97. Akademi Ödülleri, 2 Mart Pazar gecesi sahiplerini bulacak. Peki 2023 güzündeki Hollywood grevleri sebebiyle oldukça sönük geçen 2024 sinema yılının en iyileri, 2024-2025 ödül sezonunun gidişatına göre ödülle buluşacak isimleri hangileri olacak? Bu yazıda, 23 kategorideki Oscar tahminleri ve kişisel favorilerimi bulacaksınız.

Oscar Tahminleri

Girişte “sönük geçen” demiş olsam da, bağımsız sinema açısından oldukça heyecan verici bir yıldı. Cannes’da konuşulan Anora, Emilia Pérez ve The Substance’ın ile Venedik’in sürprizi The Brutalist zamanla yarışın en güçlü filmlerine dönüştü. Sezon boyunca, Avrupa’daki festivallerin ve bağımsız yapımların yarışta belki de nadiren ulaşabildiği bir gücün yansımalarını izledik sezon boyunca. Öte yandan, neredeyse 20 senedir yakından takip ettiğim Oscar yarışında, adaylar açıklandıktan sonraki dönemde bu kadar hızlı manevralarla her şeyin değişebildiği bir yıl hatırlamıyorum. Başrol oyuncusu Karla Sofía Gascon’un 4-5 yıl önceki ırkçı ve nefret dolu tweetlerinin ortaya çıkmasıyla sarsıcı bir düşüşe geçen Emilia Pérez ve filmdeki yapay zeka kullanımına dair tartışmalarla kan kaybeden The Brutalist‘in yerini törene 3 hafta kala aldığı ödüllerle hızlı bir yükselişe geçen Anora‘nın aldığı sezonda gelinen noktada bilinmezlerle dolu bir En İyi Film yarışı var. En İyi Kadın Oyuncu başta olmak üzere kazananını tahmin etmesi çok güç, sürprizlerle karşılaşması çok olası kategoriler de var – ama Oscar yarışını ve ödül sezonunu takip etmenin en iyi yanı da yanılmak ve sürprizlerle karşılaşmak değil mi zaten?

Geçen sene ne olmuştu?

Geçtiğimiz ödül sezonu, namıdiğer Barbenheimer senesi Oppenheimer‘ın zaferiyle sonuçlanmıştı. En İyi Film ve En İyi Yönetmen (Christopher Nolan) dahil 7 dalda Oscar’a uzanan Oppenheimer‘ı, Emma Stone ikinci Oscar’ını getiren ve sanatsal kategorileri silip süpüren Poor Things 4 Oscar ödülüyle takip etmişti. Barbie sadece Orijinal Şarkı ödülüyle yetinmiş; Anatomy of a Fall, Godzilla Minus One ve The Zone of Interest gibi uluslararası yapımların zaferleri sevindirmişti.

Peki bu sene ne olacak? İşte, sezonun göstergelerini de hesaba katarak yaptığım 23 daldaki Oscar tahminleri ve kişisel favorilerim:

2025 Oscar Tahminleri

En İyi Kısa Film / En İyi Kısa Belgesel / En İyi Kısa Animasyon

2018-2020 Oscar sezonlarını ABD’de geçirdiğimden, Oscar Shorts temalı film gösterimlerini yakından takip ediyor ve üç kez sinemanın yolunu tutarak, kısa film kategorilerindeki adayların tümünü izleme fırsatı yakalıyordum. Türkiye’ye döndükten sonra kısalara erişimim çok zorlaşmaya başlamıştı. 3 yıllık bir eksikliğin ardından, bu yıl yine tüm aday kısaları izlemeyi başardım. (İşin sırrını sorarsanız, uluslararası film festivallerine ve Türkiye’deki kısa film festivallerini takip etmek gibi mesleki avantajların dışında aralık ayında kısa listeler açıklanır açıklanmaz filmleri Vimeo, YouTube ya da çeşitli platformlarda aratmak diyebilirim.)

