Akdeniz Sineması: Sinemadan Mutfağa Leziz Tarifler
İtalya, Fransa, İspanya, Yunanistan, Türkiye, Lübnan, Tunus ve daha fazlası… Akdeniz Sineması, birçok ülkenin ve kültürün bir karışımından oluşuyor ve geniş bir coğrafyanın sinema üretimini kapsıyor. Yine de Akdeniz filmleri, temaları ve konuları açısından birçok ortak özellik taşıyor: Sıcak insanlar, tutkulu aşklar ve geniş sofralar. Akdeniz güneşini ve sahillerini beyaz perdeye taşıyan hikayelerde sevgiyle bağlanmış insanlar da sevgiyle hazırlanmış yemekler de ortak duyguları harekete geçiriyor. Yaz günlerinin sıcağına aldırmadan yüreğinizi biraz daha ısıtacak filmler ve bu filmlerden ilham alarak seçtiğimiz tariflerle hem kalbinizi hem karnınızı doyurmayı planlıyoruz bu yazıda. Haydi, önce mutfakta, sonra da ekran başında buluşalım!
Akdeniz Sineması
Almodóvar, Angelopoulos, Antonioni, Delpy, Fellini, Godard, Kechiche, Labaki, Özpetek, Pasolini, Varda ve niceleri… Akdeniz Sineması kavramını oluşturanlar arasında birçok türden film sayılabilir: İki kişinin aşk ve sevgiyle bağlandığı romantik filmler, yaşamın, yalnızlığın ya da varoluşun sorgulandığı dramlar ya da Kuzey Afrika ya da Batı Asya’nın ikilemlerle dolu atmosferinde geçen politik filmler… Koca bir coğrafyanın ürettiği sinemayı tek bir kalıba sığdırmak aslında çok kolay değil. Fakat mizah anlayışı, sevgiyi gösterme şekli, damak zevki ve gündelik alışkanlıkları arasında birçok ortak nokta olan Akdeniz insanının hikayelerini anlatan filmleri bir kümede toplamak imkansız da değil.
Valencia’daki Akdeniz Sineması temalı film festivalinden izlenimlerini aktaran FIPRESCI üyesi bir film eleştirmeni şöyle diyor: “Akdeniz Sineması tanımını oluşturan öğeler ne olursa olsun, net olan bir şey var ki o da hepsinde havanın çok güzel olduğu ve hepsinin harika manzaralara sahip olduğu. Bu sayede film kötü olsa dahi görsel bir teselliniz oluyor. En azından zihninizi, güneşi iliklerinizde hissederek ve manzarayı izleyerek meşgul edebiliyorsunuz.”
Bizim seçkimizde kötü filmlere yer yok tabii. Ama bu güneşi iliklerinizde hissetmeyeceğiniz ya da manzaranın tadını çıkarmayacağınız anlamına gelmiyor. Akdeniz’in derinliklerinden İtalya’nın sahil kasabalarına, Fransız Rivierası’ndaki yazlıklardan Malta’nın sokaklarına uzanan seçkimizdeki filmlerin her birinin fonunda güneş, deniz ve muhteşem manzaralar var. Üstelik bu filmlerde, tutkulu Akdeniz insanının sevgiyi şiir, gastronomi ya da spor gibi birçok farklı yolla ifade edebildiğine de tanık olacaksınız. Şimdi filminizi ve ona eşlik edecek tarifi seçin ve sinema keyfinize bir tencere su kaynatarak başlatın.
Akdeniz Sineması ve Leziz Tarifler
Il Postino / The Postman (1994, Michael Radford)
Oscar ödüllü bu film aslında Akdeniz’den çok uzakta doğmuş bir şairin yaşamından esinleniyor: Pablo Neruda. Film, siyasi sebeplerle Avrupa’ya, Napoli açıklarındaki Procida adasına sürülen Şilili şairin yaşamından gerçek bir kesiti kurgulaştırarak aktarıyor. Kendisine gelen sayısız mektup nedeniyle küçük balıkçı kasabasındaki posta trafiğini yoğunlaşınca, neredeyse kendine özel bir postacısı olan Neruda’nın postacı (“il postino”) Mario ile dostluğu, genç adamın şiir yoluyla hislerini ifade etmeyi öğrenmesini ve hoşlandığı kadını tavlamasını sağlıyor.
Le grand bleu / The Big Blue (1988, Luc Besson)
Çocuk yaşta gün boyunca Akdeniz’in sularına dalıp çıkarken tanışan Enzo ve Jacques’ın serbest dalış dünyasının efsanevi sporcularına dönüşeceğini kim bilebilirdi? Jacques Mayol ve Enzo Maiorca’nın biyografilerinden esinlenen bu Luc Besson filmi, iki rekortmenin Akdeniz sahillerinde başlayan ve derinlik sarhoşluğuyla süren dostluğunu konu alıyor.
Spaghetti alle Vongole
İtalyan bir postacının Latin Amerikalı bir şairle dostluğu üzerine kurulu Il Postino‘dan ilhamla Güney Amerika’nın acı biberlerini, dalmaya istiridye ve midye gibi kabukluları çıkararak başlayan iki dalışçının hikayesi Le grand bleu‘den ilhamla Akdeniz’in midyelerini aldık; aynı tabakta buluşturduk. Bu enfes spaghetti tarifi, iki filme lezzetiyle eşlik edecek.
