24. İstanbul Tiyatro Festivali: Tiyatro'ya Dönüş
Her yıl kasım ayını iple çekmemin nedenidir İKSV Tiyatro Festivali. Yabancı ve yerli yapımlarla, tiyatronun iyileştirdiğine bir kez daha şahit oluruz. Bu yıl ise biraz daha özel bir durumu bulunuyor çünkü sadece sahneler değil, ekranlar da perde açıyor. Koronavirüs nedeniyle hayatı eve sığdıran tiyatro tutkunları çevrimiçinin de ötesinde bir deneyimin karşısında yerini alıyor. O halde gelin tiyatroyla hem online platform hem de sahne gösterimleriyle yeniden buluştuğumuz 24. İstanbul Tiyatro Festivali ve güncel oyunlara birlikte göz atalım.
Koronavirüsün yarattığı sonuçlardan bana göre en çok tiyatro nasibini aldı. Malumunuz sahneler mart ayında kapandı, sezon bir gecede sona erdi. Sonrasında, her alanda olduğu gibi oyunlar için de yeni normal dönem başladı. Çevrimiçi oyunlarla yine tiyatroya ve sanata sarılmaya başladık. Şimdi ise İKSV’nin gerçekleştirdiği 24. İstanbul Tiyatro Festivali, bu dönemde en büyük can simidimiz oldu. Sahneler kapılarını oyunlara açtı, yerli ve yabancı tiyatro grupları da hazırlıklarında sona yaklaştı. Festivalin bu yıl farklı bir özelliği de bulunuyor. Oyunlar, sadece sahnede değil ekranlarda da “ve perde” diyecek. Sekiz çevrimiçi gösterim, sahnelere gidemeyen, evinde kalmayı tercih eden tiyatro severleri, bambaşka bir deneyime davet ediyor. 14 Kasım Cumartesi günü saat 20.00’de gösterime açılacak oyunları, 1 Aralık tarihine kadar izlenme şansı sunuyor. Üstelik, oyuna yetişememe, programı denk getirememe gibi bir risk de olmadan. Yapmamız gereken tek şey var; önce bilet almak ve sonra online.iksv.org’a tıklamak!
Eğer siz de benim gibi sahnelerle sosyal mesafenizi koruyan ama oyunlara hasret mesafenizi ekran karşısında da olsa kapatmak isteyenlerdenseniz, öncelik sırasına göre izleyeceğim çevrimiçi oyun listeme gelin birlikte bakalım.
24. İstanbul Tiyatro Festivali: Çevrimiçi Oyunlar
Olağan-içi Bir Gezi | Kazan Dairesi
Yazan ve Yöneten: Barış Arman
Oynayanlar: Funda Eryiğit, Yılmaz Sütçü, Yasin Çıray, Sevil Tufan
Her oyun bir davettir ama bu oyun olağan-içinden ziyade olağan-dışı bir davet niteliğinde. Ev halimizi yoğun yaşadığımız bu dönemde, ziyaret edeceğimiz her oda birer sahneye dönüşüyor. Tıpkı bir sanat galerisini gezer gibi, kulaklıklarımızdan bizlere seslenecek rehberin yönlendirmesiyle; evlerinin içinde, performatif bir deneyim yaşayacağız.
Her Güne Bir Vaka | BGST Tiyatro
Yazan: Sevilay Saral
Yöneten: Aysel Yıldırım
Oynayanlar: Aysel Yıldırım, Ayşenil Şamlıoğlu, Bulut B. Sezer, Duygu Dalyanoğlu, Elif Karaman, Tülin Özen, Zeynep Okan
Gündemimiz korona virüsken, tiyatroda da başrolde olması kaçınılmaz tabii ki! Kahramanlarımız, isimleri haftanın günleri olan yedi kadın; hikayemiz, Covid-19 ile olan münasebetleri. İnternette karşılaştıkları “İzolasyondaysanız ve şiddet görüyorsanız, paylaşın” mesajıyla, kişisel videolarını paylaşmaya başlayan bu kadınlar; fiziksel olarak bir araya gelemeseler de, internette yayınladıkları videolarla yolları kesişiyor. Bize de pandemi günlüklerine şahit olmak kalıyor.
Dopo La Battaglia | Pippo Delbono Company
Tasarlayan ve Yöneten: Pippo Delbono
Oynayanlar: Dolly Albertin, Gianluca Ballaré, Bobò, Pippo Delbono, Ilaria Distante, Simone Goggiano, Mario Intruglio, Nelson Lariccia, Marigia Maggipinto, Julia Morawietz, Gianni Parenti, Pepe Robledo, Grazia Spinella, Alexander Balanescu’nun katılımıyla
Sadece oyuncuların replikleriyle değil, müzik ve dansla da varoluşumuzun kavşak noktasında buluşuyoruz. Seyirciler olarak fiziksel ve zihinsel bir gri bölgeye, hayal dünyamızın bir dönüş noktasına doğru giderken, gerçek dünyamızın figürlerinin akıp gittiği, esir, kör insanın sefaletinin ve ahlaksızlıklarının yer aldığı bir dört yol ağzında nereye sapacağımızı şimdiden kestirmek zor gibi.
Varlık | Podacto (Kulak Tiyatrosu)
Yazan ve Yöneten: Aksel Bonfil
Oynayanlar: Cengiz Bozkurt, Esra Dermancıoğlu, Salih Bademci, Ahsen Eroğlu
Öyküsü Varlık dergisinde yayımlanmış bir yazar adayı olarak, tiyatro oyununda adının geçmesi bile beni fazlasıyla heyecanlandırıyor. 1940’ların Türkiye’sinde, yoksul bir ailenin evine davetliyiz. Ülkenin gayrimüslim nüfusu üzerindeki etkileri kuşaklar boyu sürecek ağır sonuçlar yaratan Varlık Vergisi’ne, sıradan bir ailenin gözünden bakacak, gözü kara misafirleri vergi memuruna hesap verirken arkalarında duracağız.
