Evet şimdi sizi tam on sene önceye götürmek istiyorum 21 Aralık 2012. Maya takvimine göre kıyamet tarihi 21 Aralık 2012’ydi ve sadece Şirince köyünde kıyamet kopmayacaktı. İşte adını dünyaya bu şekilde duyuran Şirince İzmir’in Selçuk ilçesine bağlı. Yazımın odak noktasındaysa kıyametin uğramadığı(!) bu özel lokasyondabulunan Nişanyan Otel var.

Tam olarak, tarihi dokuların sıkça görüldüğü bir yerde Şirince. Efes Antik Kenti, Saint John Kilisesi ve Meryem Ana Evi gibi hepimizin aşina olduğu bu tarihi yapıların konumundan, Şirince köyünün bulunduğu yer akıllarda kolayca canlanabilir. Şirince himayesinde sayısız restorant, cafe, bağ evi, kilise ve otel barındırıyor. Bir şekilde karşıma sürekli çıkan ve adını sıkça duyduğum Nişanyan Otelini deneyimleme fırsatımız oldu.

Genelde konaklama olarak tercih ediliyor gibi görünse de aslında günü birlik misafirlerini de ağırlıyor. Muazzam bir konuma sahip olan Nişanyan Şirince köyünün tam tepesinde kalıyor ve tüm köy manzarasını yukardan izlemek mümkün. Köye girmeden yolun sağından hemen yukarı doğru Nişanyan tabelaları görünüyor. Sizi yemyeşil bir güzellik karşılayor. Her birinde ayrı ayrı kurdelelerin bağlı olduğu onlarca selvi ağacının arasından 1 km’lik mesafedeki otel ulaşıyorsunuz. Bu yolu ister yürüyerek ister arabayla tamamlayabilirsiniz ama eminim selvi ağaçlarının arasından yürüyerek ulaşmak çok daha güzel olacaktır.

Yol bitince arnavut kaldırımlarından içeri doğru yürüdüğümüzde sizi içi çiçek dolu bir süs havuzu karşılıyor. Mimari müthiş, objeler ve eşyalar vintage, yemyeşil göz alıcı bir atmosfere sahip. Mermerden yapılmış kişi sayısına göre uzun kısa masalar, beyaz demirden sandalyeler ve 3-5 basamaklı merdivenler ortama hava katıyor.

Nişanyan’ı biz kahvaltı için tercih ettik. Otel müşterilerinin ve günü birlik müşterilerin yerleri ayrı tasarlanmıştı. Sıcacık yanan sobamızın yanına oturduk ve servisimiz hızlıca yapıldı. Hemen yanı başımızda renk renk duran taze sıkılmış portakal suları, nar suları, çeşitli reçeller ve kaynayan çay masamıza gelmeye hazırdı. Tüm yiyecekler kendi mutfaklarında yapılıyor ve ürünler yine kendileri tarafından tazecik toplanıp masalarımıza getiriliyor. Misafirperverlikleri de takdire değer diyebilirim. Yılın hangi mevsiminde gelmek isterseniz o zaman gelmek mümkün. İster bizim gibi günü birlik ister konaklamalı. Otelde ayrıca yemek kursları, söyleşileri, yürüyüş rotoları ve at binme gibi aktiviteleri mevcut.

Eğer Şirince köyüne gelme planlarınız varsa Nişanyan listenizin başında yer alsın. Unutmadan! Belki onlar unutabilir ama siz mürver çiçeği şerbetini içmeden  oradan ayrılmayın. İşte şimdi Nişanyan’a tam anlamıyla uğramış olduk 🙂 

Kapak Fotoğrafı: Nişanyan Hotel

İlginizi çekebilir: Merve Çalışlar’dan Matematik Köyü