Öykünün Öyküleri hesabının sahibi olan Öykü Yalçın “Gün batımı görmediğimiz ülke kalmasın” mottosuyla yaşayan tam bir seyahat tutkunu diyebiliriz. Hayallerinin peşinden gitmeye karar veren Öykü, yaptığı işi en güzel şekilde gerçekleştirmeye , geliştirmeye  ve yenilikler katmaya devam ediyor. Hatta şu dönem kariyerinde muazzam gelişmeler oluyor. Facebook ve Instagram gibi platformları bünyesinde barındıran Meta, Creators of Tomorrow projesi için Türkiye’den sadece 8 kişi seçti ve bunlardan biri de Öykü Yalçın. Şimdi hep birlikte Öykü Yalçın’dan kendi hikayesini ve Öykünün Öyküleri serüvenini biraz da kendisinden dinleyelim.

Öykünün Öyküleri
Öykünün Öyküleri | Fotoğraf: Öykü Yalçın

Öncelikle seni tanımayanlar ya da daha detaylı tanımak isteyenler için bize biraz Öykü’den ve Öykünün Öykülerinin başlama hikayesinden bahsedebilir misin?

1991 yılında Kuşadası’nda doğmuş bir yaz çocuğuyum. Hem annemin ve babamın o dönemler turizmle uğraşıyor olması  hem de turistik bir yerde büyüdüğüm için çok sosyal, dışa dönük ve her zaman farklı dünyaları merak eden bir çocukluk geçirdim. 18 yaşıma kadar Kuşadası’nda yaşadım ve yaklaşık 10 yıl kadar profesyonel bir dernekte dans ettim. Yazları otellerde ve gemilerde, kışında  yurt dışındaki festivallere katılıyordum. Daha sonra 9 Eylül Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümünde okudum ve bir firmanın ‘talent’ kampında yaptığım bir projenin birinci seçilmesiyle mezun olmadan o firmada işe başlamış halde buldum kendimi. Aynı zamanda Yıldız Teknik Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptım. Her şey bu şekilde ilerlerken Öykünün Öyküleri sayfası, gezmeyi ve yazı yazmayı sevdiğim için deneyimlerimi paylaştığım bir sayfa olarak ilerliyordu. Asla bir iş olsun diye başladığım bir olay değildi. Her şey bir gün Hürriyet Seyahat’in benimle röportaj yapmak istemesiyle başladı. Bu sayede çok daha fazla kitleye ulaşmış oldum ve ben bunun gerçek bir iş olabilme potansiyelini gördüm. Daha sonra eşimin işi dolayısıyla 3 yıl Dubai’de yaşadık. Dubai’de benim sosyal medya yönetim tarafım devreye girdi ve Japonya ve İtalya’da faaliyet gösteren firmalara sosyal medya içeriğiyle ilgili destek vermeye başladım. Üç yılın sonunda Türkiye’ye tekrar dönünce sadece içerik yöneticisi olmak değil aynı zamanda bir ajans gibi danışmanlık verdiğim bir tarafım olsun istedim ve artık iki taraflı bir işim olmuş oldu.

img_2710-2
Öykünün Öyküleri | Fotoğraf: Öykü Yalçın

Ortalama kaç senedir seyahat ediyorsun?

2017’den beri aralıksız bu işi yapıyorum. Seyahat ise ortaokulda dans festivalleriyle başlamıştı diyebilirim.

Seyahat denilince ister istemez günümüz şartlarında maddi kriterler ilk sırada yer alıyor. Peki gerçekten seyahat etmek için büyük paralara ihtiyaç var mı?

