İstanbul’da bir yaz akşamı kendimi birden 60’lı yılların esintisinde buldum. Serin bir pazar akşamı yemyeşil Hilton’un Gün Bahçesi’ndeyim, elimde şarabım, sahnede Erdem Özkan’ın solistliğini üstlendiği bir caz ekibi. 

Bu otel hep ilgimi çekmiştir. Gerek Conrad Hilton’un ayak izinden yola çıkarak yaptıkları yüzme havuzuyla gerek dönemin ses getiren otel açılışıyla… İlklerin ve rekorların oteli olarak anılması boşa değil. Açıldığı günden bugüne İstanbul’un en önemli davetlerinin yapıldığı, çeşitli etkinliklerin düzenlendiği, birçok dünyaca ünlü ismin ağırlandığı ve o dönemde tek tercih edilen otel olarak kendine İstanbul’un merkezinde yer edinmiş. Hilton İstanbul, Avrupa’da II. Dünya Savaşı sonrası tamamen yeniden inşa edilen ilk modern otel. 

68 yılı geride bırakmış Hilton İstanbul’un 60. yılına özel hazırlanan ve Mehmet Altun’un kaleme aldığı, ‘İstanbul Hilton’ kitabı geceyi daha da bir anlamlı kıldı. Son 10 yıldır İstanbul’a dair kitapların çoğunu kütüphanesine ekleyen birine verilebilecek en güzel hediyelerden biri oldu. 30 Temmuz pazar akşamı Hilton İstanbul Bosphorus’un yemyeşil gün bahçesinde ikonik bir caz gecesine davetliydim. Louis Armstrong’un İstanbul Hilton’da 1959’da konser verdiği geceye ithafen bir caz konserleri serisi başlamış. ‘Alfresco Tunes’ adındaki konser serisinin ilki Lois Armstrong’a ithafen düzenlenmişti. Ben de serinin ikincisine; Frank Sinatra’ya ithafen hazırlanan geceye geldim. Önce biraz birlikte 1960’lara gitmek isterim ki bu yazıyı yazarken bir yandan kitabın sayfalarına göz atıyorum ve kendimi o dönemde hayal ediyorum. Harika!  

Tarih 12 Nisan 1959. İstanbul Hilton; Şeker Bayramı Münasebetiyle Dünyanın 1 no’lı Trompetisti Loius Armstrong ve Orkestrasının iştirakiyle tertiplediği Gala Gecesini takdim eder… Dünyanın en büyük trompetçisini canlı izlemek ne büyük şans. Hilton İstanbul, işte bu özel geceden tam 64 yıl sonra Louis Armstong’a ithafen bir seri başlatıyor.  ‘Alfresco Tunes’ adını taşıyan bu konser serisinin yaz boyunca sürmesi bekleniyor.  Erdem Özkan’ın solistliğini üstlendiği gecede; kontrbasta Enver Muhammedi, davulda Burak Duman ve piyanoda Uraz Kıvaner ile keyifli bir akşam geçirdik.  Etkinlik için bileti Biletix gibi bilet satışı yapan yerlerden alabiliyorsunuz. Gün Bahçesi o kadar geniş ki kalabalık bir arkadaş grubuyla da bu etkinliğe gitseniz rahat edersiniz. Hatta dans bile edebilirsiniz bence 🙂

Alanda yemekli düzen var. Biletinizi alırken Bahçe Masa veya Bistro Masa olarak seçenekleri görebilirsiniz. Bu noktada 2-3-4 ve 6 kişilik masa seçenekleri, 2 kişilikte bistro seçeneği var; ‘à la carte’ şekilde bir yemek servisi mevcut. Hilton’un şefleri bu akşam da sizi yalnız bırakmıyor yani. Menü oldukça geniş. Sıcak ve soğuk içecek servisleri de var. Fakat bilet fiyatına yeme- içme dahil değil. Rahat kıyafetlerle gidebileceğiniz keyifli bir etkinlik diyebilirim. Bu arada programlarına şöyle bir göz atarsak; serinin 16 Ağustos’taki devam konseri de Hilton İstanbul Bosphorus Gün bahçesinde gerçekleşecek. Konserde yetenekli caz vokalisti Evrim Özşuca solistliği üstlenirken tuşlu çalgılarda Can Çankaya, elektrik basta Enver Muhammedi ve davulda Burak Cihangirli yer alacak.

“The Aaron Copland School of Music”ten ödülle mezun olan ilk Türk olan Elif Çağlar’ın; kendi albümlerinden parçalar ve caz klasiklerini seslendirileceği gecede caz severlere benzersiz bir müzik ziyafeti sunacağı 29 Ağustos’taki konser ise kaçırmamanız gerekenlerden bir diğeri. Elif Çağlar’ın solistliğini üstlendiği konserde piyanoda Can Cankaya, saksafonda Engin Recepoğulları yer alacak.

Konser bitimi sonrası çimenlerde veya yerinizde takılmaya devam edebilir, içkinizi yudumlayabilirsiniz. Hilton Istanbul Bosphorus bu yaz, bu projede caz efsanelerinin bestelerinden oluşan repertuvarla sahnede olmaya devam edecekmiş. Yaz akşamları için farklı etkinlik arayanlara tavsiyemdir.

Kapak Fotoğrafı: nsplash.com/@chrisbair

İlginizi çekebilir: Halil Şimşek’ten 33. Akbank Caz Festivali