“Karşı tarafta yeni bir yer açıldı” demek neyin neye göre karşı olduğuna bağlı olabilir ancak işin içine sanat ve galeri girince “karşı taraf” nedense “Avrupa Yakası” oluyor. Bütün Anadolu’da yer alan galeri sayısı İstanbul Avrupa yakasında bulunan sanat platformu ve galeri sayısına eş midir bilemiyorum. Anadolu topraklarında galeri sayısının azlığından bahsederken diğer yandan sadece İstanbul Anadolu yakasında bulunan galeri sayısının adedine dikkat çekince Sanat365’in neden önemli bir rol oynadığının cevabını almış oluyoruz.

Mahmut Nüvit Doksatlı her açılışta karşılaşabileceğiniz, muhabbetine asla doyamayacağınız, sanata ve tasarıma ilgisi, bilgisi, şapkaları ve “İstanbul Beyefendisi” imajı ile sanatseverlerin oldukça yakından tanıdığı bir isim. Sanat365 onun uzun süredir üzerinde çalıştığı projelerden birisi ve Selver Taşdelen ile bu projeyi hem sanal olarak hem de her ay bir sanatçıya ev sahipliği yapacakları “SOLO365” galerileri ile bizlerle buluşturdular.

15 Nisan Dünya Sanat Günü’nde açılışı gerçekleşen galerinin ve online platform’un felsefesi şu şekilde;

“Yaşamımızın özgün ve özgür olması için sanata ihtiyacımız vardır. Yaşamsal döngünün birincil kaynaklarından biri de mekanlarımızdır. Mekanların da ruh kazanıp özgürleşebilmesi ancak sanat eserleri ile mümkündür. Tek tip monoton bir ruhtansa özgün bir imzaya sahip olmak da herkesin demokratik hakkıdır.

Sanat365, tüm bu düşünceler içinde, herkesin evinde, ofisinde, işyerinde bir sanat eseri ile yaşayabileceği, sanatın mutluluk, iyileştiricilik, birleştiricilik özelliklerinin yanı sıra demokratik de olması gerekliliğine inanarak yola çıktı.

Sanat eseri ile yaşamak herkesin hakkı mottosu ile 2014 yılında kurulan Sanat365, sanat eserine ulaşamayan kişiler için yeni bir platform olmayı amaçladı.

Açık, şeffaf ve sade bir kimlik taşımayı misyon edinen Sanat365, bağımsız sanatçıların sanatın iyileştirici ve gülümseten yanını vurgulayan eserlerinden hazırladığı bir seçki sunma vizyonunu taşıyor.

Sanat365 online’daki yüzünü fiziksel mekanına taşıyarak sanatçılarını her ay düzenlenecek sergiler ile izleyicileriyle buluşturmayı hedefliyor.”

Dinç Altuğ’un su altında çektiği moda ve sanatı buluşturduğu eserleri oldukça canlı renk yoğunluğunda; suyun ve havuzun maviliğine zıt sıcak tonlarda dondurduğu karelerde modellerin çevresinde su kabarcıkları görmemek onların doğasının orası olduğu gibi bir izlenim yaratıyor.

Su altı çekimleri oldukça profesyonel ekipmanlar gerektirdiği kadar kontrol edilemeyen su ve model hareketleri ile zor şartlarda çalışılan fotoğrafçılık türlerindendir. Su altı çekimleri genellikle su içi yaşamı ve canlılarını fotoğraflamak için olduğundan doğal modeller yani deniz canlıları poz verme konusunda zorlanmadıkları gibi ağızlarından, burunlarından baloncuklar çıkarmak zorunda kalmaz ve su içinde gözlerini rahatlıkla açabilirler. Ancak bu modeller doğası su altında yaşamak olmayan bir canlılarsa iş oldukça zordur. Kendinizi su içerisinde objektife karşı gözleriniz açık olabildiğince durgun poz verirken hayal ederek bu çekimlerin zorluğunu sorgulayabilirsiniz.

Dinç Altuğ’un çalışmaları aynı zamanda mekan ve insan olgusuna farklı bir bakış. Işığın kırıldığı, sesin izole olduğu mavi soğuk dünyadan renkli görüntüler ve isimleri gibi festival havası yaratan eserler.

Dinç Altuğ 1979 doğumlu, 2008 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi, Sanat ve Tasarım Fakültesi Fotoğraf ve Video Programı’ndan mezun olduktan sonra çalışmalarını moda, mimari, ürün, reklam, 360VR, sualtı gibi farklı alanlarında devam ettirmekte olan genç bir sanatçı. Sergide yer alan diğer çalışmalarını görmek için Sanat365 galerisini 15 Mayıs 2015 tarihine kadar ücretsiz olarak gezebilirsiniz.

Sanat365’te yer alan farklı disiplinlerden sanat ve tasarımları ve sanatçıları görmek için: www.sanat365.com

Sanata ve sanatçıya verdikleri destek ile Anadolu yakasına yeni bir galeri ve sanat platformu kazandıran Sanat365’in yolu açık olsun!

Sanat365 Adres: Caferağa Mah. Sakız Sok. Park Palas Apt. B Blok No:12/15 Kadıköy / İstanbul