Vitrini olan sanat galerileri her zaman daha davetkar, özellikle bir apartman içinde ise. Bozlu Art Project, Nişantaşı’nda mağaza vitrinlerinde sergilenen,gözlerimizi kamaştıran tüketim ürünlerinin arasından sıyrılarak, sergiledikleri sanat eserleri ile her daim dikkat çekiyor. 11 Kasım’da başlayan “Dönüşüm” sergisi aslında tam bu tüketim bölgesine göre. Sanayinin gelişmesi ile hayatımıza giren tüketim ve atık malzemeler, geri dönüşüm yolculuğu, ve daha çok tüketmek için başkalaşan insanlar. Alışverişten sıkılıp bir mola vermek tüm bu tüketim çılgınlığımızı, doğanın ve insanın nereye gideceği konusunu sorgulamak isterseniz Bozlu Art Project harika sergi kataloğu ile sizleri bekliyor.

Kazım Karakaya bu sergisi için Bozlu Holding’e ait Solentek isimli vagon fabrikasında 5 ay boyunca atık demir malzemelerle ürettiği heykeller ile bu serginin serüvenine başlıyor. Serginin çıkış noktalarından biri; sanayi devrimiyle başlayan atık malzemelerin çoğalması ve çeşitli sanat akımlarının bu atık malzemelerin kimi zaman doğasını bozmadan kimi zaman bozarak birer sanat eserine dönüşümleri. Sergi aynı zamanda Franz Kafka’nın “Dönüşüm” isimli romanına bir atıf. İnsanın insana ve kendine yabancılaşması, dönüşmesi. Özlem İnay Erten tarafından yazılmış sergi metni tüm bu süreci olabildiğine açık bir şekilde anlatıyor.

Serginin bir bölümünde “insanlar” ve “hayvanlar” mevcut. Burada uzaktan bakıldığında sanki kil, çamur hissi veren heykeller aslında demir. Atık demirlerden ortaya çıkan figürlerin üretim aşamalarını var olan ekranda izleyebiliyorsunuz. Bu bölümde Kafka’nın özgür ve doğal yaşama duyulan özleme gönderme yapılan bir beraberlik söz konusu. İnsan figürlerine yakınlığı olan köpek figürleri aslında bir girişteki savaşçı figürlerine geçişin sanki ara formları evrimin kayıp parçaları. Olabildiğine güçlü ve vahşi görünüyorlar ama formlarındaki kıvrımsal hatlar ve boş-dolu sanki içleri çıkarılmış gibi birleşmiş parçaların birini çıkarsanız döküleceklermiş gibi hassas duruyorlar. Malzeme harika bir şekilde dönüşmüş bunu kolaylıkla hissedeceğinize eminim. Aynı durum tabi ki “Adam” ve “Kadın” heykelleri için de geçerli.

Girişte ve vitrinde bulunan “Savaşçı” heykelleri ise yine insanın dönüşümünün birer anıtları. Çok kuvvetliler. Alüminyumun verdiği parlaklık ve yansıma, hatta o yansıma sayesinde çevrenin o heykel ile bütünleşmesi, heykelin vurgusunu ikiye katlıyor.

Sergiyi 13 Aralık tarihine kadar City’s Nişantaşı’nın hemen karşısında bulunan Bozlu Art Project’te ücretsiz olarak gezebilirsiniz.