Zamanda ileri gitmek, arkaya bakmamıza engel değil. Zamanda geriye gitmekse bazı şekillerde hala mümkün olabilir mi? Geçmişin büyülü hali onu çekici hale getirirken geçmişten kalanların nadirliği onu daha değerli kılıyor. Bu nedenle, eskiden işin müdavimlerinin ya da sadece ilgililerinin katıldığı eşya devir teslim törenleri olarak tanımlanabilen mezat kültürü; eşyaları geçmişten bugüne aktarma merasimleri olarak görülüyor ve günümüzde de herkesin büyük ilgiyle katıldığı bir sosyalleşme aktivitesi olarak hayatlarımızda yer ediniyor.

Mezatlar | Fotoğraf: Rachel Claire (Pexels.com)

Kimsenin yüzüne bakmadığı, bir sahibi kalmadığı için, hatırlattığı anılar için ya da sadece demode bulundukları için elden çıkarılan hatta atılan eşyalar zaten uzun zamandır antika pazarlarında yerlerini alıyordu. Oysa bu tarz eşyaların edinmenin biraz daha heyecanlı ve eğlenceli bir yolu daha var: mezatlar. Eski bir kitap ya da bozuk bir saat. Daktilolar, eski radyolar hatta konsollar gibi pek çok eşya yeni sahiplerine kavuşuyor mezatlarda. Bir şekilde gözden çıkarılan eşyaların başka tarihlerde başka kişilerde, bambaşka evlerde en değerliler olarak baş köşede yer almaları; sürdürülebilirliği, daha az tüketimi, saygıyı, yavaşlamayı konuştuğumuz şu günlerde daha değerli hale geliyor. Belki de bu sebeple mezatlara olan ilgi giderek artıyor.

Balat’a ya da Çukurcuma’ya gidip mezata katılmayan var mıdır aramızda? Güzel bir hafta sonu etkinliği olarak birkaç eğlenceli ya da retro parça yakalayıp hiç yoksa birkaç siyah beyaz fotoğraf satın alıp kahvenizi yudumlarken değişen dünyayı ya da satın aldığınız eşyanın muhtemel hikâyesini konuşmak kadar zevk veren pek az şey var bana göre.

Fotoğraf Altyazısı | Noreen (unsplash.com)
Mezatlar | Fotoğraf: Noreen (Unsplash.com)

Özellikle İstanbul’da popüler olan mezat kültürü, artık hemen her şehirde kendi takipçilerini yakalamış durumda. Tabii ki İstanbul hala satılan eşyaların nadirliği ve değeri açısından şaşırtıcı olmayacak şekilde bir numarada. Neyse ki yaşadığımız dijital çağda, tam bu noktada çevrimiçi mezat kültürü karşımıza çıkıyor. Türkiye’nin her yerinden alıcı ve satıcıların dijital ortamda bir araya geldiği çevrimiçi mezat platformlarında, alıcılar ürünleri belirlenen fiyatlar üzerinden daha açık arttırmaya çıkmadan hemen ve direkt olarak satın alma ya da açık arttırma saatini bekleyerek canlı gerçekleşen etkinliğe katılma ve teklif verme şansına sahip oluyorlar. Sosyal medya hesapları da olan bu mezat platformlarını takip etmek ve satılacak eşyaları önceden inceleyerek haklarında bilgi almak mümkün oluyor.

Mezatlar | Fotoğraf: Erwan Hesry (Unsplash.com)

Birileri tarafından istenmeyen eşyaları almak için başkalarının yarışması, mezatları çok daha ilgi çekici kılıyor bence. Üstelik, artık biliyoruz ki tarihi ve anısı olan her şey kendi değerini yaratıyor. Satılanların değeri, yeni sahibi tarafından biçiliyor. Yaşanmışlıkların izini taşıyan bu eşyaların elden ele, nesilden nesile geçtiği mezatlara gitmek ya da online mezatları takip etmekse pandemi kültürü sayesinde yerini iyice pekiştiren yeni hobilerimizden biri olmuş durumda. Siz de bir tarihe sahip olan eşyalara dokunmayı, antika pazarlarını gezmeyi sevenlerdenseniz işin heyecan dozunu biraz daha arttıran mezatlara gidin, göz atın ve katılın derim. Belki de en sevdiğiniz eşyanızla henüz tanışmadınız ve oralarda bir yerde sizi bekliyor! Herkese bol keşifli günler!

Kapak Fotoğrafı: Noreen (Unsplash.com)

İlginizi çekebilir: Gizem Kalaç’tan Vintage Tarzıyla İlham Veren Instagram Hesapları