir alan. Bazı mekanlarda canlı müzik oluyor ve hareketli olan bu bölgede hem açık hem kapalı alanlarda oturmak mümkün. Bu alternatiflerin dışında akşam vakitlerinde mutlaka rooftoplarda vakit geçirmenizi öneririm. Singapur’da yer azlığından dolayı dikey yapılanma mevcut ve olabildiğinde hem yer altını hem de yer üstünü kullanmayı denemişler. Rooftoplarda gökdelenlerin arasında oldukça yeşil alanlara rastlamak da şaşırtıcı oluyor.
Kapak fotoğrafı: Kadir Sayım
İlginizi çekebilir: Mag Porter’dan Singapur’da Yaşamak
İlk yorumu siz yazın!