“Dört Mevsim Divan”: İlhamı Doğadan, Gücü Topraktan
Hiç zamanı gelmeden olgunlaşan bir elma gördünüz mü? Bu soru uzun yıllar önce sorulsaydı, cevap: “Olur mu öyle şey?” olurdu muhtemelen. Şimdi ise her mevsim kıpkırmızı bir elma bulmak mümkün. Peki ama sizce gerçek lüks, her an her şeyi bulabilmekte mi, yoksa güzel şeyler için bekleyebilmekte mi saklı? Divan Grubu en büyük lüksün, zamanı beklenmiş ve toprağından izin alınmış olanı sunmak olduğunu düşünüyor. Bu bakış açısı bize büyüklerimizin doğum günleriyle hasat dönemlerini eşleştirme inceliğini anımsattı. “Eski toprak” birine doğum gününü sorduğumuzda, “fındık toplama zamanında doğmuşum” veya “narlar olduğu vakitte doğmuşum” cevabını alırız hani. Toprağın hafızasına ve tüm takvimlerden daha geçerli olan güvenilirliğine olan inancın kanıtı gibi.
Karşınızda enginar vaktinde enginar yemeye, incir hasadını beklemeye, içi ve dışı aynı renk domatese ulaşabilmeye bir saygı duruşu niteliğinde olan Dört Mevsim Divan. Bu proje sayesinde mevsimin hediyesi ne ise, Divan restoranlarında birer şef tabağına dönüşmüş halde buluyoruz. İlk menü ise toprağın yağmurla buluştuğu, kuşların göç ettiği, hasat vaktinin geldiği, doğanın kendini yeniden şekillendirdiği sonbaharı kutluyor.
Peki biz neler deneyimleme fırsatı bulduk? Gelin anlatalım… Menünün ilk seçeneği Güz Kızılı adlı bir kokteyl. Kendisi, limon otu ile demlenmiş cin, taze kızıcık püresi ve agave ile lezzetlendirilmiş tam bir sonbahar kokteyli…
Divan Grubu executive şefi Giancarlo Gottardo’nun katkısıyla, Divan Sonbahar Menüsü, besin değeri açısından zengin sebzelerle ve taptaze balıklarla hazırlanan hafif tarifleriyle dikkat çekiyor… Sipariş ettiğimiz Trabzon mısır ununda kızarmış Karadeniz sardalyası da palamut dolması da birbirinden lezizdi. Bunların dışında Akışkan bir şekilde gelen Adapazarı patates püresinin üzerinde, karamelize pırasa ve Maraş cevizinin kendisine eşlik ettiği Efe Pembe Karides’i tek kelimeyle müthişti. Yemeklerin hepsinin sanat eseri gibi geldiğini bu noktada söylemek doğru olur. Her tabağın bu kadar özenli olması menüden daha çok keyif almanızı sağlıyor, tabaklar adeta bir yolculuk hikayesi anlatıyor.
Pastırma sevenler menüden ezine peyniri ve simit ile birlikte servis edilen Kavun ve Kastamonu Pastırması’nı mutlaka denemeli. Menü Antalya Limonlu Mus ile sonlanıyor. Ve tatlı bittiği zaman kişi bu projenin devamlılığın gelmesi için hayal kuruyor… Güzel haber; 4 Mevsim Divan projesini Divan restoranlarının işleyişine entegre etmeyi hedefliyorlar. Bundan sonrası için de restoran mutfaklarından menülere kadar tüm süreçlere kalıcı olarak uyarlanmasını amaçlıyorlar.
4 Mevsim Divan menüleri, orijinal reçeteleri mevsimsel ve yerel-coğrafi işaretli ürünler ile harmanlamanın yanı sıra biyoçeşitlilik, gıda hijyeni ve güvenliği, gıda mirası, gelenekler ve sıfır atık prensibi gibi önemli ilkelere bağlı kalınarak hazırlanıyor. Menüler ayrıca vegan-vejetaryen seçeneklerle birlikte Türk ve Dünya mutfağından çeşitli tariflere de yer veriyor. Yıl boyunca değiştirilerek sunulacak olan menüleri denemek için sabırsızlanıyoruz!
4 Mevsim Divan menüleri yıl boyunca, Divan Brasserie Fuaye, Kalamış, Akasya, Bebek, Beyoğlu, Çankaya ve Divan Pub Erenköy’de deneyimlenebiliyor. 4 Mevsim Divan projesini bir de şef Giancarlo Gottardo’nun anlatımıyla buradan dinleyebilirsiniz!
İlk yorumu siz yazın!