Kasım ayının sonunda Maçka ile Nişantaşı’nın birleşiminde “İlhamı Doğadan, Lezzeti Ateşten” mottosuyla açılan ve bu mottonun hakkını sonuna kadar veren Madera sizlere hem şehrin dinamizmini hem de şehirden izole bir gastronomik deneyimi boğaz manzarası eşliğinde hissettiriyor. Madera, yine yakın zamanda Maçka Lütfi Kırdar Kongre Merkezi önünde kapılarını açan ve İstanbul’un özgün semtlerinde, kendine özgü gastronomi ve ağırlama konsepti ile yarattığı restoran markalarını bir çatı marka altında toplamak misyonu ile yola çıkan c-paces grubunun bünyesinde yer alan dekk’in hemen üst kısmında yer alıyor.

Mağaralardan ilham alınarak tasarlanan alçak oturumlu özel alanlarıyla farklı bir stil yakalayan ve Anadolu mutfağı başta olmak üzere dünya mutfaklarından lezzetler tadabileceğiniz Madera’nın Executive Chef Nihat Doğtürk ve deneyimli mutfak ekibi eşliğinde hazırlanan menüsünü bir öğle yemeğinde deneyimledik. Kesinlikle hafta sonlarının enerjisine yakışacağını düşündüğüm, alıştığımız lezzetlere küçük ama fark yaratan dokunuşlar katarak yeni bir deneyim sunan bu yeni mekânda, gelin sizlerle birlikte leziz bir yolculuğa çıkalım.

Madera, Maçka

Menü otantik ancak geleneksel olmayan birçok paylaşımlık lezzetten oluşuyor. Biz de kalabalık bir grup olarak yemeğimize Madera 5’li Meze Seçkisi, Yedikule Marullu Terettür, Muhammaralı Çiğ Köfte ve Karabuğdaylı Brokoli Salata ile başladık. Madera 5’li Meze Seçkisi’nde her sofranın olmazsa olmazı humus, kuru domatesli köz biber, atom ve her yerde sıkça karşımıza çıkmayan kuru erikli zeytin ezmesi ile zeytinyağlı rezene var. Bu seçkiyi çok beğendik ancak en çok aklımızda kalan tatlar farklı bir yorum içerdiği için kuru erikli zeytin ezmesi ile zeytinyağlı rezene oldu. Rezene çok da fazla yumuşatılmadan hafif ama lezzet dolu bir hale getirilmiş, çok beğeni topladığını belirtelim. Tahin ve Antakya tuzlu yoğurdu ile yapılan Yedikule Marullu Terettür ise Madera’yı ziyaret ettiğinizde kesinlikle sofranızda olması gereken lezzetlerden bir başkası.

Ayrıca bir de Muhammaralı Çiğ Köfte var ki bu lezzetten bahsetmeden geçmek bu tabağa haksızlık olur diye düşünüyorum. Çiğ köfte, ülkemizde çokça sevilen ve tüketilen bir yiyecek olmakla birlikte, muhtemelen hiç tartar formunda ve muhammara eşliğinde denememişsinizdir. Kesinlikle soframızda bulunmasından büyük keyif aldığımız değişik bir lezzet olduğunu söyleyebilirim.

Gastronomik deneyimimize Dana Yanaklı İçli Köfte ve Uykuluk Papara ile devam ediyoruz. Uykuluk, biraz ağır bir yemek olduğu için normalde kalabalık sofralarda çok da tercih edilen bir lezzet olmamasına karşın Madera’da servis edilen Uykuluk Papara; kırmızı soğan, maydanoz, sumak ve taze baharatlı yoğurtlu sos ile yumuşatılarak son derece hafif ancak tabağın lezzetini korur bir halde karşımıza geldi. İçinde kıyma yerine yumuşacık dana yanak olan miso sos ve wasabi mayonez ile servis edilen Dana Yanaklı İçli Köfte ise alışık olduğumuz ve sevdiğimiz içli köfte konseptini bambaşka bir boyuta taşımış.

Madera’da İmza Tabaklar

Restoranın imza tabakları arasında ise elma chutney ve ayva sos ile servis edilen Konfit Ördek Sarma ile levrek, karides, midye ve tarator sos ile yapılan Siyah Madera “Lahmacun” var. İkisi de daha önce deneyimlemediğimiz ancak çok değişik ve başarılı lezzetlerdi. Konfit Ördek Sarma’nın yanında gelen ayva sos konusunda biraz çekince yaşar gibi olsak da siz de yaşamayın diye söyleyebilirim ki korkulacak bir şey yok; son derece uyumlu bir tat yakalamışlar. Sonuç olarak, her gün karşınıza çıkmayacak bu iki lezzeti denemeden bu mekândan ayrılmayın derim. Bir de rokfor kremalı Füme Etli “Pide” denedik ki odun fırınından çıkan bu lezzet bir süre daha aklımızdan çıkmayacağa benziyor.

Mekânın imza tabaklarından bir diğeri ise ekşi mayalı ekmek ve chimichurri sos eşliğinde servis edilen Fırında “Dana İlik”. Hem göz doyurucu hem de yemesi inanılmaz keyifli bu tabağı kaşık kaşık yediğimizi söylemek ayıp olmaz herhalde!

Açık Ateşten Gelenlere Eşlik Edenler

Menüde “Açık Ateşten” gelen lezzetlerin “Eşlik Edenler”den seçilecek yan ürünler ile deneyimlenmesi önerilmiş. Biz de bu tavsiyeye uyarak Madera Kebap ve Dana Şaşlık’ı, Port Şaraplı Mantar eşliğinde söyledik. Et içeren her ürün gerçekten birçok restoranda kolay kolay bulunmayacak lezzetteydi. Port Şaraplı Mantar’da ise 3 farklı mantar çeşidi sote hale getirilmişti, yediğimiz ürünlere çok yakıştırdık.

Yemeğin Ardından

Madera’nın zengin yemek menüsü, kaliteli bir şarap seçkisi ve imza kokteylleri ile tamamlanıyor. Biz de menüde neredeyse her şeyi denememizin üzerine yemek sonrası kokteyller sınıflandırmasında yer alan Dark Chocolate Espresso Martini’yi denemeye karar verdik. Bitter çikolatalı, salep köpüklü ve tarçınlı olan bu espresso martini kesinlikle denemeniz gereken tam bir kış kokteyli.

Bu arada kışın da dış mekânda oturmayı çok seven biri olarak restoranın hem iç hem de dış kısmının çok büyük olduğunu belirtmeden geçmemeliyim. Merkezi konumu ile lezzetli menüsü sayesinde sıkça adından bahsettireceğini düşündüğüm ve akşamları DJ performansının da bulunduğu Madera’yı, haftanın her günü 12:00-00:00, cuma ve cumartesi günlerinde ise gece 2’ye kadar ziyaret edebilirsiniz.

Madera Adres: Harbiye, Lütfi Kırdari, Darülbedai Cd No:4, 34100 Şişli/İstanbul

İstanbul’da farklı gastronomik deneyimlerin peşindeyseniz Çağla Meknuze’nin Roka: Galataport’un Çağdaş Japon Robatayaki Restoranı yazısı ilginizi çekebilir.