Kısa belgesellerdeki kişisel ve görece ciddiyeti daha az hayatî olan konulardaki adayları eleyince geriye kalanlar arasında Death by Numbers ile I Am Ready, Warden ABD’deki silahlı saldırılara odaklanıyor ve idam cezasını tartışıyor; Incident ise siyahlara karşı polis şiddetini gözler önüne seriyor. Sadece polis kameralarındaki görüntüleri kullanarak kurgu masasında şekillenmiş tekniğiyle Incident’ın bir adım önde olduğunu düşünsem de, diğer iki filmin yarattığı duygusal ve etik etki azımsanacak gibi değil. Kurmaca kısalarda Cannes’ın galibi The Man Who Could Not Remain Silent açık ara favori olsa da, Trump’ın göçmenlere karşı sertleşen ve maalesef sertleşmeye devam edecek insanlık dışı tutumu göz önünde bulundurulduğunda, bariz kötü bir film olmasına rağmen A Lien oy toplamış olabilir. Kısa animasyonlarda ise iki stop-motion animasyon ile bir geleneksel animasyonun yarışı söz konusu. Stop-motion’lardan BAFTA dahil birçok ödül kazanan Wander to Wonder bir adım önde gibi duruyor. Rakibi Beautiful Men‘in İstanbul’da geçiyor olması ve Avrupa’dan İstanbul’a saç ektirmek için gelen üç erkek kardeşin erkeklik egosu savaşlarını konu alıyor olmasıysa tatlı bir detay. Akademi üyeleri oylarını geleneksel animasyonlardan yana kullandıysa Oscar’ı Yuck! da kazanabilir.

Tahminlerim: Incident / The Man Who Could Not Remain Silent / Wander to Wonder
Alternatiflerim: I Am Ready, Warden / A Lien / Beautiful Men
Oscar Favorilerim: The Only Girl in the Orchestra / The Man Who Could Not Remain Silent / Beautiful Men
Aday olsun isterdim: A Swim Lesson / The Masterpiece / Au Revoir Mon Monde

En İyi Belgesel Film

Son yıllarda ödül sezonu boyunca, özellikle de eleştirmenler ve belgesel sinema otoriteleri tarafından en çok ödüllendirilen yapımlardan bazıları Oscar adayları açıklandığında şok yaratan bir şekilde dışarıda kalıyor. Bu senenin kurbanları Super/Man: The Christopher Reeve Story ve Will & Harper oldu. Fakat aralarında en büyük belgesel ödüllerinden IDA ve Cinema Eye’ın da olduğu birçok kurum tarafından ödüllendirilen, Filistin-İsrail ortak yapımı No Other Land hak ettiği adaylığı aldı ve Oscar’a koşuyor. Bugün Filistin’de yaşananların savaştan çok önce başlamış, mikro düzeydeki bir hikayesini anlatan film, Berlin’de başlayan yolcuğunun ardından tüm dünyada alkışlandı. Diğer adaylardan, Kanada’daki Amerikan yerlisi nüfusun devam ettiği okullarda yirminci yüzyılın ikinci yarısında yaşanan dehşet verici olayları anlatan Sugarcane ve Japonya’dan, cinsel saldırı mağduru gazeteci Shiori Itō’nun bu ataerkil toplumdaki hukuk mücadelesini belgelediği Black Box Diaries alternatifler olarak gözükse de, ödülü No Other Land‘den başka bir filmin alması büyük tartışmalara yol açabilir.

