Healing Stones and Sounds: Taşların Şifalı Gücüyle Tanışın!
Doğal taşların iyileştirici gücünü üzerinizde taşımak kulağa nasıl geliyor? Yollarımızın bir inzivada kesiştiği Dilek Tuncer ve markası Healing Stones and Sounds (@healingstonesandsounds) ile tanıştırmak istiyorum sizi. Dilek, doğal ve yarı değerli taşlar ile kişilere veya kurumlara özel tasarımlar yaratıyor. Size özel tasarımınızı hazırlamadan önce, ‘niyetin ne?’ diye soruyor size ve sizin kalbinizden akanlar belirliyor bilekliğinizi, kolyenizi veya malanızı hangi taşların oluşturacağını. Dilek aynı zamanda, ses banyoları düzenliyor ve birçok insana şifa dolu alanlar tutuyor. İlham doluyorum onun hayata olan tutkusunu ve bunun bir sonucu olarak ürettiklerini, ortaya koyduklarını gördükçe. Bu yüzden çaldım kapısını. Taşların enerjisini, sesin şifasını, doğanın ilhamını, güzel markasını bir de ondan dinleyin istedim.
Dilek’le hem tasarımları hem de ses banyoları ile ilgili iletişime geçmek isterseniz, @healingstonesandsounds hesabı üzerinden kendisine yazabilirsiniz.
Dilek merhaba! Önce biraz seni tanıyalım istiyorum. Nasıl başladı taşlara olan tutkun? “Healing Stones and Sounds” nasıl çıktı ortaya?
Taşlara olan tutkum ve sevgim son kurumsal işimde başladı. Doğal taş sektöründe 4 seneye yakın reklam ve satış-pazarlamada çalıştım. İnanılmaz güzel ve özel taşları plaka olarak satıyorduk. Şimdi takılarımda kullandığım taşların çoğu da bunlara dahildi. Taşların doğanın sanat eserleri olduğunu orada gördüm, ögrendim ve çok sevdim. Kurumsal hayattan ayrıldıktan sonra da sevdiğim bir işi yapmak istedim, bir nevi arayışa girdim “ne yapabilirim?” diye. Kendimle ilgili çalısmaya başladıktan sonra da, hayat amacmı bulmam ve ona uygun bir iş yapmam gerektiğini fark ettiğim bir noktaya geldim. O sırada yurt dışından yoga malzemeleri üzerine mağazası olan ve kişiye özel malalar yapan bir arkadaşım gelmişti. Bana da bir mala yapmasını istedim, niyetimi sordu. Ben de tam olarak “ hayat amacımı bulmak ve ona uygun bir iş yapmak istiyorum” dedim.
Bana aytaşı bir mala yaptı, ucunda bir picture jasper’la. İlahi dişilikle bağlantıya girip yaratıcılığımı ortaya çıkartabilmem ve yeni bir başlangıç yapabilmem için. Uzun süre o malayı boynumdan çıkarmadım. Bir süre sonra “ben niye bu işi yapmıyorum ki?” diye duşundum. Küçüklüğümden beri takı yapardım zaten hep, kristaller ve boncuklarla. Taşları da çok seviyordum… Denemeye karar verdim! Bu arada ben eski tekstilciyim. Bir taraftan tekstille ilgili de fikirler var aklımda yapmak istediğim. Baktım hepsini birden yapmam mümkün değil, hem finansal açıdan hem zaman açısından. O zaman dedimki “hangisi akarsa, hangisinin yolu açılırsa onu yapacağım”. Ve bu iş öyle bir aktı, öyle güzel insanlar çıktı ki karşıma, böylece başlamış oldum. İnsanın sevdiği işi yapması harika bir şey gerçekten. Ben kendimi iyileştirirken taşlar bana çok destek olduğu için de adını “Healing Stones” koydum. Esasında biz kendi içimizdeki güçü kullanarak, keşfederek, kendi kendimizi iyileştiriyoruz. Taşlar da bize destek, bir hatırlatıcı aynı zamanda. Doğanın iyileştirici gücünün bizim içimizde de olduğunun hatırlatıcıları.
Bileklikler, kolyeler, malalalar, anahtarlıklar… Çok çeşitli tasarımlar yapıyorsun ve biliyorum ki, tasarımlarının onları biricik ve eşsiz kılan özellikler var. Biraz onlardan bahsedelim mi?
Ben sadece gerçek ve boyasız yarı değerli taşları kullanıyorum. Kişinin niyet veya ihtiyacına uygun taşlar kullanarak kişiye özel tasarımlar yapıyorum.
Tabii bir de her taşın kendine özgü enerjisi, nitelikleri var değil mi? En sevdiğin birkaç taştan örnek verebilir misin bize? Nelere hizmet ettikleri, ne gibi özelliklere sahip oldukları ile ilgili… Biraz daha girelim taşların büyülü dünyasının içine!
Hepsini ayrı seviyorum ama birkaç favorim var tabii. Keşke herkeste olsa dediğim taşlar: kıyanit, labradorit, turmalin ve aytaşı. Tek tek kısaca bahsedeyim. Kıyanit, zihni sakinleştirmeyi, algıyı genişletmeyi, yaratıcılığı ortaya çıkarmayı, niyetleri gerçekleştirmeyi destekler. Labradorite “sihirin taşı” da deniyor. Özüne, içindeki güce inanarak korku ve güvensizlik hislerinden kurtulmayı; altıncı hissini kuvvetlendirerek niyetleri netleştirmeyi ve değişimi destekler. Turmalin, negatif enerjiyi temizler ve korur. Dengede olmayı, topraklanmayı, blokajların çözülmesini ve dönüşümü destekler. Bolluk, bereket ve ilham getirdiğine inanılır. Aytaşı ise kişinin özüyle bağlantıya geçerek yeni başlangıçlar yapabilmesine ve hayatını yeniden şekillendirmesine destek olur.
