Kendini ciddiye almayan tarzı ve tempolu akışıyla genel izleyiciye fazlasıyla hitap eden M3GAN, biraz komedi, biraz bilimkurgu, biraz da gerilim serpiştirerek ortaya keyifli bir iş çıkarıyor. Konusu da şöyle. Çok yakın bir zamanda trajik bir olay yaşayan ufak bir kız çocuğu, trajedi sonrasındaki hayatına dikey bir geçiş yapıyor. Teyzesinin büyük bir bilişim&oyuncak firmasında çağ kapatıp çağ açtığı döneme denk geliyor bu ufaklık. Furby’nin biraz gelişmiş versiyonu gibi takılan akıllı oyuncaklardan, gerçekten insan gibi görünen, öğrenen ve FAZLASIYA gelişen büyük bir oyuncak bebek ortaya çıkıyor. Bu sürecin mimarı olan genç teyze, test sürecinde oyuncağı evde yeğeniyle denemeye karar veriyor…

Geçtiğimiz sene vizyonda izlenen, şimdi de iTunes store ve play store gibi izle&öde seçenekli platformlara gelen film, James Wan yapımcılığındaki işlere sempatiyle yaklaşan gerilim tutkunları tavlayacaktır. Aşırı yapay zekalı ve gözleri fıldır fıldır dönen bir oyuncağın ne derece sıkıntı çıkarabileceğinin sinyallerini yavaş yavaş tattıran film, eğlencesinin dozunu gitgide artırıyor. Bu sevimsiz robota eşlik eden ufak kız çocuğunun başarılı oyunculuğu ile, çocuktaki kırılgan ruh halinin robotun dominant haliyle iyi bir kimya oluşturmasına hayret ettim. Çok alakasız ve fazla ciddiyetsiz olabilecek bir hikayeyi, kıvamında sayılabilecek bir tonda bırakmışlar. Cıvımamış, cıvıyor gibi olduğu anlarda da kasıtlı tercihlerle, bilincini yitirmeden, izleyicisini güldürmek için cıvımış.

Tür sinemasında bu tarz riskler alan ve ortaya Black Mirror konseptli modern kabuslar çıkaranları ilgiyle takip ediyorum. Yeni distopik anlatılarda bu tarz orijinal fikirlerin feci şekilde çarçur edildiği hikayeleri o kadar çok izledik ki, bu tarz yapımlara olması gerekenden bir tık fazla heyecanlanıyor olabilirim… Filmin dramatik bir trajedi ile başlayan ama amansız bir aksiyona evrilen akışındaki ayarsızlık şahane. Tam bir potpori ve bundan keyif alacak izleyici kendini iyi biliyor. Ana karakterin yan komşusuyla kurduğu gerilimi de ilmek ilmek işleyen senaryo, izleyicisine “düşman” belletmek yerine farklı yöntemlerle tansiyon yüklüyor.

Editör Notu: Yazının devamı spoiler içermektedir. 

Robot kızın ormanda terör estirip yaramaz oğlan çocuğuna kan kusturduğu anlarda çok az da olsa keyif aldınız mı… Tabii ki araba kazası öncesinden bahsediyorum. Bully uzmanı oğlan karakterlerin sıkıntıya girdiği anlar sinema tarihindeki en özel anlardan biridir benim için hep. Teyzenin yazılım alanındaki ekstrem başarıları ise üzerine konuşulması gereken ayrı bir konu, çözemeyeceği sıkıntı yokmuş hissiyatı basıyor bünyeye. Favori karakterim de patron oldu, şirkette ne döndüğüne dair hiçbir fikri olmayan, kartondan yönetici profiline cuk oturmuş harika bir adamdı. Umarım izleyenler de keyif almıştır. Benzer türde filmleri iple çekeceğim…

Sinema dünyasına ve filmlere dair paylaşımlarıma Instagram üzerindeki film blogumdan (@atıptutuyorum) ulaşabilirsiniz.

Kapak Fotoğrafı: CNET

İlginizi çekebilir: Sine Magger’dan Bilim Kurgu Filmleri