Tahminim: No Other Land
Alternatifim: Sugarcane
Oscar Favorim: Black Box Diaries
Aday Olsun İsterdim: The Remarkable Life of Ibelin

En İyi Animasyon

Favorinin bir Pixar filmi olmadığı dördüncü yılda, yarış iki animasyon arasında geçmesine rağmen bunlardan ikisinin de bir Pixar filmi olmaması şaşırtıcı. Sezonun başından beri süren The Wild Robot ve Flow çekişmesinde geldiğimiz son noktada The Wild Robot’un elinde Critics’ Choice ve Yapımcılar Birliği, Flow’un elinde ise Altın Küre ödülü var. BAFTA’nın tabii ki bu iki film dışındaki bir Britanya yapımına Wallace & Gromit: The Vengeance Most Fowl’a gitmesi şaşırtıcı değil – ama yarışa etkisiz. Bir yanda animasyon kategorisi dışında Uluslararası Film kategorisinde de Letonya’ya bir adaylık getiren, sel felaketinden kaçarken farklı hayvanlarla işbirliği yapan sevimli bir kedinin diyalogsuz hikayesi Flow var. Öte yanda, ıssız bir adaya düşünce bir ördek yavrusunu büyütmeyi kendine görev edinen bir robotun vahşi hayata alışma sürecini anlatan Dreamworks animasyonu The Wild Robot. Flow‘un çetin bir yarıştan sıyrılarak aldığı Uluslararası Film adaylığı gücünü işaret etse de, The Wild Robot‘un da orijinal müzik ve ses kategorilerine girebilmiş olması kafa karıştırıcı. Sonuç olarak Akademi’nin çoğu zaman olduğu gibi daha Amerikan ve daha ana akım olanı yani The Wild Robot‘u seçeceğini düşünüyorum.

Tahminim: The Wild Robot
Alternatifim: Flow
Oscar Favorim: Memoir of a Snail
Aday Olsun İsterdim: Chicken for Linda!

En İyi Uluslararası Film

Yanılmayı en çok istediğim kategori… Karla Sofía Gascon skandalına bir de özür dileyip kenara geçmeyi bilmeyen tavırları eklenince, sadece oy verenlerin nezdindeki antipati Emilia Pérez’in ana kategorilerdeki şansını yok etmekle kalmamış, filmin ABD’deki dağıtımcısı Netflix’in (Türkiye’de MUBI’de izleyebilirsiniz) Gascon’a yönelik kampanyayı tamamen durdurmasına yol açmıştı. Tüm bunlara rağmen, beyaz Avrupalı ve beyaz Amerikalı Akademi üyelerinin sayısının azımsanamayacak olduğunu unutmamak gerek ve bu nedenle filmin Oscar töreninden 3 ödülle dönmesi kaçınılmaz gözüküyor. İlki, bu kategorideki ödül. Bir zamanlar dünya sinemasının nabzını tutan ve Oscarlar’da sayısız zafere ulaşmış Fransa, 1992’den beri bu kategorideki ilk Oscar’ını bu filmle kazanması çok üzücü olacak. Şayet Karla Sofía Gascon filme tahminimden çok zarar verdiyse, en iyi alternatif En İyi Film adayları arasına da girmeyi başaran ikinci uluslararası film adayı I’m Still Here olacaktır.

Tahminim: Emilia Pérez (Fransa)
Alternatifim: I’m Still Here (Brezilya)
Oscar Favorim: I’m Still Here (Brezilya)
Aday Olsun İsterdim: Kneecap (İrlanda)

En İyi Ses

Ses Miksajı ve Ses Kurgusu… Bu iki kategorinin farkını anlamak, en azından benim için öyle olmuştu, bir hayli çaba gerektiriyordu. Farklı beceriler gerektirmesine ve farklı isimleri ödüllendirmesine rağmen yarattığı karmaşa ve iki ödülün son 10 yılının 6’sında aynı filme gitmesi, Akademi’yi 2020’lerin başında bu iki kategoriyi birleştirme kararı almaya itmişti. Yine de her yıl kendimi, bu ayrım olmasaydı ödülleri hangi filmler alırdı diye düşünmekten alıkoyamıyorum. İki ödüllü senaryoda tahminimi Ses Miksajı’nda Wicked‘dan, Ses Kurgusu’nda Dune: Part Two‘dan yana yapar ve hem müzikallerin öne çıktığı bir yılda bir müzikalin ses tarafındaki başarısını es geçmemeyi hem de Dune‘un ikinci filmle de sürdürdüğü teknik yetkinliğe selam çakmayı başarırıdım. Tek ödül söz konusu olduğundan, sezonu silip süpüren Dune: Part Two en mantıklı tahmin olacaktır.

