Sizi Rüya Analizi Koçu, Ayşen Mehtap Kurbanzade ile tanıştırmak istiyorum. Kendisi, bilimden sanata, nöropazarlamadan rüya analizine, birçok konuda eğitimler almış, kendini geliştirmiş bir isim. Daima merakın, tutkunun ve gelişimin peşinden gitmiş, 2017’den bu yana ise tümünü paylaşım arzusuyla birleştirerek, kişisel gelişim yolculuklarında ilerleyenlere rehberlik etmek amacıyla Umay Bilim, Sanat ve Yaşam Merkezi’ni kurmuş. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü’nde aldığı eğitim ile başlamış yolculuğuna. Bugün konuşacağımız rüya analizi alanını ise, 20 yıldır deneyimliyor… Rüya analizinin iyileştirici gücüne dair deneyimlerini, ICF Erickson Koçluğu Eğitimi ile harmanladığı koçluk seanslarında onlarca, yüzlerce hayata dokunuyor… Gelin, kendisini yakından tanıyalım.

Mehtap hanım merhaba! Öncelikle benimle röportaj yapmayı kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. Ben sohbetimize, sizin ‘Rüya Analizi Koçluğu’ kimliğinizi yakından tanıyarak başlamak isterim. Rüya analizi alanına olan merakınız nereden geliyor, bu yolculuk nasıl ilerledi sizin için?

Öncelikle bilgiye ve öğrenmeye meraklı bir tipim, bu sebeple cesaretle hemen hemen pek çok konuyu öğrenmek adına eğitimlere katılmış biri oldum… Bugün geldiğim yola baktığımda öğrenci olmayı sevdiğimi daha iyi anladım. Her daim, kendimi ve insanı merak ettiğimi hatırlıyorum. Gençliğimden beri, herhangi bir durumda, düşüncelerimin, bakış açımın; ailem, arkadaşlarım, eşimden farklı olduğunu ama onlara bunu açıklayamadığımı, kem küm ederek onlarla yeri geldiğinde tartıştığımı, “Nasıl böyle düşünemezler, göremezler?” diye yargılayıp çok acı çektiğimi hatırlıyorum. Böylece bunun yollarını aramak amaçlı arayışlarım çok oldu. Çevremin gözünden, ‘kurskolik’ ünvanını almış oldum. Bu arayışımın kendimi bilme yolculuğumda beni motive ettiğini ve halen devam ettiğini öğrenmiş oldum.

Astronomi Uzay Bilimleri okudum, akademisyen olmayı düşünmedim, neden okuduğumu bile bilmeden mezun oldum. Evlendim ve çocuklarım oldu. Eşim ani bir şekilde 35 yaşında vefat ettiğinde 32 yaşındaydım. Bir buçuk ve iki buçuk yaşlarında iki oğlumu büyütmek için neler yapmalıyım, acımı nasıl hafifletirim diyerek yola koyuldum. Öncelikle her bulduğum desteğe sarıldım ve her birinden aldıklarımla ayaklarımın üzerinde durmaya çalıştım. Birkaç danışmanla çalıştım, 20 yıl önce ise Doç. Dr. Nusret Kaya’dan rüya analizi ile danışmanlık almaya; hayat hem çocuklarımı hem de beni büyütürken rüya analizleri sayesinde farkındalıklar yaşıyarak dönüşmeye başladım. Bilimle başlayan eğitim hayatım; tarih, sanat, mitoloji, kadim bilgilere olan merakım derken, bunlara Erickson Koçluğu ve rüya analizi eğitimleri eklendi, böylece “Rüya Analizi Koçluğu” kimliğim ortaya çıkmış oldu. Bana bu konuda rehberlik eden, alanında usta öğretmenlerle çalıştım ve en güçlü öğretileri de bizzat deneyimleyerek öğrendim. Bugün halen bu yolda olma halim devam etmektedir. Kendimi bilme ve dönüştürme yolculuğunun bitmeyen bir yol olduğunu öğrenince, insana hizmet aşkı ile yola koyuldum bu sefer…

Rüya analizi konusunda derinleşmek için sabırsızlanıyorum… Temel bir soruyla başlayayım, rüya analizi nedir? Uyku esnasında gördüğümüz rüyaların uyanık olduğumuz anlar üzerinde nasıl etkileri olabilir?

Beynimiz bilgisayarların taklit etmeye çalıştığı  büyük bir işletim sistemidir. Sinir sistemi sayesinde beden ile uyumlanmaya çalışır. Beyin ve omuriliğin bütünlüğünde oluşan merkezi sinir sistemi bu adaptasyonu sağlar. Sistem bütün çalışır, evre evre uykuya geçeriz. Uykuya geçmeden dinginlik modunda Alfa beyin dalgası, uyku ile uyanıklık arasında Theta, en derin uyku esnasında Delta beyin dalgası yayarız. Bu esnada beyin, gecede en az 5 kere REM uykusunda rüya görerek kendini toparlamaya çalışır. Uyanık olduğumuz anlarda yaşanan her türlü duygu durumu, davranışa dönüşen hallerimizi realize edip, rötüşlemek için bize senaryolar yazar ve bu senaryoları vizyon halinde görüntülere dönüştürür. Böylece yaşamda uyku sayesinde iyileşir ve bedenimizi onarırız. Rüyalar sayesinde kendimize sesleniriz.