Bedavaya gezemeyiz evet bu bir gerçek. Gitmek istediğiniz ülkenin ulaşımını ve konaklamayı sağlayacak kadar para illaki olmak zorunda ama tahmin edildiği kadar büyük bütçelere de gerek yok. Özellikle şu dönemde evet biliyorum çok zor ma yine de paranın değerinden bağımsız öncelik ve tercih meselesi bence; doğru ya da yanlış asla değil. Hayatınızın bir döneminde alışveriş yapmak sizi besler, bir döneminde materyale doyarsınız ya da bir döneminde manevi tarafınıza katkı sağlayacak şeyler yapmak isteyebilirsiniz. Bence insanlardaki en büyük yanılgı her şeyin aynı ana istemeleri. Ben hayatımdaki bazı şeylerden tasarruf edip seyahat için her zaman bütçe ayırmaya dikkat eden taraf oldum. Bir sene öncesinden seyahat bileti aldığım çok oldu mesela bunlar seyahat bütçesini çok rahatlatan durumlar. Kısacası, ben planlı olmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum hatta seyahatin altın kurallarından diyebilirim.

img_2709-3
Öykünün Öyküleri | Fotoğraf: Öykü Yalçın

Bazen seyahat ediyorsun bazen arkadaşlarınla bazen eşinle. Yalnız seyahat etmenin ya da kalabalık olmanın ne gibi farklılıkları var senin için?

Şehirlere göre değişebiliyor bu  durum. Mesela bir tercih hakkım olsaydı Colmar’da Noel pazarında tek olmamayı tercih ederdim. Orası yakın arkadaşlarla ya da eşinle, sevgilinle çok daha keyif alabileceğin bir yer. Ama mesela Güney Kore’ye tek başıma gittim hiç yanımda birine ihtiyaç duymadım. Çok fazla fotoğraf çekilecek yer, çok fazla içerik, çeşit çeşit yemekler var ve insanın keşfedecek çok şeyi olunca ve şehir seni içine çekince tek başına çok daha güzel olabiliyor ama Colmar örneğimle karşılaştıracak olursam Colmar küçücük bir yer ve yanındaki kişiyle ya da kişilerle anın tadı çıkarılabilir. Bu arada ben tek başıma seyahat etmekten çok keyif alan biriyim; insanın kendisini başka bir dünyada başka bir şey yaparken görmesi ve kendiyle ilgili yeni şeyler keşfetmesi muhteşem bir duygu.

Seyahatin sana kattığı yeni özellikler var mı?

img_2712
Öykünün Öyküleri | Fotoğraf: Öykü Yalçın

Bence en önemli şey yeniliğe açık olmak. Mesela benim hayatımda rutin yok. Yeniliklerle beslenmeye başladım ister istemez ve bu da hiçbir farklılığı yadırgamamayı beraberinde getirdi. Örneğin Güney Amerika seyahatimde iguana yedim. İnsanların normali evrensel değil.  Mesela, Hindistan’daki birine göre de inek yemek olağanüstü garip bir olay. Güney Kore’de köpek yeniyor o da onların normali. Afrika’da yaşadığınız bir olay normalken aynı olayı Londra’da yaşadığınızda inanılmaz anormal olabiliyor. Ben insanları yargılamamayı olduğu gibi kabul etmeyi öğrendim ne dinlerine ne hayat tarzlarına ne de kültürlerine karşı.

Seyahatlerin arasında keşke burada yaşasaydım dediğin bir ülke var mı?

Meksika’da yaşamayı çok isterim, belki bir dönemi Cape Town’ da, belki bir dönem Bali ya da Tayland gibi egzotik bir yerde. Asla tek bir yer seçemem yaşamak istediğim birkaç yer var ama Meksika favorim diyebilirim. Mutfağı, insanların neşesi ve sıcaklığı beni oraya ait hissettiriyor.

Bu yoğun tempoda hem sosyal medyaya zaman ayırıp hem de bloglara nasıl yetişiyorsun?

Instagram kitlemi çok seviyorum ve hepsinden çok güzel enerjiler alıyorum. Blog içeriği uzun zamandır girmedim ama biriken çok şeyim var dönmek istiyorum tekrardan. Blog okuyucuları çok kıymetli. Bir dönem döneceğim ama şu an değil önceliklerim farklı şu anda. Hem blog hem vlog şu an askıda diyebilirim. Danışmanlık kısmını arttırdığım ve geliştirdiğim bir dönemdeyim diyebilirim.

img_2715
Öykünün Öyküleri | Fotoğraf: Öykü Yalçın

Beklentinin çok üzerinde olan ve gerçekten dünyada böyle bir yer olduğuna şaşırdığın bir yer oldu mu?

