Yoğun şehir yaşamından arada bir sıyrılmak ve kafa dinlemek için yakın şehirleri gezmek gibisi yoktur. İstanbul’a yakın birçok yeri gezdikten sonra biraz daha uzak yerlere gitmenin daha iyi olacağını düşündüm. Bu nedenle rotayı İstanbul’dan yaklaşık olarak 300 kilometre uzaklıktaki Safranbolu’ya çevirdim. Safranbolu yolculuğum toplamda 3.5 – 4 saat kadar sürdü. Tabii ki buna yaklaşık 15 dakikalık 2 mola da dahil. Aslında biraz kontrollü şekilde molasız daha kısa sürede de gidilebilir sanırım ama amacım gezmek olduğu için biraz oyalana oyalana gittim.

Safranbolu Gezilecek Yerler

Karabük iline bağlı Safranbolu’ya ulaşmak için biraz iç kesimlere doğru ilerlemek gerekiyor. TEM üzerinden giderken Gerede yolunda Safranbolu ayrımından içeri girdiğimiz zaman ortama 40 dakika gibi bir süre sonunda Safranbolu’ya ulaşılıyor. Yolda trafik kontrolleri olabiliyor ve bu nedenle biraz yavaş gitmenin yararınıza olacağını söyleyebilirim. Safranbolu’ya ulaştığımız zaman kalacağım yere, yani Eski Çarşı denilen kısma giderken sağda ve solda dükkanlar bulunuyor. Bu dükkanlar arasında ilk göze çarpanlar helva ve lokum satan Safranbolu’nun ün yapmış dükkanları oluyor. Çarşıya inerken sağda kalan dükkanın helvası soldaki dükkanın ise lokumu iyi olduğunu duyduğumu söylemeden geçmeyeyim. Yerel halk bu şekilde bir ayrım yapmış, bu nedenle misafirlere de bu şekilde helva veya lokum almalarını söylüyorlar.

Safranbolu Konakları     Konum

Safranbolu’ya gittiğiniz zaman o muazzam tarihi dokuyu hissetmek adına Eski Çarşı denilen yerdeki butik otelleri, daha doğrusu konak şeklindeki otelleri tercih etmenizi öneririm. Sabahın o meltemi ve kuş sesleriyle bu tarihi mekanda uyandığınız zaman yorgunluktan eser kalmıyor. Evler genel itibariyle taştan ve ahşaptan yapılmış. Bu nedenle oldukça otantik ve bir o kadar da konforlu olduklarını söyleyebilirim. Kalacağınız yeri gelmeden önce internet üzerinden yer ayırtmanızı öneririm. Bazen gruplar halinde gelişler olduğundan kalacak yer sıkıntısı yaşayabilirsiniz. Ayrıca çeşitli siteler üzerinden kıyaslama yaparak da ekonomik şekilde kalacağınız yeri ayarlayabilirsiniz.

Safranbolu Çarşısı Konum

Açıkçası aşırı bir beklenti içine girmemeniz gerektiğini söyleyebilirim. Çok gezmeyen biriyseniz ve beklentiniz fazlaysa Safranbolu Çarşısı sizi tatmin etmeyebilir. İlk gelişim olmasa bile buraya her gelişimde hep farklı yönlerini keşfettiğimi söyleyebilirim. Bir daha gider miyim bilemiyorum ama nasip diyebilirim.

Safranbolu Çarşısı’nda aradığınız genel atmosferi bulacağınıza eminim. Birbirinden güzel el işleri, yemekleri ve hatta safran çiçeği ile yapılmış ürünler bulmanız mümkün. Çarşının merkezinde bir de kafeler bulunuyor. Çarşı içinde dilerseniz safran çayı içebilirsiniz. Adım başı ikram edilen lokum tekliflerini de kaçırmadan değerlendirin derim. El emeği ürünlerin arasında gözünüze en çok Safranbolu evlerinin maketleri çarpacaktır, hatıra olmasını isterseniz bu evlerden alabilirsiniz. Bununla beraber havlu, ahşap kaşıklar, oyuncaklar ve benzeri genel ürünleri de bulabilirsiniz.

Sipahioğlu Konağı  Konum

İçinde yaşamın devam ettiği bir Safranbolu konağına göz atmak isterseniz size Sipahioğlu Konağı‘na göz atmanızı öneririm. Konağın sahibi ve size rehberlik edecek Filiz teyzeyi belki medyadan bile çıkabilirsiniz. Kendi ailesi ile bu eski konakta yaşayan Filiz teyze sizi hem konakta gezdiriyor hem de eski yaşam şartları ve evin bölümleri hakkında bilgilendiriyor. Gezi sonrasında da dilerseniz evin arka bahçesinde ev yapımı lezzetlerini sizinle paylaşıyor.

Gitmek İsteyenlere Bazı Öneriler

Safranbolu yılın belirli zamanlarında özellikle Asya ülkelerinden gelen ziyaretçileri oluyor. Bu zamanlarda giderseniz size gösterilen ilginin azaldığını söyleyebilirim. Sonuçta yerel turist her ülkede ikinci plandadır mantığı burada da var gibi. En azından bana böyle hissettirdiler.

Aracınızı genelde kaldığınız pansiyonun veya otelin gösterdiği yere park etmenizi öneriyorum. Çarşı kısmında turist otobüsleri, taksi ve dolmuş çok aktif olduğu için ceza yazılabilir. Son önerim ise gezmek için sonbahar aylarını tercih etmeniz. Eğer vaktiniz çok ise Dipsiz Kuyuya ve Cam Teras gibi mekanlara da gitmenizi öneririm. Benim gibi 3-4 saatiniz varsa Eski Çarşı size fazlasıyla yetecektir.

Kapak fotoğrafı: Unsplash / Ekrem Osmanoglu

İlginizi çekebilir: Naz Kavas’tan Yakın Kaçış Rotaları Safranbolu ve Amasra