İlk yorumu siz yazın!
Mardin: Mezopotamya’nın En Göz Alıcı Noktasından Notlar
Ortadoğu’da Fırat ve Dicle nehirlerinin geçtiği bu bölgeye Mezopotamya adı verilir. Bu bölge “medeniyetler beşiği” olarak da bilinir. Türkiye’de Diyarbakır, Şanlıurfa, Nusaybin ve Mardin bu bölgede yer alıyor. Hep ilgimi çeken bir yer olan ve üzerine araştırmalar yaptığım Mardin ise benim için Mezopotamya’nın en parlayan şehri. Süryaniler, Ermeniler, Kürtler, Hristiyanlar, Müslümanlar ve Araplar gibi sayısız medeniyete ev sahipliği yapmış bir lokasyon. Farklı inançların ve farklı kültürlerin bulunduğu bu bereketli toprakların arkasında büyük bir tarih saklı. Bu tarihi yerinde keşfetmeyi ve ekranda Mardin’i her izlediğimde ya da herhangi bir Mardin fotoğrafına rastladığımda bir gün o yapıya, o kültüre canlı canlı şahit olmayı hep çok istemiştim. O gün geldi ve üç günlük Mardin serüveni hummalı bir seyahat planıyla gerçekleştirdim. Eğer aramızda Mardin’e gitmek isteyen birileri varsa bu yazımın sizlere rota çizmenizde yardımcı olmasını ve rehberlik etmesini çok isterim.
Mardin Gezi Rehberi
Mardin’de Ulaşım
Mardin’e ülkemizin çoğu ilinden direk uçuşlar mevcut. Bilet fiyatları ortalama bir düzeyde fakat erken almakta fayda var. Biz bir ay öncesinden bilet işlerimizi halletmiş ve makul fiyatlarda gidiş dönüş biletlerimizi hazırladık. Mardin’de araç kiralama durumu ise şu şekilde; eğer sadece Mardin Merkez gezilip görülecekse arabaya gerek olduğunu düşünmüyorum. Mardin küçük bir şehir olduğundan dolayı havalimanı, oteller ve şehir merkezi hepsi birbirine çok yakın konumlarda ama bizim rotamız şehir merkeziyle sınırlı değildi. Mardin’in görülebilecek her yer listemde yer alıyordu. Şehir merkezinden Midyat’a, Midyat’tan Kafro Köyüne kadar uzanan rotam mevcuttu.
Midyat ve Kafro köyü şehir merkezine yaklaşık bir saat gibi bir mesafede olduğu için bu senaryoda araba kiralanmasının gerekli olduğunu söyleyebilirim. Araç kiralama fiyatları da tıpkı uçak biletleri gibi öncesinden ayarlanması halinde uygun fiyatlara geliyor. Ek olarak; bayramlarda ya da herhangi bir tatil döneminde Mardin’i tercih edecekseniz, bu olayı birebir yaşamış biri olarak söylemeliyim ki bu bölgede araç bulmak çok büyük bir sorun hatta imkansız. Böyle bir durumla karşılaşmanız halinde bizim yaptığımız gibi çevre yakın illerden kolaylıklar düşünebilirsiniz. Örneğin; Mardin’de araç bulamayınca, Diyarbakır’ın Mardin’e 1 saat 15 dakika gibi kısa bir mesafede oluşu sebebiyle biz Divarbakır Havalimanına inip oradan kiralama işlemini gerçekleştirdik. Bu şekilde tatil planımız etkilenmemiş oldu.
Mardin’de Konaklama
Mardin yoğun turist alan bir bölge olduğundan dolayı otel seçeneği oldukça fazla. Mardin Merkez’de yani çarşı kısmında da, çarşıya uzak, daha az kalabalık olan yerlede de oteller bulabilirsiniz. Bizim tercihimiz çarşı kalabalığından uzakta ama yine her yere yakın bir konuma sahip olan Anemon Otelden yana olmuştu. Anemon, Hilton Garden ve Ramada Plaza seçenekleriniz arasına girebilir.
Mardin’e Ne Zaman Gidilir?
Edindiğim bilgilere göre yazın kavurucu sıcakların kışın ise soğuk havanın etkisinde olan bir havaya sahip. Bu yüzden daha rahat edebilmek için ilkbahar ve sonbahar aylarını tercih etmenizi önerebilirim. Bunun dışında, özellikle tatil zamanları az tercih etmeye özen gösterilebilir. Küçük bir şehir olmasından ve her dönem yoğun bir ziyaretçi kitlesine sahip olmasından dolayı sıkıntılar doğabilir. Çoğu dükkanlar kapalı olabiliyor, trafik çok ağır ilerliyor ve çoğu restorantta sıra bekleniyor ya da yer olmadığı için geri çevrilme durumlarıyla karşılaşılabiliyor. Mardini gezebilmek için ise 2-3 gün yetecektir. Çok koşuşturmalı bir tatil olmamasını istiyorsanız 3 gün olarak planlar yapılabilir.
