Neden bilmiyorum ama eski objelere ve giysilere her zaman merakım oldu. Küçükken babaannemin komodininin üzerindeki antika ayna ve taraflarla oynamayı çok severdim. Eski fotoğraflardaki kıyafetler ise bana hep bizim giydiklerimizden daha güzel görünüyordu. Büyüyünce de bu merakım devam etti. Ne zaman kendimi kötü hissetsem Cihangir’e gidip vintage giysi ve eşya satan dükkanları gezerim. Bunu yapma lüksüm olmadığında ise gezindiğim bir kaç Instagram hesabı var.

Güncel Modaya Uyum Sağlayamama Izdırabı

Yanlış zamanda doğmuşum demek dünyanın en büyük klişesi ve bulunduğumuz çağdaki bilgi erişimi, kadın haklarının geldiği nokta gibi pek çok şeyden de çok memnunum ama giyim anlamında kesinlikle benim yıllarım 2000’ler değil. Bir kere sağolsun canım anneannem küçük ayak, matematik zekası ve stres altında çalışabilme genetiğini es geçip bana göğüs ve popo genetiğini vermeyi tercih etmiş. Dolayısıyla 2000’lerin başında düşük pantolon ve bolero modasının ruhumda açtığı yarayı anlayabilirsiniz.

Tam ergenlik dönemime denk gelen 2010’ların başı ise 0 bedenin demode olup double zero denen 00 bedenin moda olduğu ve dönemin it girl’ünün de Serena van der Woodsen (Blake Lively) olduğu döneme denk geliyor. Dolayısıyla kuzguni siyah saçlarım ve curvelerimle tahmin edersiniz ki uzunca bir süre “out”tım. Üstelik çocukluğumdan bu güne kadar değişmeyen bir şey var. Alışverişe gittiğimde dükkanlarda hiç heyecanlanmıyorum! Çoğu şey bana son derece sıradan ve hatta tabiri caizse “meh” geliyor.

Özellikle son yıllarda moda olan oversize, eşofmanımsı günlük kıyafetler ve genel anlamda street fashion benim için kabul edilemez bir görüntü. Billie Eilish bize “I Don’t Wanna Be You”yu hediye ettiğin için çok teşekkürler ama o üstüne giyip ödül törenine gittiğin t-shirtleri uyurken bile giymem. Belki biraz abarttığımı düşünüyorsunuzdur, haklısınızdır da ama size bir şey sormak istiyorum. Bu kıyafetlerin neden beli yok, neden?!

Vintage Esintili İnstagram Hesapları

Özetle güncel moda bana son 20 yıldır (ki 25 yıldır yaşıyorum) keyif vermiyor. Neyse ki Instagramın bir sürü ruh sağlığı bozukluğunun yanı sıra hayatımıza olumlu etkileri de var. Kendiniz gibi insanları bulmak. Bir noktadan sonra farkettim ki vintage peşinde koşan bir tek ben değilmişim. Böylece bir kaç yıl içinde takip etmekten çok keyif aldığım bazı vintage esintili hesaplar keşfettim. Sizinle de bazılarını paylaşmak istedim.

Palina Karnei

Vintage giyimin hakkını tam anlamıyla veren İnstagram hesaplarından biri Corsetry Romance. Çünkü hesabın sahibi Palina gördüğünüz kıyafetleri yalnızca girmiyor, dikiyor da! Üstelik bu dikiş sevdasına olabilecek en zor yerden; korselerden başlamış. Hesapta biraz aşağılara indiğinizde Palina’nın elinden çıkan kusursuz bir çok korse görebiliyorsunuz. Zaten fotoğrafların genelinde de bütün elbiselerin Palina’nın üzerine birebir uygun dikildiğini ve hepsinin belinin kusursuz şekilde oturduğunu göreceksiniz. Buradan sana sesleniyorum Inditex bele oturan bi kaç tane elbise yapmak bu kadar zor mu. Kadıncağız evinde dikiyor bunları be yazıklar olsun!

Lira Karina

Kendini modern Audrey Hepburn olarak tanımlayan Lira, vintage sevenlerin takip ettiğine kesinlikle pişman olmayacakları Instagram hesaplarından biri. 30’lar, 40’lar, 50’ler, 60’lar hatta 1800’ler Lira’nın profilinde pek çok farklı dönemden ilham alan fotoğraflar görmek mümkün. Benim favorim olmasının bir diğer nedeni ise Lira’nın vintage’ı kostümselden çok günlük yorumlaması. Bu sayede bu dönemde bulanileceğiniz parçalarla nasıl vintage giyinebileceğiniz konusunda ilham almak için birebir.

Jasmine Chiswell

Son derece spesifik bir tarzı olan Jasmine’i görür görmez ilhamını kimden aldığını zaten anlıyoruz. Modern dönemin Marilyn’i Jasmine; 50’ler Hollywood stili konusunda gerçek bir uzman. Üstelik fotoğraflarında gördüklerimiz her gün giyebileceğimiz şeyler değilse de ara sıra kalem eteği kombinlemenin 50 yolu gibi kısa ve keyifli videolar da paylaşıyor. Marilyn’in ikonik gülümsemesinin de hakkını veren Jasmine’in profilinde on dakikalık bir tur atarak pozitif enerji depolayabilirsiniz.

Molly Elizabeth

Bu yazıda verdiğim hesaplar içerisindeki en genç kullanıcı Molly ama profilini gezer gezmez onun da bir old-soul olduğunu farkediyorsunuz. Kendisi aslında eski bir balerin ama Molly’nin Ehlers–Danlos sendromu denilen kronik bir rahatsızlığı var. Bu nedenle istediği gibi dans edemiyor ve çok ağrılı günler geçiriyor. Vintage’a da merakı olan Molly pozitif kalmak ve ruhunu beslemek için giyimi kullanıyor. Yine güncel hayatınıza da kolayca adapte edebileceğiniz “look“lar yaratan Molly’i özellikle vintage makyaj severlerin mutlaka takip etmesini öneriyorum.

Helena Aguilar Mayans

Helena’nın hesabı diğer tavsiye ettiklerimden birazcık farklı. Zira kendisi bir fotoğrafçı ve vintage olmanın yanı sıra puslu, karanlık görüntüler yaratmaktan hoşlanıyor. Bunları yaratırken de genellikle 1800’ler ilhamlı kıyafetler giymiş modeller ve eski, terkedilmiş yapıları kullanıyor. Sanatı için takip ettiğim Helana bence İnstagram’ın en yaratıcı fotoğraf sanatçılarından biri.

Carys Griffiths

Eğer daha aydınlık ve güncele uyumlanabilecek bir vintage hesap arıyorsanız ise Cary’i arıyor olmalısınız. Hesabın isminin style editorials olmasından da anlaşılabileceği gibi yalnızca giyime odaklanan bir hesap değil. Bununla birlikte güncel hayatta da rahatlıkla giyebileceğiniz pek çok look, komodin ve masa düzeni paylaşıyor. Bu beyaz, krem ve kahve tonları üzerinde yoğunlaşan profil hem içinizi açacak hem de sizde sadece dekorasyon olarak kullanmak için bir Chanel No:5 alma isteği uyandıracak.

Benim favorilerimin mini bir listesi bu şekilde eğer bu yazıyı okuyan bir vintage tutkunu iseniz benimle sevdiğiniz hesapları ve dükkanları paylaşmak isterseniz çok sevinirim.

Kapak fotoğrafı: Unsplash/ @lesanderson

İlginizi çekebilir: Chic Magger’dan Moda Fotoğrafçılığı