Tahminim: Dune: Part Two
Alternatifim: Wicked
Oscar Favorim: Dune: Part Two
Aday Olsun İsterdim: The Substance

En İyi Görsel Efektler

Görsel efekt kategorisindeki tahminimi genellikle aralarındaki En İyi Film adayını seçerek yapıyorum. Bazense kazanan o kadar belli oluyor ki, bunu kontrol etmeye dahi gerek kalmıyor ve bu yıl onlardan biri. Yılın dev prodüksiyonu Dune: Part Two, 2021’deki ilk filmin zaferini yineleyecek ve bu kategoride bir kez daha kazanacak.

Tahminim: Dune: Part Two
Alternatifim: Wicked
Oscar Favorim: Kingdom of the Planet of the Apes
Aday Olsun İsterdim: Gladiator II

En İyi Makyaj ve Saç Tasarımı

Son yıllarda En İyi Makyaj ve Saç Tasarımı kategorisi için En İyi Kadın / Erkek Oyuncu dalında ödüle uzanabilecek kadar iddialı ya da inanılmaz fiziksel dönüşüm geçirmiş bir ismin yer aldığı filmin bu kategorideki en doğru tahmin olduğunu söylemek mümkün. Bu sene bu tanıma uyan film, kadın oyuncu ödülünün iddialılarından Demi Moore’un, bu kategoride sezonun tüm önemli ödüllerini toplayan filmi The Substance. İkonik yeşil makyajıyla Wicked, The Substance’ı yenebilecek tek film fakat bu ihtimal çok düşük. (Şayet Sebastian Stan çok daha iyi bir sezon geçirmiş olsa ve adaylığını A Different Man ile alsaydı farklı ihtimallerden de konuşabilirdik.)

Tahminim: The Substance
Alternatifim: Wicked
Oscar Favorim: The Substance
Aday Olsun İsterdim: Dune: Part Two

En İyi Kostüm Tasarımı

Dune: Part Two teknik kategoriler için neyse, Wicked da sanatsal kategoriler için o bu sene. Filmin gişedeki başarısını Oscar’a dönüştürebileceği iki kategoriden biri Paul Tazewell’in göz kamaştırıcı kostümleriyle burası olacak bana kalırsa. Akademi’nin gediklileri Colleen Atwood (Beetlejuice Beetlejuice), Jacqueline West (Dune: Part Two) ve Jenny Beavan’ın (Furiosa: A Mad Max Saga) şaşırtıcı şekilde topluca dışarıda kaldığı aday listesinde, Wicked‘ın alternatifi olabilecek kadar iddialı tek yapımsa Nosferatu gibi duruyor.

Tahminim: Wicked
Alternatifim: Nosferatu
Oscar Favorim: Wicked
Aday Olsun İsterdim: Beetlejuice Beetlejuice

En İyi Prodüksiyon Tasarımı

Bu yazının 2021 versiyonunda şöyle demişim: “Objektif olamadığım bir kategori. Çünkü zerre hazzetmediğim Dune‘un üzerine tüm prodüksiyon tasarımı ödüllerini fırlatmak istiyorum. Setlerin, maketlerin ve araçların tasarımı, setlerdeki detaylar (bkz. yukarıdaki duvar kabartması bile) filmin belki de tek hayran kaldığım yönü.” Dune: Part Two‘yu ilk filme kıyasla çok daha fazla beğendim ve prodüksiyon tasarımına dair hislerim de değişmedi. Fakat filmin kostüm ve makyaj adayları arasındaki yokluğu, bu sene kan kaybettiğinin kanıtı gibi. Sinema izleyicisini yeni bir dünyayla tanıştıran Wicked‘ın çok daha mantıklı bir tahmin olduğu kesin. Mimari ve tasarımla oldukça iç içe bir film olmasının ve setlerinin görkeminin (her ne kadar yapay zeka tartışmalarından bu kategori de nasibini alsa da) The Brutalist‘in buradaki elini güçlendirdiğini de unutmamak gerek.

