Siz bu satırları okurken ben çoook uzaklarda olacağım demek isterdim ama ne yazık ki evde oturmuş patlamış mısır yerken gezi fotoğraflarıma bakıyorum. Maskesiz ve korona tehlikesi olmadan ne kadarda mutluymuşum. Ama bu günlerde çok yakında geçecek ve hepimiz tekrardan yollara düşeceğiz. Avustralya’ya gelecek olursak eğer fiziki olarak ada ülkesi olmasından dolayı herhangi bir ülkeyle kara sınırı yok. Ama bu demek değildir ki izole bir yaşam sürüyorlar. Çok uluslu bir toplumlar. Avustralya’da sayısız doğal yaşam alanları ve milli parklar var ve bu alanlar sayısız bitki ve hayvan türlerine ev sahipliği yapıyor. Genel olarak şehirler adanın kıyı taraflarında kurulmuş. Ülkenin orta kısımları ise büyük çoğunlukla el değmemiş şekilde doğallığını koruyor. Sydney Avustralya’nın en büyük şehri ama yaygın bir inanışın aksine başkent Sydney değil Canberra. Tıpkı yabancıların başkentimizi İstanbul sanmaları gibi. Yasaklar sonrası Avustralya’ya gitmeyi düşünenler için 72 saatte neler yapılabilir sizler için toplamaya çalıştım.

Sydney
Sydney | Fotoğraf: Çağlar İnceoğlu

Sydney’e İlişkin Genel Bilgiler

Çok Uzak Yol Gözümde Büyüyor

Bu kadar yol gittik, gideceğiz ama değer mi sorusu belki aklınıza geliyor olabilir. Uçak alçalışa geçip piste tekerleri koyduğu an ne kadar doğru bir karar verdiğinizi anlıyorsunuz. Öncelikle ülkemize olan uzaklığından dolayı uçuşunuzda minimum bir aktarma bulunmak zorunda. Genel olarak bu aktarmalar Doha, Abu Dabi, Dubai ve Singapur üzerinden gerçekleştiriliyor. Ortalama 1 aktarmalı şekilde 21-22 saatte Avustralya’ya ulaşabiliyorsunuz. Her ne kadar yol uzun olsa da bambaşka bir dünya sizi bekliyor olacak.

Vize Biraz Gözümü Korkutuyor

Vize konusuna gelirsek eğer, Avustralya bizlere vize uyguluyor. Vizeye online olarak başvuruyorsunuz ve istenilen belgeleri ilgili sisteme yüklüyorsunuz. Eğer daha önce yurtdışına çıktıysanız ya da pasaportunuzda Amerika, Birleşik krallık vizeleri var ise vize konusunda sorun yaşayacağınızı hiç düşünmüyorum. Vizeler pasaportunuza elektronik olarak işleniyor. Sınır kapısından vizeniz onaylandıysa direk pasaportunuzla giriş yapabiliyorsunuz.

Sydney, Harbour Bridge
Sydney, Harbour Bridge | Fotoğraf: Çağlar İnceoğlu

Güneş Koruyucu Krem Olmadan Asla

Yanınızda mutlaka güneş kremi bulundurun! İkliminden ve bulunmuş olduğu enlemden dolayı güneş ışınları çok dik geliyor ve güneş inanılmaz yakıyor. Düşünün Avustralyalılar bile güneş kremi sürmeden dışarı çıkmıyorlar.

Avustralya’nın Adaptörü Farklı !

Avusturalya’da kullanılan prizler, elektrik çıkışları Avrupa ve Amerika’da kullanılanlardan farklı. Onun için yanınızda Okyanusya için kullanılan adaptörlerden bulundurun.

Sydney’de Nerede Kalalım?

Bizim kaldığımız otel hemen Hyde Park’ın yanındaydı. Merkezde olduğumuz içinde pek toplu taşıma kullanma ihtiyacı hissetmedik. Bu arada toplu taşıma için ‘Opal Card’ adi verilen kartlardan satıyorlar. Opal kart Sydney’in toplu taşımalarında kullanabileceğiniz bir kart. Bizdeki akbilin muadili. Havalimanından merkeze inerken toplu taşıma kullanabilmek için almıştık biz. Onun haricinde uzak 1-2 yere gitmek haricinde biz pek kullanma ihtiyacı duymadık.  Her yeri görmek için yürümek daha mantıklı. Gezerken bir yeri kaçırmamış olursunuz.

