2022 yılında Sena Kurdoğlu tarafından Ankara’da kurulan Horizon Yapım Sanat Prodüksiyon, kısa film projeleriyle faaliyet gösterdikten sonra 2023’te İstanbul’a taşındı ve şu anda H6 Act adı altında tiyatro faaliyetlerini genişleterek sürdürüyor. Yenilikçi proje fikirleriyle tiyatro sahnesinde ilham verici yapımlar üzerinde çalışmaya devam eden ve dikkatli tiyatro izleyicisinin geçtiğimiz sezon sahnelenmeye başlanan “Annemden Kalan Gül Ağacı Masanın Üzerinde Çaydanlık Beyaz Bir İz Bıraktı”nın ortak yapımcısı olarak da hatırlayacağı H6 Act, bu sezon da No Yapım uygulayıcı yapımcılığında Loop oyununu sahnelemeye başladı. Ebru Nihan Celkan’ın yazdığı ve rejisini Nagihan Gürkan’ın üstlendiği; oyuncu kadrosunda Berfu Öngören, Uğur Karabulut ve Bora Çınar’ın yer aldığı oyunu ben de kısa süre önce beğeniyle izledim ve yorumlarımı bir değerlendirmeyle paylaşmak istedim. Oyunu sezon içerisinde kaçırmamanızı önererek yazıma geçmek isterim. Keyifli okumalar dilerim.

loop-afis
Loop (Afiş) | Afiş Tasarım: Elçin Özge Açıkbaş

Evren ve insanın benzerliğini irdelediğimiz takdirde farklılıklar kadar birçok benzeyen nokta da görmek mümkün. Kendi düzeni içinde dahi düzensizliğini ritmine sahip, sonsuzluktan var olup sonsuzluğa doğru yok olma yolunda ilerleyen evren ve insan, tiyatromuzun dikkat çekici isimlerinden Celkan ve Gürkan’ı ilk kez bir araya getiren Loop’ta bizi kendimizle yüzleştiğimiz bir sorgulamanın tam ortasında yapayalnız bırakıyor. “Hem nereye gideceğimizi bilmiyoruz hem de geç kalıp kalmadığımızı…” diyen Umut; dönerken tutunmaya çalıştığı, benliğine söz geçirmek istediği, dilediğince yaşadığı bir dünyada var olmak istiyor. Fakat yaşadığı ülke olan Türkiye onu günden güne insanıyla, yoğun gündemiyle, yaşam şartlarıyla, kötü ekonomisiyle ve geleceğini karartan kararlara imza atan siyasetçileriyle öyle boğuyor ki etrafında döndüğünü düşündüğü dünya, onun için bir cehennemden ve içinden çıkılmaz bir labirentten farksız duruma dönüşüyor. Ama yerinde durmayan bir şeyler olduğu kesin. Ve bir şeylerin kesinlikle yerinden oynaması gerektiği de. Onun anahtarı (!) da Ali ile birlikte göçtüğü Almanya oluyor.

loop-4
Loop | Fotoğraf: Salih Üstündağ

Umut, Ali ile birlikte her ne kadar bir umudun peşine takılıp İstanbul’dan Berlin’e taşınsa da hayatında bir şeylerin değişip değişmediği, döngünün içindeki benliğinin sınırların dışına çıkıp çıkmadığı ikilemi de zihin kurcalamaya başlıyor. Ruhunu boğan pek çok şeyin bitişi, geride kalışı veya en azından değişmesi bile Umut için yeterliyken ait ol(a)mama hissinin pençeleri içine aldığı bedeni ve zihni, kendi dünyasının yok edici bir silahına dönüşüyor. Küçüklüğünden bu yana hareketli ve yerinde duramayan şeklinde tanımlanan ve “düzeltilmesi gereken” olarak görülen Umut’un kişiliği, etrafındakilerle yaşadığı kopukluk ile derin bir yara alıyor.

loop-3
Loop | Fotoğraf: Salih Üstündağ

Loop bu yönüyle her geçen gün daha çok sıkışıp çözüm üretmekten uzaklaştırıldığımız bir ülkede yaşayan bizlerin haykırmak istediklerini yüksek perdeden fakat bilinçli bir söylemle sahneye taşıyor. Bunu yaparken Umut’un peşine taktığı seyircisini benliğiyle çatışma, ondan uzaklaşıp yabancılaşma, bir yere ya da hiçbir yere ait olamama, kurtulmak istediği döngünün içinde yeni döngülerin dibine çekilme, kişiliğinden sıyrılma, ataerkil sistemin dayatmalarına maruz kalma başta olmak üzere pek çok olguyla baş başa bırakıyor. Loop’un metni bu anlamda derdini çekinmeden aktaran tertemiz bir iş ortaya koyarken etrafımızda dönüp duran dünyaya, yetişilmesi gereken görevlere, herkesi ve her şeyi normalleştirmeye çalışan kurumlara farklı bir gözle bakmamıza olanak tanıyor. Gücünü içimizdeki umuttan, gözlerimizdeki parıltıdan, bir şeyleri değiştirme irademizden ve en değerlisi kararlılığın ta kendisinden alan oyun, içinde bulunduğumuz döngü kırmak için bizi o ilk adımı atmaya teşvik ediyor.

loop-2
Loop | Fotoğraf: Salih Üstündağ

Loop’un olay örgüsü her ne kadar Umut’un üzerine yaslanıyor görünse de özellikle son 30 dakikalık dilimde Ali’nin de ağırlığını hissettirmesiyle o dengeyi nispeten eşitliyor. Berfu Öngören’in karakterine zihinsel açıdan harika bir şekilde büründüğü enfes oyunculuğu ve onu tamamlayan Uğur Karabulut’un farklı rollere bürünmedeki başarılı performansı ikilinin enerjisini sahneye olabilecek en iyi şekilde yansıtıyor. Oyunun müziksel ritmini ayarlayan ve yer yer dahil olan Bora Çınar’ın varlığını da hikayenin bütünlüğü açısından es geçmemek gerekiyor. Sağlam bir metnin onu layıkıyla sahneye taşıyan oyuncularla buluştuğunda seyircisini etkileme gücüne örnek gösterilebilecek olan Loop, bittikten sonra dahi demlenmeye devam edip o sorgulamayı yaptıran bir yapım. Bunun yanında oyunda zaman-mekan değişimlerinin yumuşak geçişi de metnin akış ve ritmini bozmuyor.

loop-5
Loop | Fotoğraf: Salih Üstündağ

Umut’un yolculuğunda seyircinin de kendinden bir şeyler bulacağını, belki bugüne dek içinde pek de kulak asmadığı bir sesi fark edeceğini söyleyen yönetmen Nagihan Gürkan’ın şu sözleriyle yazımı noktalamak isterim: “Lineer yanılsama. Oysa dönüyoruz. Bir dünya yaratmadan dünya bizim zihnimizi ele geçiriyor. Başlangıç, şimdi ve gelecek inatla süren bir yanılsama, diyor Umut. Işıklar, sesler, görüntüler elbirliği etmişçesine Umut’un kafasını karıştırır. Biz de Umut’la birlikte belirsizliğe bir adım atabilirsek belki de orada bir yerlerde bulacağımız şey kendimizden esirgediğimiz bir ıssızlıktır. Etrafımızda dönüp duran dünya, yetişilmesi gereken birtakım hayatlar, bizi normalize etmeye çalışan kurumlar, insanlar, bağlar… Ve her şeyin ortasında duran biz.”

Kapak Fotoğrafı: Salih Üstündağ

İlginizi çekebilir: Eda Geven’den Sahnede Aşkın Şarap Hâli