Tahminim: Wicked
Alternatifim: The Brutalist
Oscar Favorim: Dune: Part Two
Aday Olsun İsterdim: Beetlejuice Beetlejuice

En İyi Orijinal Müzik / En İyi Orijinal Şarkı

İkişer Oscar ödüllü Trent Reznor ve Atticus Ross’un Challengers müzikleriyle bu kategoride aday gösterilmemesi bu yılki aday listesinin en büyük şokunu yaşatmıştı birçokları gibi bana da. İlk filmle ikinci Oscar’ına uzanan Hans Zimmer’in Dune: Part Two için bestelediği müzikler ise zaten yeterli özgünlük yüzdesine ulaşamadığı için yarışın en başında elenmişti. Bu yüzden son yılların en sıkıcı orijinal müzik beşlilerinden biriyle karşı karşıyayız. İki yıl önce yine bir Edward Berger filmiyle, All Quiet on the Western Front ile sürpriz bir şekilde Oscar’a uzanan Volker Bertelmann‘ın Conclave müzikleri kanımca adaylar arasında en iyisi. Fakat The Brutalist‘in görkeminden müzikleri de ekmek yiyecek gibi görünüyor. Tahminimi Daniel Blumberg imzalı, bakır üflemelilerin epik melodilerinin caz ezgilerine karıştığı müziklerden yana kullanacağım.

Emilia Pérez’in hakkıyla kazanacağı Oscarlar’dan biri bu olacak. İki ayrı şarkısıyla aday listesinde yer alan filmden ağırlıklı olarak Zoe Saldaña’nın seslendirdiği “El Mal” akılda kalıcılığıyla dikkat çekiyor. Her şeye rağmen Emilia Pérez’in iyi bir modern müzikal olduğunu düşünenlerdenim. Emilia Pérez nefretinin büyüklüğüne göre, Oscar tarihinin en büyük kaybedenlerinden Diane Warren da (şarkı yazarı Warren, 2023’te layık görüldüğü Oscar Onur Ödülü bir yana bu kategoride 15 kez aday oldu ve hepsini kaybetti) sonunda bir zaferle buluşabilir pek tabii ki. Keşke burada Challengers, Kneecap, The Wild Robot ve Will & Harper’ın şarkılarını da görseydik ve yarışın zevki de heyecanı da artsaydı…

Tahminim: Daniel Blumberg (The Brutalist) / “El Mal” (Emilia Pérez)
Alternatifim: Kris Bowers (The Wild Robot) / “The Journey” (The Six Triple Eight)
Oscar Favorim: Volker Bertelmann (Conclave) / “El Mal” (Emilia Pérez)
Aday Olsun İsterdim: Trent Reznor & Atticus Ross (Challengers) / “Compress/Repress” (Challengers)

En İyi Görüntü Yönetimi

Ödül sezonunda bu kategoride başından beri The Brutalist ve Nosferatu çekişmesi sürüyor ve sürpriz yapabilecek iki filmin (Conclave ve Nickel Boys) aday olamamasıyla bu çekişme son düzlüğe kadar korundu. Lol Crawley, yukarıda da birkaç kez bahsettiğim görkemli yönetmenlik gösterisinden payını alacak ve The Brutalist ile ilk adaylığını Oscar’a çevirecek diye düşünüyorum. Eleştirmenlerin favorisi Nosferatu, Akademi’nin özellikle teknik kategorilerde eleştirmenlerden ayrıştığını bir kez daha kanıtlayarak kaybedecek gibi. Yine de Jarin Blascke’nin daha önce Oscar sohbetlerinin oldukça dışındaki The Lighthouse ile bile Akademi’nin radarına girdiğini unutmamak gerek.

