Halikarnas Balıkçısı, “Başka yerde nur içinde yatılacağına, burada nur içinde yaşanır” sözüyle anlatmış Bodrum’a olan sevgisini, çocukluğumdan bu yana yaz aylarında ayrı, kış aylarında ayrı sevdiğim Bodrum’u bu kadar doğru anlatan başka bir söz olamaz diye düşünüyorum. Bodrum’da yeni açılan ve lüks tatil anlayışına hitap eden mekanları zaten her yerde buluyor ve deneyimleyebiliyoruz. Fakat gerçek Bodrum’u yaşamanın nasıl bir şey olduğunu biliyor muyuz? Özellikle yaz aylarının aksine gerçek Bodrum’u en iyi hissedebileceğimiz mevsimin kış olduğunu düşünüyorum. Kalabalık çekilince yerli Bodrumluların kaldığı, mis gibi havası ile özel bir enerjiye sahip Bodrum’dan ve bizim “kış mevsiminde Bodrum” rutinimizden sizlere bahsetmek istiyorum.

İlk olarak Aralık ya da kış aylarında Bodrum’a geldiyseniz mutlaka merkezde kalmanızı ya da burada vakit geçirmenizi öneriyorum. Gerçek Bodrum’u yaşamak, yerlilerle aynı havayı solumak için daha iyi bir zaman ve mekan olamaz diye düşünüyorum. Küçüklüğümden bu yana eğer kış mevsiminde Bodrum’a gideceksek günlerimizi harika Bodrum Kalesi manzarasına sahip Manastır Otel’de geçiririz, bu babamdan bize geçen bir tür aile geleneği… Manastır Otel, geçmişte konumu sebebiyle tercih ettiğimiz bir yerken şimdi ailenin genç neslinin işletmeyi devralmasıyla birlikte mutfağıyla da iddialı bir otel haline gelmiş.

Burada özellikle Bodrum Kalesi manzarasına karşı yapacağınız kahvaltının enfes olacağını söyleyebilirim. Manastır Otel’in konumu sebebiyle yürüyerek sahile 5 dakikada inebilirsiniz. İnerken önünden geçeceğiniz Zeki Müren’in artık müze olan evini de dilerseniz ziyaret edebilirsiniz.

Artık yerinde ne yazık ki yeller esen Halikarnas Disko’nun önünden geçip Kumbahçe’deki kafelerden birinde kahvenizi içip Bodrumlu balıkçıların, yerlilerin ya da oraya sonradan yerleşmiş entelektüellerin sohbetlerine kulak kabartabilirsiniz. Bodrum Denizciler Derneği’nin limanda bulunan kafesi ise bizim favori duraklarımız arasında yer alıyor.

Sabah kahvenizi ve gazete keyfinizi bitirdikten sonra dilerseniz Bodrum sokaklarını dolaşabilir ya da yine Kumbahçe’ye doğru, deniz kenarında bulunan Bodrum Cevat Şakir İlçe Halk Kütüphanesi’nde vakit geçirebilirsiniz. Ayrıca merkezde bulunan sanat galerilerinden birine uğrayabilirsiniz.

Bodrum’u “Bodrum gibi” yaşayanların vazgeçilmez balık restoranlarından biri olarak görülen Berk Balık’ı da mutlaka deneyin derim. Burada gün batımını sade ama çok lezzetli bir rakı-balık ziyafeti eşliğinde deneyimleyebilirsiniz.

Bodrum’un tadında kalmasını ümit ettiğim lüks turizmini destekliyorum fakat Bodrum’u “Bodrum gibi” yaşamayı daha çok seviyorum. Umuyorum ki Bodrum, her şeye rağmen koruduğu “o özel ruhunu” uzun yıllar boyunca muhafaza etmeye devam eder.

Kapak Fotoğrafı: nowbodrum.com

İlginizi çekebilir: Naz Kavas’tan İzmir Keşifleri