Son dönemlerde çoğumuzun gündemini Christopher Nolan’ın yeni filmi Oppenheimer kaplıyor. Birçoğumuz çoktan filmi izlemeyi başarmışken diğer bir kısmımız ise heyecanla sinema salonlarının sayfasını güncelliyor. Çağımızın bilim kurgu ve epik türlerini baştan yaratan Christopher Nolan’ı merceğimize alıyor, kendisini bir auteur olarak anmamızın sebeplerini araştırıyoruz. Eğer farklı gerçeklikler arasındaki çizgiyi belirsizleştirmeye hazırsanız, auteur yönetmen Christopher Nolan’ı neden bu kadar sevdiğimizi açıklıyoruz!

Christopher Nolan’ı Sevmemiz İçin 10 Sebep

Çağımızın Bilim Kurgu Başyapıtları

Inception | Fotoğraf: Law & Liberty

Christopher Nolan’ın yirmi yıllık filmografisinden bu başlığın altına iki filmini bıraksak yeter: Inception ve Interstellar. Muazzam bir hayal gücü, dev bütçeler ve üstün bir yönetmenlik kabiliyetiyle birleşince ortaya böyle filmler çıkıyor. Artık zamanda yolculuk etmenin 101’ini hemen hemen hepimiz biliyor, rüyalarımız içine fikirler ekmenin oldukça olası olduğunu düşünüyoruz. En azından şunu soralım, iç içe geçmiş bir şey ya da durum gördüğümüzde “-ception” esprileri türetecek kadar günlük hayatımıza girmiş olması sizce tesadüf mü?

theMagger Banner
Advertisement

Batman

The Dark Knight | Fotoğraf: TimeOut

Nolan’ın 2005 yılında başlayan Batman üçlemesi, 90’larda Tim Burton ve Joel Schumacher’in yarattığı renkli ve plastik Batman dünyasının üzerine dev bir çizik attı. Christian Bale’in canlandırdığı Batman artık çok daha cool, çok daha ciddi ve çok daha karanlıktı. The Dark Knight gelmiş geçmiş en iyi süper kahraman filmleri arasında üst sıralara oturdu. Heath Ledger’ın Joker’i, Tom Hardy’nin Bane’i, Anne Hathaway’in Catwoman’ı hafızalara kazındı.

Efektler

Inception | Fotoğraf: LA Film School

Birçoğunuz Christopher Nolan filmlerinin görsel efektler olmadan bir hiç olacağını ve bunun da günümüzde CGI olmadan mümkün olmadığını düşünüyorsunuzdur. Peki Inception’daki sıfır yerçekimi sahnesinin CGI olmadığını söylesek? Ya da The Dark Knight’taki – hatta birçok Nolan filmindeki – patlama sahnelerinin? Ya da The Dark Knight Rises’taki uçak sahnesinin? CGI’dan pek hazzetmeyen Nolan, filmlerini olabildiğine gerçekçi kılmak için eski usül görsel efektlere başvuruyor, bunu da layığıyla yapıyor.

Her Şeyi Mümkün Kılan Prodüksiyon Tasarımı

Christopher Nolan, Interstellar Setinde | Fotoğraf: IndieWire

Belki de Christopher Nolan filmlerinin görünmez kahramanları demek lazım setleri için… Bir önceki başlıkta da söylediğimiz gibi CGI ile arası pek iyi olmayan yönetmen, görsel efektleri gerçekçi göstermek için setlerin, dekorların ve düzeneklerin nimetlerinden sonuna dek faydalanıyor. Örneğin Inception’ın dönen koridorlardan oluşan mekanik setleri gibi…

theMagger Banner
Banner preview: https://www.adform.com/BannerTags/Views/Test/Test.aspx?id=76237634

Hans Zimmer

Hans Zimmer | Fotoğraf: Film Stories

Batman Begins, The Dark Knight, Inception, The Dark Knight Rises, Interstellar ve Dunkirk. Christopher Nolan filmografisinin yarısından fazlasında Hans Zimmer’in bakır üflemelilerinin ve davullarının sesi var. Film müziği dendiğinde akla gelen ilk isimlerden olan besteci, Nolan filmlerinin de vazgeçilmezlerinden oldu. 

Wally Pfister

Wally Pfister ve Christopher Nolan | Fotoğraf: IndieWire

Christopher Nolan sinemasına hayransak bir nedeni de filmlerdeki muazzam görüntü yönetmenliği. Memento’dan The Dark Knight Rises’a kadar toplam 7 Nolan filminde de, ışığı olduğu kadar karanlığı da ustalıkla kullanan, her filme seçtiği renk paletiyle kendine hayran bırakan o isim Wally Pfister. Kendisi birini ödüle çevirdiği 4 Oscar adaylığını da Nolan filmleriyle elde etti. Pfister, Interstellar ve sonrasında görevini bir diğer yetenekli görüntü yönetmenine, Hoyte van Hoytema’ya bıraktı.

Nolan Kardeşliği

Christopher & Jonathan Nolan | Fotoğraf: FanSided

Memento, The Prestige, The Dark Knight, The Dark Knight Rises ve Interstellar. Christopher Nolan, filmografisinin yarısının senaryosunu kardeşi Jonathan Nolan ile birlikte kaleme almıştı. İlk ortaklıkları Memento ile Oscar’a aday gösterilen ikili, güçlerini birleştirdikleri her filmde bilim kurgu ve hayal gücünün sınırlarını biraz daha genişletmişti.

Yıldızlar

Oppenheimer | Fotoğraf: IMDb

Christopher Nolan filmlerinin her biri birer yıldızlar geçidi olarak karşımıza çıkıyor. Bugüne dek Leonardo DiCaprio’dan Hugh Jackman’a, Liam Neeson’dan Christian Bale’e, Guy Pearce’tan Tom Hardy’e, Anne Hathaway’den Marion Cotillard’a, Michael Caine’den Morgan Freeman’a, Scarlett Johansson’dan Jessica Chastain’e onlarca yıldız oyuncuyu ağırlamış Nolan filmlerine Oppenheimer, Emily Blunt’ı ekliyor.

İlk filmi

Following | Fotoğraf: IMDb

Christopher Nolan’ın 1998’de çektiği ilk film olan Following’i izlemiş miydiniz? Birçoğumuzun kendisini tanıdığı Memento’nun 3 yıl öncesinde de bir başyapıta imza atmış olan Nolan, yazıp yönettiği Following’de yaratıcı malzeme toplamak için insanları takip etmek konusunda uzmanlaşmış bir yazarın bir soyguncunun himayesine girişini anlatıyordu. Hayranıyım deyip, izlememek olmaz.

Ses tasarımı

Inception | Fotoğraf: No Film School

Bilim kurgu türü, epik hikâyeler, süper kahramanlar, yıldızlar ya da rüyalararası yolculuklar… Tüm bunlar görsel efektlerde büyük bir yetenek ve deneyim gerektirdiği gibi ses tasarımı konusunda da ustalık gerektiriyor. Ve Christopher Nolan’ın ekibi bunu her daim başarıyor. Gerek ses efektlerinin yaratılmasında olsun gerekse o güçlü ve gürültülü müziklerin hikâyeyle iç içe geçmesi konusunda olsun çok iyiler. İşte bu yüzden Christopher Nolan filmlerini sadece gözlerimizle değil, kulaklarımızla da izliyoruz.

theMagger Banner

Kapak Fotoğrafı: WIRED

İlginizi çekebilir: Sine Magger’dan Christopher Nolan Filmleri