Tahminim: Lol Crawley (The Brutalist)
Alternatifim: Jarin Blaschke (Nosferatu)
Oscar Favorim: Greig Fraser (Dune: Part Two)
Aday Olsun İsterdim: Stéphane Fontaine (Conclave)

En İyi Kurgu

Teknik dalları silip süpüreceğine emin olduğum büyük bütçeli yapımlar, genelde En İyi Kurgu kategorisinde adaylarsa burada da ipi göğüslüyorlar – hele ki En İyi Film adaylıkları varsa… (bkz. Dunkirk, Mad Max: Fury Road, Gravity, Dune…) Dune: Part Two adaylığı kaçırmasaydı, buradaki favori konumunda olurdu. Dune: Part Two’nun da, yılın en iyi kurgulanmış, en dinamik filmi Challengers’ın da burada olmaması, bu seneki aday listesinde işlenmiş en büyük suçlardan. Heleki Emilia Pérez ve Wicked’a verilmiş ezbere adaylıklar orada dururken… Tüm bunlar sonucunda temposu ve kurgusuyla bu ödülü hak eden ve Britanya’da aldığı zaferlerle elini güçlendiren Conclave en mantıklı tahmin olarak öne çıkıyor. En İyi Film kategorisinin iki iddialı filmi Anora ve The Brutalist‘i de göz ardı etmemek gerek tabii.

Tahminim: Conclave
Alternatifim: Anora
Oscar Favorim: Conclave
Aday Olsun İsterdim: Challengers

En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu

Uzun uzun konuşmaya gerek yok. Sezondaki tüm ödülleri kazanan Kieran Culkin, A Real Pain‘deki rolüyle En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscar ödülünün bu seneki sahibi olacak.

Tahminim: Kieran Culkin (A Real Pain)
Alternatifim: –
Oscar Favorim: Kieran Culkin (A Real Pain)
Aday Olsun İsterdim: Denzel Washington (Gladiator II)

En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu

Tıpkı Kieran Culkin gibi Zoe Saldaña da sezondaki tüm ödülleri toplamış olmasına rağmen, hem rakibi Ariana Grande’nin popülaritesi hem de Emilia Pérez’in düşüşü nedeniyle yerini Culkin kadar garantilemiyor bence. Ariana Grande, Wicked’ın sanatsal kategorilerle yetinmeyeceğini gösteren isim olabilir – yine de bu çok düşük bir ihtimal.

Tahminim: Zoe Saldaña (Emilia Pérez)
Alternatifim: Ariana Grande (Wicked)
Oscar Favorim: Zoe Saldaña (Emilia Pérez)
Aday Olsun İsterdim: Margaret Qualley (The Substance)

En İyi Erkek Oyuncu

Aslına bakarsanız sezonun gidişatına ve ödül sezonundaki belirtici görevi üstlenen ödül ve adaylıklara göre yarışın Adrien Brody (The Brutalist) ve Colman Domingo (Sing Sing) arasında olması gerekiyordu. Fakat zaten dünyanın yeni sevgilisi olan ve her fırsatta her yerde görünen Timothée Chalamet, Bob Dylan’ın gençliğini canlandırdığı biyografik müzik filmi A Complete Unknown filminin agresif kampanya dönemi boyunca “her yerde olma” ve “her yerde görünme” dozunu biraz abarttı. Hem sırası çoktan gelmiş hem de yılın en iyi erkek oyuncu performansını veren Ralph Fiennes‘ın adının bile anılmadığı yarışta, Colman Domingo da Sing Sing’in En İyi Film adaylığı bile elde edemeyen kötü kampanyası sonucu geride kaldı. Halihazırda bir Oscar ödülü bulunan ve onu kazandığından beri doğru düzgün bir yerde izleyemediğimiz Adrien Brody‘nin ikinci Oscar’ını alması mı, yoksa genç yaşına rağmen inanılmaz bir kariyer rotası çizmiş ve harika seçimler yapmış Timothée Chalamet‘nin hiç fena olmayan bir performansla erken bir Oscar kazanması mı? Tüm Timothée hayranlığımı bir kenara bıraktığımda dahi aklım da, kalbim de, mantığım da ondan yana oluyor – tahminim de.

