Konum

Kurtuluş’ta oturan biri olarak buranın son yıllardaki gelişimi ve değişiminin oldukça hız kazandığını söyleyebilirim. Dört sene öncesine kadar klasikleşmiş mekanlar varken artık mahalleye kokteyl barların, 3. nesil kahvecilerin açılması yeni bir soluk getiriyor. The Little Alex‘te bunların en yenisi. 

The Little Alex’i fark etmem bundan birkaç hafta önce oldu. Bilezikçi Sokak’tan yürürken tesadüf eseri gördüm. Hazırlıkları henüz tamamlanmamıştı ve içerideki eski tip avize dikkatimi çekmişti. Dedim buraya güzel bir şeyler geliyor, umarım sadece bir bar değildir… 🙂 Sonrasında da zaten The Little Alex ile tanıştık. 2 Haziran cuma günü ilk servis günleriydi, Instagram’da açıldıkları haberini alınca hemen rezervasyon yaptırdım. Enerji yüksek, pet friendly ve kendinizi evinizde hissedebileceğiniz The Little Alex bence müdavimlerin uğrak yeri olacak 🙂   

Mekanı ilk açıldığı gün deneyimleme şansı bulduğum için mutluyum. Yoğun bir cuma gününü burada keyifli bir şekilde sonlandırmak iyi geldi. Hemen girişte sizi bar karşılıyor. Henüz sadece viski, şarap ve bira servisleri olsa da ilerleyen günlerde menüye kokteyller de eklenecek. Hatta birkaç imza kokteylleri de olacağı bilgisini aldım bile!

Seasonal craft kitchen and artisan drinks olarak konumlandırdıkları The Little Alex aslında bir aile işletmesi.  Yıllardır Kurtuluş’ta yaşayan Merve ve İngiliz eşi Edward’ın ortak mekanı adını ailelerinin patili dostu Alex’ten alıyor. Alex bir frech bulldog, içeride de kendisinin tatlı bir portresini göreceksiniz zaten 🙂  Alex demişken mekan pet friendly ve patili dostlar için menüde iki adet yemek seçeneği de bulunuyor. Siparişlerden arta kalan yemeklerin hepsi ayrıştırılarak sokak hayvanlarına veriliyor. Sabah saatlerinde giderseniz Alex’i mekanında görebilir, onunla tanışabilirsiniz.

Alex’in mutfağı Macit Karpuz’a emanet. Alex’in her gün saat 17.00’e kadar kahvaltısı mevcut. Bulut omlette oldukça iddialılar. Bir ‘sunny side up’ isterse canınız onu da kahvaltı menüsünde İngiliz kahvaltısı içinde bulabilirsiniz. Biz akşam yemeğine gittik ve başlangıç olarak birer kadeh şarap yanına Popcorn Shrimp (Baharatlı mayonez, frenk soğanı, misket limonu), Chicken Taco (Sarımsaklı aioli, ananas salsa, misket limonu) söyledik. Başlangıç menüsündeki lezzet iki kişiye yeterli gelecektir. Bhaji, burrata, nachos, patates kızartması başlangıç menüsünde yer alan diğer lezzetler. Ana yemek seçmek biraz zor oldu benim için çünkü hem mekan yeni hem de hepsini denemek istedim bir anda, tabii mümkün değil. Biz de Chicken Pesto Linguine ve Thai Curry Chicken söyledik. Tavukların bu kadar lezzetli ve yumuşacık olacağını düşünmemiştim açıkçası. Bunun da sırrı ‘sous vide yöntemiyle tavukları marine etmeleriymiş. Tek kelime ile mükemmeldi. Pesto linguine benim favorim oldu. 

Ana yemek menüsü farklı çeşitlerde lezzetler sunuyor size. Salatasından hamburgerine, poke bowldan basmati, kaju kreması ve kişnişin bir araya geldiği Dahl’a kadar farklı seçenekler mevcut..  Bence porsiyonlar da tam kararındaydı. Vejeteryanların da rahatlıklar tercih edebileceği lezzetler bulunuyor bu arada. 

Kapanışı tabii bir tatlı ile yapalım dedik. Yan masamızın biri brownie diğeri de elmalı crumble söyledi. Arada kalmadık desem yalan olur. Son kararımız brownie oldu. hem ekşi hem tatlı seviyorsanız brownie doğru bir tercih olur. İçinde akışkan çikolatanın ağırlığı vişne ile tamamen kayboluyor, üzerindeki bir top dondurma da brownienin o ağırlığını alıyor. Gerçi gene önce tatlı yiyip sonra yemekleri sipariş verebilirmişim ama güzel bir final oldu. Dondurmayı Kurtuluş’un eski dondurmacısı Damla’dan alıyorlar. Mahalledeki mekanların birbirini desteklemesi ne güzel! Son olarak; The Little Alex her gün açık ve saat 10.00- 22.00 arası hizmet veriyor. 

Kapak Fotoğrafı: The Little Alex

İlginizi çekebilir: Gökçe Ece Oksay’dan Kurtuluş Mercek Altında