Yeme-İçme

Sydney, Australian Hotel
Sydney, Australian Hotel | Fotoğraf: Çağlar İnceoğlu

Sydney yeme-içme bakımından oldukça pahalı ama bir o kadarda çok kültürlü mutfağa sahip bir şehir. Eğer küçük bir bütçeyle seyahat ediyorsanız sizi yormayacak kesenize uygun pek çok süpermarket var. Yiyecek içecek alışverişlerinizi Wolworths, Aldi ya da Cole gibi genellikle ‘discount’ marketlerden yapabilirsiniz. Özellikle sandviçleri çok güzel tavsiye ederim.

Dipnot: Sydney’de Hungry Jack’s adlı bir hamburger zinciri var. Burayı Burger King’in Avustralya ayağı gibi düşünebilirsiniz. Yerel halk çok seviyor. Özellikle Chicken burgeri kesinlikle deneyin.  Patatesleri leziz ve içebildiğiniz kadar içecek içebiliyorsunuz. Bence sizde muhakkak tadın.

Gezilecek Yerler

Eğer kısa bir süreniz varsa ve en önemli yerleri görmek istiyorsanız 72 saate yapabileceklerinizi özetledim.

Sydney Opera Binası

Listenin olmazsa olmazı. Sydney’in hatta Avustralya’nın sembolü. Sydney Liman Köprüsü’nün hemen yanı başında bulunuyor. Etrafında çok güzel yeme-içme mekânları var. Opera binasını gezdikten sonra kısa bir mola verip bu kafelerde bir şeyler atıştırabilirsiniz.

Sydney Opera House
Sydney Opera House | Fotoğraf: Çağlar İnceoğlu

Circular Quay-Rıhtım Bölgesi

Circular Quay olarak adlandırılan rıhtım bölgesi, Opera Binası ve The Rocks bölgesi arasında kalan yer. Burası ayrıca Sydney ulaşım ağının kalbi. Bu rıhtımdan hemen her yere kolaylıkla ulaşıyorsunuz. Liman boyunca sıralanmış çok sayıda kafe ve restoranıyla günün her saati cıvıl cıvıl bir yer.

Darling Harbour

Sydney’in bence en eğlenceli duraklarından birisi. Başka bir merkez, başka bir kalabalık alan, dar bir koy ve koyun iki yanında çok güzel binalar, ışıklarıyla, barlar, kafeler ve restoranlar. Sydney Akvaryumu, Wild Life Sydney Zoo, Madame Tussauds, Çin Bahçeleri gibi yerler burada bulunuyor.

Darling Harbour
Darling Harbour | Fotoğraf: Çağlar İnceoğlu

Tarango Zoo

Tarongo hayvanat bahçesi Avustralya’nın en büyük hayvanat bahçesi olup 4000 binden fazla hayvana ev sahipliği yapıyor. İçeride ayrıca mağaza ve kafe de bulunuyor. Mağazadan sevdiğiniz hayvanların oyuncaklarını alabilirsiniz. Hayvanat Bahçesine araba ve metro haricinde tekneyle ulaşımda mümkün. Bana sorarsanız merkezden tekneye binmek çok daha güzel. Yolculuk sırasında hem meşhur Sydney Opera Binasını hem de Sydney Harbour köprüsünü görebilirsiniz.

Harbour Bridge

The Rocks bölgesi ile Sydney’in kuzey bölgesini birleştiren köprü. Şehrin iki tarafında bulunan en iyi manzaraların deneyimleneceği yerlerden bir tanesi burası. Köprünün kemerleri üzerinde tırmanış yapabilirsiniz. Yaklaşık 3 saat süren tırmanış sonrasında görülecek kuşbakışı Sydney şehir manzarası ise muazzam. Eğer zamanınız varsa ve kendinize tırmanış konusunda güvenip, aksiyon olaylarını seviyorsanız kesinlikle denenmesi gereken bir aktivite.