Tahminim: Timothée Chalamet (A Complete Unknown)
Alternatifim: Adrien Brody (The Brutalist)
Oscar Favorim: Ralph Fiennes (Conclave)
Aday Olsun İsterdim: Glen Powell (Hit Man)

En İyi Kadın Oyuncu

Son beş yıldır, ödül sezonunun en çekişmeli, en heyecan verici yarışlarına tanık olduğumuz En İyi Kadın Oyuncu kategorisi bu yıl da şanını korudu. Aday tahminlerinin bile imkansız olduğu yarışta adayların açıklanmasıyla Marianne Jean-Baptiste (Hard Truth), Angeline Jolie (Maria), Nicole Kidman (Babygirl) ve Pamela Anderson (The Last Showgirl) elenmiş oldu. Cynthia Erivo, belki de şansını seneye, Wicked‘ın ikinci filmiyle denemek üzere kenara çekildi. Karla Sofía Gascon ise geçmişinin ve kişiliğinin kurbanı oldu. (Oscar tarihinde ilk kez trans bir oyuncunun aday gösterilmesine sevinebilmeyi, temsiliyet açısından elde edilmiş bu kazanımı kutlayabilmeyi çok isterdim.) Geriye kalan üç ismin kazanması için de oldukça geçerli sebeplerimiz var: Efsanevi Altın Küre konuşmasıyla favoriye dönüşen Demi Moore, 90’larda bir “pop-corn oyuncusu” olarak damgalanıp kendisine ‘böyle’ filmler için şans verilmemesinin ve kariyeri boyunca hiç ödüllendirilmemiş olmasının acısını çıkardı o ödülden beri. Bence de yılın en iyi performansını veren Moore, Oscar’a uzanan isim olacak, olmalı. Demi Moore‘un gücünü sorgulamama neden olansa Conclave’ın En İyi Film seçildiği (yani Anora’nın maksimum derecede sevilmediği) BAFTA Ödülleri’nde onu yenmeyi başaran Mikey Madison. Madison Britanyalı bir aktris olsa bu ödülün bir anlam ifade ettiğini düşünmezdim ama değil. Üstelik üçüncü yarışçının gücü de azımsanacak gibi değil. Annesinden 25 yıl sonra aynı yönetmenin filmiyle ülkesinin ikinci Oscar adayı oyuncusu haline gelen Fernanda Torres‘in de Demi Moore kadar iyi bir Altın Küre konuşması, onun kadar iyi bir anlatısı var. Tahmin etmek gerçekten de çok zor.

Tahminim: Demi Moore (The Substance)
Alternatifim: Mikey Madison (Anora)
Oscar Favorim: Demi Moore (The Substance)
Aday Olsun İsterdim: Marianne Jean-Baptiste (Hard Truths)

En İyi Uyarlama Senaryo

Sezon boyunca kazanabileceği tüm ödülleri (uyarlama senaryo ödüllerinin yanı sıra orijinal/uyarlama farkı gözetmeyen senaryo ödüllerinin de) kazanan Conclave, tahmin etmesi en kolay kategorilerden birinin kazananı olacak. Nickel Boys iyi bir uyarlama ve iyi bir alternatif olsa da şansı yok denecek kadar az.

Tahminim: Conclave
Alternatifim: Nickel Boys
Oscar Favorim: Conclave
Aday Olsun İsterdim: The Room Next Door

En İyi Orijinal Senaryo

Bağımsız sinemacıların kalesi uzun yıllar En İyi Orijinal Senaryo kategorisi olmuş, adeta bir teselli ödülü gibi, En İyi Film ya da En İyi Yönetmen ödülüne uzanma şansı olmayan bağımsız yönetmenlerin yüzü bu kategoride gülmüştür. Anora‘nın diğer zaferleri konusunda yanılıyor olabilirim, fakat Sean Baker‘ın Altın Palmiye’yle başlayan bu muhteşem yılını en azından bu ödülle sonlandıracağına eminim. Alternatif konusundaki kararı vermek kazananı tahmin etmekten daha zor geliyor: A Real Pain (politik olarak çok yanlış bir zamanda çekildiğini düşünsem de) yılın en iyi senaryolarından biri, The Substance ise Cannes’da senaryosuyla ödül kazandı.