Japonya beni çok şaşırtmıştı. Metroda çizgi film müziği çalması, sokakta kimonoyla gezen insanların olması, yemeklerin çok farklı olması, insanların farklı tiplerde oluşu, farklı bir dil ve  farklı tabelalara şahit olmak beni çok etkilemişti. Yani orası başka bir gezegen gibi oraya ışınlanmışım ve dünyaya ait değil gibiydi. Güzelliğine inanamadığım bir yere örnek verecek olursam Mauritius diyebilirim. Her yer yemyeşil, insanları çok sıcakkanlı çok çalışkanlar. Diğer bir örnek ise Maldivler bence inanılmaz bir yer, böyle bir su olamaz. Bakmakla görmek arasında büyük fark var kesinlikle. Birçok insan turist olarak gidip bilindik bir cafe’de oturup bir şey içtiğinde gezdiğini düşünüyor fakat ben beş sokak arkaya gidip diğer insanlar ne yapıyor burada  günlük hayat nasıl yaşanıyor diye merak ediyorum. Benim için güzellik her yerde diyebilirim özetle.

Paylaşımların eminim birçok insana rehberlik ediyordur. Nasıl geri dönüşler alıyorsun takipçilerinden?

Ben çok şanslı olduğumu düşünüyorum takipçi kitlem aşırı kaliteli insanlar. Benimle aynı dünya görüşüne sahip ve bir şeyler öğrenmek isteyen insanlar olduğunu biliyorum orada. O yüzden tüm kalbimle biri soru sorduğunda vizeyle, uçak biletiyle ,rota oluşturmayla ya da yemek tavsiyesiyle ilgili olan soruların hepsini cevaplamaya çalışıyorum. İnsanlar elinde kağıtlarla Öykü senin rehberliğinde gezdim dediğinde inanılmaz mutlu oluyorum.

Meta tarafından “Creators of Tomorrow” projesi için seçildin. Eminim muazzam bir duygudur ama senden de dinleyebilir miyiz ayrıntılarını?

Tabii ki. Bu proje Türkiye’de ilk kez 2022’de var oldu. Türkiye’den 8 kişi seçildi. Herkes kendi alanından olmak üzere her alanda 1 kişi seçildi. Moda sektörü, Nft yapan, Z kuşağına hitap gibi alanlarda seçilen kişiler var. Bende seyahat ve ‘lifestyle’ alanında destek vereceğim. Bu projeyle beraber Instagram’ın yaratmayı düşündüğü her şey en başta bizim üzerimizde denenecek diyebilirim. Aynı zamanda içeriklerimizi destekleyecek, içeriklerimizle ilgili bize danışmanlık verecek. Ek olarak dünya çapında yapılacak konferanslar olacak bunlarda biz Türkiye’yi temsil edeceğiz. Böyle çok yönlü ve bir seneyi kapsayacak bir proje. Ben  Instagram’ın Türkiye’de benim gibi bazı ‘influencer’lara danışmanlık verdiği bir havuzdayım. Zaten hazırda Instagram ile çalışıyorum diyebilirim. Bir gün telefon çaldı ve böyle bir proje var bu alanda beni seçtiklerini söylediler. İnanılmaz sevindim muhteşem bir duygu benim için. O platformda içerik üretiyorum ve o platform Türkiye’den kişiler seçiyor ve bunlardan biri benim yani kariyerimdeki en büyük proje bence o yüzden çok heyecanlandım. Şimdi 1 sene boyunca Meta ile dirsek dirseğe beraber çalışacağımız bir döneme giriyorum. Umarım her şey çok güzel olur.

Bizlere rehberlik ettiğin için , yeni kitlelerine rehberlik edeceğin için, hepimize ilham verdiğin için teşekkür ederiz Öykü. Başarılarını takip ediyor olacağız. Unutmadan, kesinlikle “Gün Batımını Görmediğimiz Ülke Kalmasın“!

Kapak Fotoğrafı: Öykü Yalçın

İlginizi çekebilir: Mag Porter’dan Cape Town’da Yaşamak