Andan Daha Kısa | Taldans
Konsept, Koreografi ve Performans: Mustafa Kaplan, Filiz Sızanlı
Ses Tasarımı ve Uygulama: Sair Sinan Kestelli, Enis Gümüş, Gökhan Deneç
Bu kez bir oyundan ziyade dans, bizim algı sınırlarımızı zorluyor. Taldans yeni projesinde, seriler ve diziler aracılığıyla doğanın ve duyguların matematiğini araştırıyor ve sahneye yansıtmayı hedefliyor. Bizi yepyeni bir kavram olan serializmle tanıştırmakla kalmıyor; müziğe, edebiyata, mimariye ve sanata yansıyan bu kavramın koreografik bir yapıyı nasıl etkilediğini de anlatıyor.
Eften Püften Şeyler | Podacto (Kulak Tiyatrosu)
Yazan: Nathalie Sarraute
Yöneten ve Çeviren: Kerem Ayan
Oynayanlar: Nejat İşler, Özgür Emre Yıldırım, Ülkü Duru, İştar Gökseven
Hayatımızda bildiğimiz her şeyin önüne ‘yeni’ kelimesini eklediğimiz şu günlerde, Fransa’nın yeni roman akımının oyuna da yansımasıyla yeni oyun konseptiyle karşı karşıya kalıyoruz. Sarraute’un radyo için yazdığı bu oyunda, çok eski ve yakın iki arkadaşın, eften püften şeylerden yola çıkarak tartıştığı asıl meseleyi; dilin, sözcüklerin, söylenenin ve söylenmeyenin ardındaki anlamı arıyoruz. Bir hatırlatma yapmak gerekirse, oyun podcast formatında seyirciyle buluşacak.
Lear Mutfakta
Yazan: William Shakespeare
Yöneten: Kubilay Karslıoğlu
Uyarlayan ve Oynayan: Simge Günsan
Hatırlarsanız, bu yıl Dünya Tiyatro Günü’nü biraz buruk kutlamıştık. Sahnelerin kapandığı ilk günlere denk gelmesinden dolayı evlerimizde oyunları çevrimiçi olarak izlemek durumunda kalmıştık. Ancak işe iyi tarafından bakarak Kral Lear‘a canlı bağlanmış ve bu kutlamayı biraz eğlenceli hale getirme fırsatı bulmuştum. Ve şimdi bu oyun, festivalin de en eğlenceli konuğu olmaya aday. Bir menemen tarifiyle Kral Lear’ın ne alakası var demeyin. Malzemelerinizi hazırlayın ve ihanet soslu bir trajediye hazır olun.
Terk Edilmiş Kıyılar / Negatif Fotoğraflar | Galata Perform
Yazan: Ferdi Çetin
Yöneten: Yeşim Özsoy
Oynayanlar: Kübra Balcan, Yaman Ceri, Meral Çetinkaya, Banu Fotocan, Ahmet Ayaz Yılmaz
Festivalin en ilginç oyunu olsa gerek; seyirciler ve oyuncular var tamam ama karşı bir araya gelmiyorlar. Video, ses, performans ve yerleştirmenin birleşiminden bir estetik ortaya çıkıyor. Seyir yeri ve sahne arasındaki ilişki yeniden kurgulanırken oyuncunun bedeni ve sesi, diğer tüm teatral araçlarla bir bütün oluşturuyor. Sonuç olarak da, bir ailenin bir araya gelemediği yemeğe dair bir anlatı inşa ediliyor. Not: Oyuna öncelikle sanal dünyada çevrimiçi olarak katılacak olan seyirci, ikinci aşamada oyunun gerçekleştiği mekânı ziyaret ettiğinde ise mekânda bir oyuncuyla karşılaşmayacak. Seyirciler oyunun tamamlayıcı bir öğesi olan Yapı Kredi Bomontiada’daki sahne yerleştirmesini, 24 Kasım-1 Aralık tarihleri arasında saat 10.00-20.00 arasında oyun için satın aldıkları biletlerle ziyaret edebilecek.
Çevrimiçi oyunlar kadar canlı yayınlar da ilgi çekmiyor değil. Hollanda Dans Tiyatrosu’ndan Dare To Say ve Dutch Performing Arts işbirliğiyle Kuğu Gölü, mutlaka listeme almalıyım dediklerimden. Oyunları, Covid-19 tedbirleri alınmış olarak sahnenin karşısında, izlemek isterseniz, Gomidas ve Fahrenheit 451 ve Ben Anadolu’ya şans tanıyabilirsiniz. Metin Akpınar’ın sanat yaşamının dostları tarafından anlatıldığı ve Tilbe Saran’ın seslendirmesiyle İyi ki Yapmışım da mutlaka’nız olsun. Dahası, oyun içerikleri ve bilet için İKSV Tiyatro Festivali’nin sayfasını inceleyebilirsiniz. Herkese şimdiden iyi seyirler!
Kapak Fotoğrafı: Swan Lake-Photo by Halie
İlginizi çekebilir: Eda Geven’den Online Tiyatro Keyfine Devam
Tiyatroya bayılan biri olarak bu güzel online fırsat ile tanışmama vesile olduğunuz için teşekkürler ,emeğinize sağlık.
Ne demek 🙂 Şimdiden iyi seyirler...