Tahminim: Anora
Alternatifim: A Real Pain
Oscar Favorim: Anora
Aday Olsun İsterdim: Hard Truths

En İyi Yönetmen

Venedik Film Festivali’nde En İyi Yönetmen seçilen Brady Corbet, ödül sezonunun başından beri bu kategorinin favorisi-ydi. Önce filmdeki yapay zeka kullanımının tartışmalı sınırları nedeniyle bu görkemli yönetmenlik şovu bazılarını sinirlendirmeye başladı, ardından Yönetmenler Birliği’nin büyük ödülünü Corbet değil Sean Baker kazandı. Tam Akademi’nin oylaması kapanmadan önce yaşanan bu gelişmeler, özellikle de Anora’nın yükselişi Brady Corbet’yi üzecekmiş gibi duruyor. Tahminim, Sean Baker’ın geceden üç ödülle ayrılacak olması, en düşük ihtimalli olanı ise bu.

Tahminim: Sean Baker (Anora)
Alternatifim: Brady Corbet (The Brutalist)
Oscar Favorim: Coralie Fargeat (The Substance)
Aday Olsun İsterdim: Edward Berger (Conclave)

En İyi Film

Yazının girişinde de söylediğim gibi, 2023 güzündeki Hollywood grevleri sebebiyle sönük başlayan bu yılda, kağıt üzerinde Oscarlık duran yapımlardan bazıları güz festivalleri sona erip de ödül sezonu başladığında çoktan yarış dışı kalmıştı, bazıları da Oscar adaylarının açıklanmasıyla pistten ayrıldı: Blitz, Challengers, Furiosa: A Mad Max Saga, Hard Truths, Joker: Folie à Deux, Maria, Nightbitch, The Piano Lesson bunlardan bazıları. Emilia Pérez ve The Brutalist arasındaki yarıştan Conclave ya da A Complete Unknown‘un sıyrılma ihtimalleri konuşulurken, Emilia Pérez‘in anlamsız yükselişine Karla Sofía Gascon’un geçmişi dur dedi ve Anora bir hafta sonunda 3 büyük ödül (Critics’ Choice, Yönetmenler Birliği ve Yapımcılar Birliği) kazanarak son anda yükselişe geçti. En İyi Film oylamasında tek bir filme oy vermek yerine 10 filmin her Akademi üyesi tarafından sıralamaya tabi tutulduğunu ve bunun anlamını hatırlatmak gerek: Bu sisteme göre en çok birincilik oyu alan film değil, en az sonunculuk oyu alan filmin şansı yüksek oluyor diyebiliriz. Yani bir filmin nefret edeni ne kadar azsa, çoğunluk tarafından “en iyi” olduğu düşünülmese bile 6-8 filmden daha iyi olduğu düşünülüyorsa En İyi Film seçilme ihtimali çok yükseliyor. Bu tanıma en çok uyan filmlerin Anora ve Conclave olduğunu düşünüyor ve tahminimi buna göre yapıyorum.

Tahminim: Anora
Alternatifim: Conclave
Oscar Favorim: Anora
Aday Olsun İsterdim: Challengers

Özetle, bu yazımdaki Oscar tahminleri gösteriyor ki göre Anora ve Emilia Pérez 3’er, The Brutalist, Conclave, Dune: Part Two, The Substance ve Wicked ise 2’şer Oscar ile ödüllendirilecek. Bu da bu yılı ödüllerin eşit şekilde bölüştürüldüğü nadir yıllardan biri yapacak.