Rüya analizi, gördüğümüz ve hatırladığımız bu rüyaların, evrensel sembol diliyle kişiye, onun hikayesine özel olarak hamle hamle çözümlenmesine ve korteksimizin anlayabileceği bir dile dönüşmesi için gerçekleşen yeniden yapılandırma süreçlerine denir. Metaforik olarak, bugüne kadar yaşadığımız durumlara verdiğimiz anlamlar ayrıştırılır, işimize yarayacak güncellemeler aracılığıyla algımız ve bakış açımız dönüşür. Yüzleşebileceğimiz, farkına varmaya hazır olduğumuz konular bize aşama aşama sunulur. Türlü türlü semboller ise, karşımıza çıkanları anlamlandıramama ihtimalimize karşın işaret edilen noktaları bize göstermek içindir.

Rüyalar bilinçaltının bir yansımasıdır, diyebilir miyiz? Kişinin gördüğü rüyalar geçmişiyle, hatta belki geleceği ile bağlantılı olabilir mi?

Rüyalarımız bilinç altımızında dışından gelen bilgilere ulaşmamız için kullanacağımız en derin bilge kütüphanemizdir diyebiliriz. Bu kütüphanede asırlardır var olan ve kullanılan kitaplar olduğu gibi, daha yakın tarihlerde yazılmış kitaplar da vardır. Rüyalar yumurta ile spermin birleştiği an itibari ile geçmişimizden gelen bilgilerden haber verirler. Çünkü DNA’larımızla sadece fiziksel özelliklerimiz değil, atalarımızdan aktarılan tüm bilgiler de taşınır. Rüya gördüğümüz esnada bu şifreler çözümlenir ve rüyalar, geleceğimizde atacağımız adımları daha farkında olarak atmamız, seçimlerimizi sağlıklı yapmamız için bize rehberlik ederler. Tabii, biz rüyaların sesini, ne söylemek istediklerini anlayabilirsek…

Peki her rüya bir mesaj verir mi bize? Yani aslında her akşam uyku haline girdiğimizde bize rehberlik eden imajlar, semboller, görüntüler görüyoruz, diyebilir miyiz?

Evet, diyebiliriz. Beynimizde birer vizyon olarak senaryolaştırıp rüya formunda bize sunulan, alt beyinden gelen mesajlar zaten kendini bize duyurabilmek istiyor. Ve ilginç olan, biz bunu çözümlemesek, analiz etmesek dahi, beyin o vizyonu gördüğü müddetçe kendini iyileştirmeye çalışıyor.

Eklememde fayda var, “ben rüya görmüyorum” diyen danışanlarım da oluyor. Bu cümleyi şöyle düzeltebiliriz, “ben rüyalarımı hatırlamıyorum”. Çünkü araştırmalar, beynimizin her gece 5 – 8 defa REM evresine girdiğini söylüyor. Dolayısıyla rüya görüyoruz ama hatırlamayabiliyoruz. Yani evet, her akşam rüya görüyoruz ve her rüya aslında bize bizden bilgiler sunuyor, hayatımız ve kendimiz hakkında katman katman bilgi veriyor. Bu biraz yüzleşme meselesi…

Siz, ‘Rüya Analizi Koçluğu’ seanslarınızda danışanlarınızla nasıl ilerliyorsunuz, birlikte aşama aşama hangi adımları atıyorsunuz?

Rüya analizi koçluğu seanslarında, danışanların rüyalarını derinlemesine analiz ediyor, çözümlüyoruz ve tekrar yapılandırıyoruz. Bu seansları birer satranç oyunu olarak düşünebilirsiniz. Satranç oyunu nasıl karşılıklı hamlelerle ilerliyorsa, seanslarda da danışanla karşılıklı hamleler yapıyoruz. Danışan rüyasını anlatıyor, özellikle senaryonun ilk paragrafı bize nereye bakmamız gerektiğini söylüyor ve oradan başlıyoruz. Sembollerin açılımlarını birlikte yapıyoruz ve burada en önemli yol gösterici aslında danışanın kendisi oluyor. Çünkü o sembollerin kendisinde neler uyandırdığını, eğilmek istediği noktaları sadece o biliyor… Rüya analizi koçu olarak benim elimdeyse güçlü sorular, deneyimler, örnekler ve tabii ki evrensel bir sembol dili var. Onlarla başlıyoruz ve yol bizi götürüyor. Eğer danışan da açılımlar ve dönüşümler yaşamaya, kendisini derinlemesine analiz etmeye istekliyse, katman katman çözülmeler yaşanıyor.

Bu seanslar neden önemli derseniz, rüya analizi; kalıtımsal olarak bize RNA’larımızdan, atalarımızdan, ebeveynlerimizden aktarılan bilgileri, kalıplaşmış düşünceleri, travmaları çözmenin en güçlü yöntemi. İster bir yeme bozukluğu, ister davranış bozukluğu, ister sürekli kendini tekrarlayan döngüler olsun, aslında hepsi rüyalarda kendilerini semboller aracılığıyla belli ediyor, gün yüzüne çıkarıyor, bu da iyileşmeye, dönüşmeye, çözülmeye olanak sağlıyor. O analizler gerçekleşmediğinde ve geçmişten gelen konular çözüme kavuşmadığında ise, hepsi siz farkında olmadan o anki hayatınızı etkiliyor. Kim olduğunuzu, karakterinizi, yaşantınızı belirliyorlar…

Ayşen Mehtap Kurbanzade’nin bireysel seansları hakkında bilgi almak için 0553 952 39 40 no’lu telefonu arayabilir veya @umaylayasam / umaylayasam.com’un etkinlik takvimini takip edebilirsiniz.

Kapak fotoğrafı: umaylayasam.com