İlk yorumu siz yazın!
Behind The Curve Belgeseli: Bildiklerinizi Unutun!
Çok değil, bundan yalnızca birkaç yıl önce flat-earth yani düz-dünya furyası yeniden doğmuştu. Binlerce kişi bu iddianın etrafında toplandı, internete dünyanın düz olduğunu “kanıtlayan” yüz binlerce içerik yükledi… Peki tarihin tozlu sayfaları arasında çürüdüğünü düşündüğümüz bu iddiayı kim ve neden mezarından çıkardı? Netflix’te de izleyebileceğiniz Behind The Curve belgeseli tam olarak da bu konuyu mercek altına alıyor.
Dünyanın düz olduğu düşüncesi nasıl yeniden ortaya çıktı, kimler bu iddianın etkisine kapıldı ve en önemlisi de neden kapıldı? İşin aslına bakacak olursak dünyanın düz olduğunu iddia eden bu kitle farklı gruplara mensup kişilerden oluşuyor; her sektör ve meslekten insan yer alıyor flat-earthers arasında -buna fizikçiler dahil. İnsanın inanası gelmiyor değil mi? İşte asıl sorun da tam olarak burada başlıyor zaten.
Belgesel flat-earth dünyasının Zeki Müren’i Mark Sargent ile başlıyor ve genellikle de onun üzerinden ilerliyor. Mark Sargent, flat-earth’ün gerçekliğini basit bir örnekle anlatıyor; deniz kenarına gelip karşıya baktığında Seattle’daki uzun kuleleri görebildiği için dünyanın düz olduğunu öne sürüyor. Ne kadar kusurlu bir iddia olduğunun hepimiz farkındayız ama o kendinden öylesine emin ki… Kendisi de bir zamanlar dünyanın küre biçiminde olduğuna inananlardan biri aslında.
Mark Sargent da günün birinde flat-earth iddiasıyla karşılaşmış, iddiaları saçma bulmuş ve çürütmeye çalışmış ama araştırmalarının sonucunda iddiaları çürütememiş, hatta kendisi de şüphe duymaya başlamış. Belgesel boyunca tanıştığımız insanların birçoğu yine Mark gibi, bu iddiaları çürütmeye çalışıp başaramayan ve sonunda şüphe duymaya başlayan insanlarla dolu.
İddialara, ve iddiaların detaylarına pek fazla girmek istemiyorum çünkü bana kalırsa belgeselin içerisinde önemli bir yere sahipler. Uçaklarla ilgili kısmıysa es geçmek istemiyorum. Flat-earth teorisyenlerine göre Kuzey Kutbu dünyanın merkezi, Güney Kutbu ise dairenin en dış halkası. Dolayısıyla Güney Kutbu’nun bir noktasından diğer noktasına gitmek çok uzun sürüyor, zira mesafeler dünyanın kalanına kıyasla çok daha uzun. Bunun en güzel örneğiniyse uçakların izledikleri rotalar gösteriyor onlara göre. Çünkü uçaklar Kuzey Kutbu yakınından geçerken mesafeyi kısaltmak için, Güney Kutbu’nun yakınından geçmiyorlar. İlk kısım gerçekte de doğru, ikinci kısım ise sonuç olarak doğru ancak nedenine gelindiğinde yanlış. Ama onlar iddialarını nasıl kanıtlıyor dersiniz, uçuş takip sitelerinden uçuş rotalarını günlerce hatta haftalarca takip ederek…
Flat-earth teorisini ilk olarak bir röportajda, NBA yıldızı Kyrie Irving aracılığıyla duymuştum, kendisi bu iddialara katılanlardan biri. Kendisinin, bir röportajında globe-earth yani küre-dünyanın uluslararası bir komplo teorisi olduğunu söylediği kısmı gördüğümde sadece gülüp geçmiştim. Kabul edelim, karşımıza biri çıksa ve dünyanın aslında düz olduğunu savunsa salak deyip geçeriz, öyle değil mi? Bilimin bile çarpıtılmış olduğunu iddia eden bir insana laf da anlatamazsınız; deneseniz de sonunda pes edip gidersiniz. Flat-earth teorisinin bu kadar büyümesinin sebebi de tam olarak bu; insanların kendilerine gülünmesinden, ötekileştirilmekten bıkmaları. Belgesel de tam olarak buraya değiniyor aslında, bu insanların gündelik hayatlarının bir parçası olarak verdikleri mücadeleleri ve kendilerini ötekileştiren “diğerlerine” karşı nasıl bir araya geldiklerini gösteriyor izleyenlere.
İlk bakışta Behind the Curve belgeseli zaman kaybı gelebilir insana ama insanların tartışılamayacak noktadaki bilimsel gerçekleri bile nasıl çarpıtabildiğini, kendisini nasıl kandırdığını hayranlıkla izliyor insan. Belgeselin bana kalırsa değerli olan tarafı, dışlanan insanların hayatlarına iniyor ve onların bakış açılarını, psikolojilerini anlama fırsatı sunuyor. Bütün bunlara ek olarak belgeselin sonunda kahkahaya boğan türden küçük de bir sürpriz yer alıyor, benden söylemesi. Şimdiden iyi seyirler!
IMDb puanı: 6.5/10
Kapak fotoğrafı: metro.co.uk
İlginizi çekebilir: SineMagger’dan Netflix Belgesel Önerileri
Ay’a aslında gidilmediğine inanan ciddi bir insan kitlesi var. Hatta bir tanesi bunu takıntı haline getirip Ay’a ilk giden ekipten hayatta kalanları takip edip taciz ediyor. İlginç bir belgesel...
Carl Sagan / Kozmos' undan hemen sonra bu belgesel fikri bana cazip geldi. Kitabın içinde farklı dönemlerde defalarca dünyanın düz olduğunu ispat etmeye çalışanların görüşlerine de yer veriyor Sagan, ve insan "nasıl inanır ki insan buna" diyor..ama inanç, işte..bazen sorgulanamayacak bir olgu!
Ben de şimdi merak ettik Kozmos'u, bu belgesel üzerine iyi gider gibi görünüyor. Ekleyeyim hemen izlenecekler listeme, teşekkürler!