David Beckham: Sıfırdan Zirveye Uzanan Hikaye
Geçtiğimiz günlerde Netflix’te David Beckham’ın belgesel dizisine denk geldim ve bir anda kendimi izlerken buldum. Açıkçası izlemeye başlarken yorumlamayı ya da dört saatlik belgeseli bitirmeyi düşünmüyordum. Ama işte bir şekilde yazım ve ben buradayız.
Hayatımın hiçbir zaman diliminde futbol veya futbolcular pek bilgim olan alanlardan biri olmadı. Tabi buna rağmen Ted Lasso en sevdiğim diziler arasında ilk beşte yer alıyor ama bu çok sonranın konusu:) Belgesele dönecek olursak bir dönemin efsane futbolcularından biri olan David Beckham’ı şu sıralar daha çok aile ve sosyal hayatından yaptığı paylaşımlarla görüyor ve tanıyoruz. Beckham hakkında ve tabi futbol hakkında özel bir bilgim olmadığı için ben de David Beckham’ı magazinsel yönüyle bilenlerden biriydim. Doğal olarak bu belgeselde de Beckham ailesinin magazinsel tarafının ağırlıklı işleneceğini düşünüyordum fakat efsane futbolcunun hayatını ve kariyerini kurma hikayesinin anlatıldığı bu belgesel beni birçok yönden şaşırttı.
Az önce Ted Lasso’nun en sevdiğim diziler arasında yer aldığından bahsetmiştim. Ted Lasso, futbolun aslında sadece bir spor dalı ya da şöhret ve para kapısı olmasından başka bir tarafı olduğunu bizlere gösteren dizilerden bir tanesi. Sanırım benim gibi futbol bilgisi olmayanlar için işin bu tarafını görmek oradaki insanlarla bağ kurabilmenizi kolaylaştırıyor. Lasso bu bakımdan; bir takıma ait olma çabasını, toplum tarafından zorbalığa ve tacize uğramayı, kendini kanıtlama isteğini, aile kurmakta zorluk çekmeyi ve tabi ki bu işin bir bağımlılık olduğunu bizlere o aile gibi hissettiren kurgusal evreninde gösteriyordu. Kurgusal evreni özellikle belirtiyorum çünkü Beckham belgeseli kurgu olarak düşünebileceğim, bu kadar şiddetli yaşandığını hayal bile edemeyeceğim geçmiş görüntülerini ve bilgilerini bizlere sunuyor.
Sanırım futbolun ve futbolcunun karşılığı halk arasında her zaman ün, para, şöhret ve magazin olmuştur. Belgesel bize İngiltere gibi futbolun merkezi olan yerlerde ise durumun daha farklı olduğunu gösteriyor. Belgeselde Beckham’ın tek bir hatasının kariyerini bitirme noktasına getirdiğini, ölüm tehditleri aldığını, nerdeyse bir ülke tarafından dışlandığını ve bunların getirisi olarak yaşadığı depresyon sürecini gördükten sonra bu spor dalının sadece bir spor değil, bazı insanlar için hayatın ta kendisi olduğunu fark ettim. Bir yandan da Lasso izlerken gördüğüm sahada ve saha dışında gerçekleşen birçok şeyin kurgu değil de gerçek olduğunu, bu olayların bir yerlerde bu kadar şiddetli yaşandığını görmek ayrıca bana garip geldi.
Beckham’ın Spice Girls’ün Havalı’sı Victoria Beckham’la tanışma ve hayatını birleştirme anları ise tahmin ettiğim kadar magazinsel işlenmemiş. Elbette hayatlarının harika olduğu, gençlik ateşlerinin tavan olduğu ve başlıkları süsledikleri anlar verilmişti ancak benim bahsettiğim bunlardan farklı bir şey. Benim bahsettiğim ve ilgimi çeken şey daha çok David’in sahada gösterdiği her hareketin Victoria’nın hayatına da bir şekilde dokunması, David’in baba figürü olan antrenörünün evlendiklerinde bile ilişkilerini onaylamaması, tacizlerin ve zorbalıkların David’le sınırlı kalmaması gibi daha geri planda kalan olaylar oldu.
Bir dönemin en havalı ikilisi bir araya gelince hayatlarının her anında muazzam bir hayat yaşadıkları düşünülür. Yani doğal olarak ben de böyle düşünüyordum zaten o yüzden belgeseli açarken beklentim yoktu. Fakat belgeselin kurgusu, rejisi, röportajları ve anlatılanlarla her anlamda beklentimin çok üstünde bir şey izlediğimi söyleyebilirim. Kariyerinin zirve isimlerinden birinin o noktaya nasıl geldiğini izlemek ve tabi Akademi ödüllü yönetmen Fisher Stevens imzasıyla izlemek bence güzeldi. Futbola ilginiz varsa izleyin demek istemiyorum bence ilginiz yoksa bile bir göz atabilirsiniz. Bitirirseniz ve izledikleriniz hoşunuza giderse o zaman bir Ted Lasso’ya da uğrayın derim.
Kapak Fotoğrafı: Netflix Davis Beckham
İlginizi çekebilir: Sİne Magger’dan Netflix’te Bu Ay Neler Var
İlk yorumu siz yazın!