Bondi Beach

Sörf tutkunlarının en gözde sahili ve Sydney’de bulunan 70 plaj arasında en popüleri. Şehir merkezine sadece birkaç km uzaklıkta yer alan ve toplu taşıma kullanarak rahatça gidebileceğiniz bu plaj pasifik okyanusu kıyısında altın rengindeki kumuyla 1 km uzunluğunda yay gibi uzayan bir plajıyla adeta insanın nefesini kesiyor. Sydney’deki hemen hemen her sahilde bulabileceğiniz sörf okulları burada da mevcut.

Bondi Beach
Bondi Beach | Fotoğraf: Çağlar İnceoğlu

Manly Beach

Manly Beach, şehrin yüzmek ve güneşlenmek için en çok rağbet gören plajlarından bir tanesi. Circular Quay bölgesinden kalkan feribotlarla 30 dakikada Manly’e rahatça geçebilirsiniz. Feribot Sydney Opera Binası’nın karşısından Harbour Bridge doğru hareket ediyor.

The Rocks

Avustralya doğum yeri olarak bilinen The Rocks bölgesi, Sydney’in ilk yerleşimi olması sebebiyle tarihi ve kültürel bir anlam taşıyor. Barlar, restoranlar ve Aborjin kültürüne ve Avustralya’ya özgü hediyelik mağazaların sıralandığı dar kaldırımlı sokakları ile keşfedilmeyi bekliyor.

St. Mary’s Cathedral

Hyde Park’ın hemen yanında bulunuyor, zaten gözden kaçacak gibi de değil. Avustralya’nın en büyük dini yapısı olan St. Mary Katedrali, 1866-1928 yılları arasında inşa edilmiş. Gotik tarzdaki yapının tasarımında, İngiltere’deki Lincoln Katedrali örnek alınmıştır. Avrupa’dakiler kadar olmasa da göz alıcı ortaçağ tarzı ile bezenmiş bir iç ve dış mimarisi var. Gün batımında güneş ışınlarının da vurmasıyla ortaya inanılmaz güzel bir manzara çıkıyor.

St. Mary’s Cathedral | Fotoğraf: Çağlar İnceoğlu

Hyde Park

Hyde Park, Sydney’de yer alan park alanlarından biri. İngiltere de ne isim varsa zaten Sydney’de aynı isimde bir yer var. Parkın batı kısmındaki girişinde Anzak Anıtı ve Anzak Müzesi bulunuyor. Tüm savaşta kaybettikleri askerleri için yaptıkları bir anıt müze burası.

Sydney’de alışveriş denince akla ilk gelen yer kesinlikle Kraliçe Victoria Binası (Queen Victoria Building). Sydney’in ilk pazarının kurulduğu alan üzerinde yükselen bina, bünyesinde barındırdığı 200’den fazla dükkânı ile yerli yabancı herkese karşı konulması zor alışveriş keyfi sunuyor.

Queen Victoria Building

Sydney’de alışveriş denince akla ilk gelen yer kesinlikle Kraliçe Victoria Binası (Queen Victoria Building). Sydney’in ilk pazarının kurulduğu alan üzerinde yükselen bina, bünyesinde barındırdığı 200’den fazla dükkânı ile yerli yabancı herkese karşı konulması zor alışveriş keyfi sunuyor.

Queen Victoria Building | Fotoğraf: Çağlar İnceoğlu

Royal Botanic Gardens

Sydney Opera Binası’nın arka kısmında yer alan bu bahçeye kısa bir yürüyüş ile ulaşabilirsiniz. Yaklaşık 200 yıldır şehrin en sevilen halka açık alanlarından birisi. Bir milyondan fazla bitki, çiçek ve ağaçlara ev sahipliği yapıyor bu park. Yiyeceklerini alıp, sabahtan akşama kadar ailecek eğlenmeyi seven Sydneylileri, bu bahçede spor yaparken, top oynarken görebilirsiniz. Tekrardan gezebileceğimiz günlere. Sevgiyle kalın!

Kapak Fotoğrafı: Çağlar İnceoğlu

İlginizi çekebilir: Çağlar İnceoğlu’dan Fjäderholmarna