Tasarımlarınla ilgili beni en çok etkileyen şey, ulaşacağı kişi ile senin, kalpten işbirliğinizden doğarak ortaya çıkmaları. O yaratım süreci, nasıl bir süreç oluyor senin için, adım adım nasıl ilerliyor?
Önce kişinin niyetini veya ihtiyacını öğreniyorum. Neden desteğe ihtiyacı var, biraz bilgi aldıktan sonra bunu içselleştirebilmek için biraz zaman istiyorum, üzerine bir uyuyorum. Kafamda şekillenmeye başlıyor hemen zaten. Sonra alıyorum taşlarımı önüme, alternatiflere karar veriyorum ve karşı tarafla paylaşıyorum. Taşları netleştirdikten sonra da diğer detaylara (kullanılacak uç, ipin rengi, püskülü vs.) karar veriyoruz beraber. Görsel bütünlük benim için önemli.
Sen aynı zamanda ses banyoları da düzenliyorsun. Nasıl geçiyor ses banyoları? Birçok insanı farkındalıklarla buluşturma niyetiyle tuttuğun bu şifa dolu alanı biraz anlatabilir misin bize?
Sesle şifa kendimi iyileştirme yolculuğumda karşıma çıktı. Çok faydasını gördüm, çok sevdim… Eğitimimi Soundala Therapy’den aldım. Bir gün seans yaparken, çanakların beni çağırdığını söyledim eğitmenim Rida’ya. O da eğitim açacağını, istersem katılabileceğimi söyledi. Ben hem “Farkındalık Yolundan Yürüme” eğitimine hem de “Sesle Şifa” eğitimine katıldım. Ne kadar doğru bir karar verdiğimi eğitim başlayınca anladım. İnanılmaz bir neşe ve heyecan… Sonra human design temel okumamı alınca da gördüm ki, human design bana diyor ki, “seni heyecanladıranı yapmalısın ve ona göre karar vermelisin”. Farklı yerlerde, farklı zamanlarda öyle şeyler oldu ki, doğru yoldayım hissi iyice yer etti bende. Çaldıkça hem kendimi iyileştiriyorum hem başkalarını. Bütünün bir parçası olduğunu, onun için ve onunla birlikte hareket edebildiğini deneyimlemek inanılmaz. Taşlarla çıktığım yol, seslerle kesişince de sayfamın adını “Healing Stones And Sounds” olarak değiştirdim.
Yakınlarda bir ses banyosu etkinliği var mı? Nereden takip edebiliriz?
Pandemide Zoom üzerinden online etkinliklere başladım. Yakında yüz yüze etkinlikler de olacak. Duyuruları @healingstonesandsounds Instagram sayfamdan yapıyorum. Bir taraftan özel seanslar da devam ediyor. Bilgi almak isteyenler, bana mail atabilirler veya Instagram’dan DM yoluyla ulaşabilirler.
Biraz da doğanın şifalandırıcı gücünden konuşalım istiyorum. Bildiğim kadarıyla, mottolarından biri: “doğa iyileştirir”. Doğa sana nasıl ilham veriyor? Doğanın iyileştirici gücünü sen nasıl deneyimliyorsun ve bu tasarımlarına nasıl yansıyor?
Doğada mükemmel bir denge, uyum ve zamanlama var. Her şey tam zamanında, olması gerektiği gibi oluyor; zorlama yok. Biz insanlar da bunun bir parçasıyız esasında. Fakat maalesef, kendi gücümüzü unutturmak üzerine kurulu, öyle bir sistem dayatılmış ki bize; hepimizin doğanın sahibi değil de, onun bir parçası olduğunu, çok güçlü, mükemmel ve biricik olduğunu hatırlamaya ihtiyacı var. İçimizde kendimizi iyileştirecek bir güç var, yeter ki özümüzü hatırlayalım. Doğa bize bunu hatırlatıyor, gösteriyor… Hem de her an. O nedenle de mottom “doğa iyileştirir”. Biraz dengemiz bozulduğunda, keyfimiz kaçtıģında doğaya gidip birkaç derim nefes almanın; belki kuş seslerini, belki de dalgaların sesini dinlemenin bize kendi doğamızı hatırlattığını düşünüyorum. Logom da benim kendi içimdeki gücü temsil ediyor. Hazır konusu açılmışken, logo tasarımım, hikayemin yakın tanıklarından, canım art direktör kuzenime ait. Tam da gönlümdekini çıkardı ortaya.
Son olarak, okuyucularımız sana nasıl ulaşabilirler? Tasarımların veya ses banyoların ile ilgili seninle nasıl iletişime geçmeliler?
[email protected]‘a mail atarak veya Instagram sayfam üzerinden direk mesaj yoluyla bana ulaşabilirler.
Çok teşekkürler!
İlginizi çekebilir: Neyran Yıldırım’dan Kristallerle İlgili Kitaplar
Hemen hesabıtakibe aldım! Çok ilgi çekici bir yazi olmuş Irem bayıldım!