Mardin’de Görülecek Yerler
Kendisine hayran bırakan ve gözlerinizi alamayacağınız o kadar çok yer bulunuyor ki bence kesinlikle hayatınızda bir kere bile olsa yakından şahit olunması gereken bir yer Mardin. Gitmeden önce bölge bölge konumlar belirleyerek ve gideceğiniz yerlerin birbirine olan uzaklığını göre seyahatinizi günlere bölmenizi tavsiye edebilirim. İlk gününüzü Mardin Merkez’e ayırmanız güzel bir başlangıç olabilir. Burada görebileceğiniz yerler arasında Zinciriye Medresesi , Ulu Camii, Mor Behram Kırklar Kilisesi, Revaklı Çarşı, Kayseriye Çarşısı, Kasımiye Medresesi ve Mardin Müzesi var. Bu yerlerin birbirine olan yürüme mesafesinin yakın olması sayesinde tek bir güne sığdırılıp ilk gün burada sonlandırılabilir.
Diğer bir güne ise Mardin Merkez’e bir saat uzalıkta bulunan, aklımın hala orada kaldığı ve gerçek anlamda büyüleyici bir yapıya sahip olan Midyat’ı keşfetmeye çıkarak başlayabilirsiniz. Her bir noktasında başka bir ayrıntı bulabileceğiniz Midyat, daha önce hiç şahit olmadığınız bir tarihe tanıklık etmenizi sağlayacak.
Midyatta görebileceğiniz yerler ise: Midyat Konuk Evi, Midyat Çarşısı , Midyat Mağaraları ve Mor Gabriel Manastırı. Bunlar da birbirine çok yakın mesafelerde bulunan yapılar. Ek olarak, Midyat’a yarım saatlik bir mesafede bulunan ve bence mutlaka Mardin’e gelmişken görülmei gerekenler arasında yer alan Kafro Köyüne uğranılabilir. Dara Kenti, Kral Oturağı , Dara Zindanı ve Beyaz Su buranın keşif noktalarından.
Ne Yenir? Ne Alınır?
En lezzetli kısma geldiğimizi söyleyebilirim. Mardin’in doğal güzellikleri kadar mutfağı da çok güzel. İnanılmaz bir lezzete sahip olan yöresel yemekleri parmaklarımızı ısırtabilecek nitelikte desem hiç abartmış olmam. Soframıza gelen neredeyse her yemekte kırmızı et bulunuyor. Bu arada sanırım yediğim en lezzetli kırmızı eti de Mardin’de yedim diyebilirim. İçli köfte, kaburga dolması, dobo, erikli yahni, ikbebet, sembusek, mardin kebabı ve incasiye bu yöreye ait lezzetler.
Restorantlarda fix menü tercihinde bulunup hepsinin tadına kolayca bakabilirsiniz. Mardin birbirinden şık restorantlara sahip ama maalesef çoğunda yer bulmak sıkıntı olabiliyor. En az 1-2 ay öncesinden rezervasyon yaptırıldığını duydum özellikle tatil dönemlerinde bunlarla karşılaşabilirsiniz.
Üç gün bulunduğum süreçte deneyimleyebildiğim Leyli Muse Restoran, Bağdadi Restoran, Doboo Restorant, Cercis Murat Konağı ve Han Mutfak Sanatları sizler için bir fikir olabilir. Bağdadi ve Cercis Murat Konağı dışında yer bulma sorunu yaşamayacağınızı düşünüyorum.
Bir diğer lezzet durağı ise Kafro Köyü’nde bulunuyor. Kafro’s Pizzeria çok merak ettiğim bir yerdi fakat tatil döneminde çoğu yerin kapalı olduğu gibi burası da kapalıydı. Sizin yolunuz buraya düşerse mutlaka buranın pizzalarını yemenizi tavsiye ederim. Sahibi 30 yıl Almanya’da yaşadıktan sonra topraklarına dönmeye karar veren Nail Bey. Son olarak da Süryani şaraplarını tatmak için, Mardin’in taş sokaklarının arasında bulunan ortamı, sahibi Gabi’nin gösterdiği ilgiye hayran kaldığım bir mekan olan İzla Art Cafe’de keyif yapabilirsiniz.
Mardinden dönerken ise hediyelik eşya almak isterseniz; doğal el yapımı sabunlar, çeşitli kokularda kolonyalar, Süryani şarapları, Süryani kahveleri, yüzlerce çeşitte baharatlar, badem şekerleri, eşarplar ve daha sayısız yöresel hediyelik bulabilirsiniz.
Mardin insanı, yapısı, tarihi , kültürü , mutfağı ve kelimelere dökmekte zorlandığım birçok özelliğiyle ziyaret edilmeye değer bir Mezopotamya şehri. Ertelemeyin, planlayın ve gerçekleştirin derim. Umarım biraz olsun bu güzel şehir hakkında kafanızdaki sorulara ışık tutmuşumdur. Şimdiden iyi seyahatler!
Kapak Fotoğrafı: Esra Özocak
İlginizi çekebilir: Neşe Coşkun’dan Kapı
Bir an önce bu seyahatimi planlamak İçin sabırsızlanıyorum sayende bu bilgiler planımı kolaylaştıracak! Teşekkürler 🙂
Çok mutlu oldum Gizem ! Ben teşekkür ederim asıl.