Moon Music: Coldplay'den Uzaya Yolculuk Yapan Albüm
2000 senesinde Coldplay ilk albümü olan Parachutes’i yayımladığında 2000’li yıllara damgasını vuracak bir şey yavaş yavaş gökyüzünden yere doğru iniyordu. Albümdeki parçaları dinlerken bizler de hüznün ağır bastığı duygulara kendimizi kaptırıp Coldplay’in bize sunduğu paraşütün güveniyle astral bir seyahate çıkıyorduk. Coldplay bu sefer de bizi aya götürmek istiyor. Bakalım bu yolculuktan keyif alacak mıyız? Yolculardan biri olarak kendi fikirlerimi sizlerle paylaşacağım.
Grubun 10. albümü Moon Music (Music Of The Sphere vol 2: Moon Music) 4 Ekim’de piyasaya çıktı. Albüm, 35 milyon pound bütçesiyle en pahalı albümlerden biri oldu. Albümün reklamı amacıyla Barcelona kulübü, Spotify ile olan sponsorluk anlaşmasının parçası olarak 16 Ekim tarihindeki dünyanın en önemli derbi maçlarından biri olan Real Madrid maçına, üzerinde Coldplay yazan formayla çıktı. Moon Music, İngiltere ve Amerika başta olmak üzere pek çok ülke listesinde bir numaraya yükseldi.
Albüm müzik otoritelerinden özellikle şarkı sözleri konusunda oldukça eleştiri aldı. Parçaları incelerken buna da değineceğim. Benim Moon Music hakkında ilk söyleyeceğim şey, albümün pop ağırlıklı deneysel bir albüm olması. Şimdi parçalara biraz göz atalım.
İlk parça, albüme ismini veren “Moon Music”. Coldplay’in önceki albümlerine de katkı veren John Hopkins’in etkisi bu parçada da belli oluyor. Parça elektronik öğelerle uzay temalı bir sinema filmi atmosferinde başlıyor. Bu kısmı dinlerken aklıma bir an Max Richter bile geliyor. Ardından piyano ve sonlarda vokal giriyor. Full Moon Edition’da, “Moon Music – Elodie” ismiyle sadece piyanolu bölümün çalındığı bir versiyonu da var bu parçanın.
Ardından güzel bir geçişle albümün enerjik ve benim favori parçalarımdan biri olan “Feels Like I’m Falling In Love” geliyor. Güzel synth’lere sahip bir pop parçası olan “Feels Like I’m Falling In Love”ın klibi 3 milyon euro bütçesiyle tarihteki en pahalı kliplerden biri. Parçanın sözleri, yapay zeka tarafından grubun geçmiş şarkılarının derlenmesiyle oluşturulmuş gibi denilerek çeşitli eleştiriler aldı. Aslında bu albümün ismi Moon Music (Lalalala) olsaydı hiç yabancılık çekmezdik. Çünkü bu parçayla başlayan “Lalalala” diye giden vokaller pek çok yerde karşımıza çıkıyor. Tam konserlerde seyirciyi coşturacak ve dinleyicilerin “Lalalalar”la şarkıya dahil olmasını sağlayacak bir parça.
Sonraki parça “We Pray” albümdeki bir başka favori parçam. Yaylıların güzelleştirdiği, bazen arabeski bile duyabileceğiniz hip hop türüne yakın parçada Nijeryalı Burna Boy, Filistinli Elyanna, Arjantinli Tini ve İngiliz rapçi Little Simz gibi çok sayıda konuk şarkıcı var. Parçanın sözlerinde ise Florida’da bir polisi öldürdüğü gerekçesiyle haksız yere suçlanan Guatemalalı Virgilio Aguilar Mendez ve Shervin Hajipour isimli İranlı şarkıcının yazdığı protest parçaya göndermeler var.
Dördüncü parça “Jupiter”, Extreme’in “More Than Words”u gibi başlayan ve akustik gitar üzerine kurulu bir parça. “Lalalala” bu parçada da devam ediyor. Kimi isterseniz onu sevin diyerek homofobi ile yüzleşen birini anlatıyor. Parçada konuk olarak back vokale eşlik eden H.E.R, Lous and The Yakuza gibi çeşitli isimler var.
“Good Feelings”de konuk vokalist koltuğunda Nijeryalı şarkıcı Ayra Starr var. Albümün neşe – mutluluk pompalayan parçası synth pop ve funk gibi türlere göz kırpıyor. M83, MGMT gibi grupların albümlerine uyabilecek bir şarkı. Ardından gelen gökkuşağı emojili parça “Alien Hits / Alien Radio” enteresan bir parça. İlk bölümünde uzay temaları da var, Kitaro’ya benzeyen new age havası da. Sonraki bölümde ise parça bir anda post rock’a dönüyor. Sanki karşınızda Sigur Ros var.
Azim, pes etmeme gibi konuları işleyen “IAAM”, “I Am A Mountain”’ın kısaltması. Parçanın girişini özellikle yetmişler ve seksenlerde çok ünlü olan İtalyan grup Ricchi E Poveri’nin “Sara Perche Ti Amo” şarkısına benzettim. Albümde öne çıkardığım bir başka parça olan “Aeterna”, albümün en hareketli parçalarından biri. Tam dans pistleri için yapılmış bir şarkı.
Ardından gelen “All My Love” ile dans pistlerine çıkan tempo bir anda düşüyor ve saf bir ballad ile karşılaşıyoruz. Kapanış parçası ise bence albümdeki en saçma şarkılardan biri olan “One World”. Aslında ismi “One Word” olsa daha iyi olurmuş. Bu iki kelimeye şarkının sonunda sadece “In The End, It’s Just Love” ve albümün ana nakaratı “Lalalala” ekleniyor. Biraz da kuş sesleri var. Bence çocuk şarkısı gibi olmuş. Eleştirilen şarkı sözlerine bu parça da bayağı katkıda bulunmuştur.
Albüm hakkında genel düşüncem Coldplay’in unutulmaz albümleri arasına girebilecek bir albüm değil. Müzikte diğer öğelere şarkı sözlerinden daha çok önem verdiğim için eleştirilere hak vermekle beraber bu konu beni çok rahatsız etmedi. Pek çok parçada konuk vokalistlerin katılımıyla oluşan çok seslilik albümün beğendiğim yanı oldu. Moon Music, tam bir Avatar tarzı başka gezegende geçen bir bilim kurgu filminin soundtracki olurmuş.
Kapak Fotoğrafı: Coldplay
İlginizi çekebilir: Gürkan Sonat’tan Ayın Yeni Albümleri
İlk yorumu siz yazın!