4 porsiyon için malzemeler: ½ kutu Barilla Spaghetti, 600g midye (birkaç kez yıkanmış), 400g domates (soyulmuş, çekirdekleri ayıklanmış ve doğranmış), 1 diş sarımsak (ezilmiş), 1 taze acı kırmızı biber (doğranmış), 3½ yemek kaşığı zeytinyağı, 1 yemek kaşığı maydanoz (doğranmış), tuz, karabiber
Hazırlanışı: 1. Geniş bir tavayı orta ateşte, zeytinyağının yarısını ekleyerek ısıtın. Tava iyice ısındığında midyeleri ekleyin. Karıştırın, üzerini bir kapakla kapatın ve midyeler açılana kadar, yaklaşık 5 dakika pişirin. 2. Tavayı ateşten alın ve midyeler soğuduğunda kabuklarını ayıklayın. Tavadaki suyu dökmeyin ve kağıt ya da kumaş filtre yardımıyla filtreleyin. 3. Zeytinyağının kalanını başka bir tavada, orta derecede ısıtın. İyice ısındığında sarımsak ekleyin ve kahverengileşinceye kadar bekleyin. Biber ve domatesleri ekleyin. Filtrelediğiniz midye suyunu ekleyin ve 10 dakika kadar pişirin. 4. Sarımsağı ayırın; sosa tuz ekleyin ve ateşten alın. 5. Büyük bir tencerede su kaynatın, tuz ekleyin ve makarnayı 9 dakika haşlayın. Süzdükten sonra sosu ve midyeleri ekleyerek, maydanozla süsleyerek servis edin.
Mine vaganti / Loose Cannons (2010, Ferzan Özpetek)
Ferzan Özpetek’in en beğenilen filmlerinden “Serseri Mayınlar”, 60′lı yıllardan beri İtalya’nın en önemli makarna üreticilerinden biri olan Cantone ailesinin en genç oğlu Tommaso’nun Roma’dan Güney İtalya’daki evini ve ailesini ziyaretini konu alıyor. En büyük sırrını tüm ailesine açmayı düşünen Tommaso’nun planları abisi Antonio nedeniyle altüst olunca, film hem mizahi yönden güçlendiriyor hem de izlemesi keyifli bir hale getiriyor.
Pesto Barilla’lı Nohut Salatası
Her mutfak gibi Güney İtalya mutfağının da yakın coğrafyaların kültürüyle harmanlanarak oluştuğu bir gerçek. “Serseri Mayınlar” filminin çekildiği, Puglia bölgesindeki Salento’nun geleneksel makarna tariflerinden “Ciceri e Tria” da içeriğindeki nohutu bu kültürel etkileşime borçlu. Salento’nun bu çok sevilen makarna tarifinden ilhamla hazırladığımız Pesto Barilla’lı bu yaz salatasını sofranıza ekleyebilirsiniz.
4 porsiyon için malzemeler: ¼ su bardağı Pesto Barilla, 450g haşlanmış nohut, 3 yemek kaşığı küp doğranmış kırmızı soğan, 2 yemek kaşığı çam fıstığı, 3 yemek kaşığı beyaz peynir (ufalanmış), tuz ve karabiber
Hazırlanışı: 1. Bir tavada çam fıstıklarını kavurun ve kenarda bekletin. 2. Beyaz peynir dışındaki tüm malzemeleri, tamamı sosla kaplanana kadar Pesto Barilla ile karıştırın. 3. Üzerine beyaz peynir serperek servis edin.
Les Estivants / The Summer House (2018, Valeria Bruni Tedeschi)
Kırklı yaşlardaki Anna, eşinin evililiklerini bitirmek istediğini söylemesiyle mükemmel hayatı altüst olmuş gibi hissediyor. Hisleriyle başa çıkmak için de kalabalık ailesiyle birlikte yazlık evlerine taşınmaya karar veriyor. Akdeniz Sineması denince akla gelen kalabalık aileler, kalabalık sofralar ve kaotik aile tartışmalarının hepsini barındıran bu Fransa-İtalya ortak yapımı, size herhangi bir yazlık tatili deneyiminden çok da farklı gelmeyecek.
Beyaz Peynir ve Avokadolu Barilla Farfalle Yaz Salatası
Yazlıkçılık, aşkın karında uçuşturduğu kelebekler, turbun acısının çeri domateslerin tatlısıyla çatışması ve hatta intikamın soğuk yenen bir yemek olması… Bu filmle birlikte bir yaz salatası iyi gider!
8 porsiyon için malzemeler: 1 kutu Barilla Farfalle, ½ kuru soğan (ince doğranmış), 500g çeri domatesi (her biri yarıya kesilmiş), 8 yaprak taze fesleğen (jülyen doğranmış), ½ su bardağı kalamata zeytini, 225g beyaz peynir (ufalanmış), 5 yemek kaşığı zeytinyağı, 1 limonun suyu, 2 avokado (küp doğranmış), 6 turp (ince doğranmış), 1 yemek kaşığı kapari, 2 haşlanmış yumurta (küp doğranmış), tuz, karabiber
Hazırlanışı: 1. Büyük bir tencerede su kaynatın, tuz ekleyin ve makarnayı pakette yazandan bir dakika az (9 dakika) haşlayın. Süzün ve yarım yemek kaşığı zeytinyağı ekleyerek bir tepsiye yayarak soğumaya bırakın. 2. Bir tavada soğanları 2 yemek kaşığı zeytinyağı ile 3-4 dakika, orta ateşte kavurun. Daha sonra soğuması için kenara bırakın. 3. Avokado, limon suyu, kalan zeytinyağı , domatesler, kavrulmuş soğanlar, fesleğen, kapari ve zeytinleri geniş bir kapta karıştırın; tuz ve karabiber ekleyin. 4. Makarnayı ekleyip karıştırın. 5. Üzerine yumurta, turp ve beyaz peynir ekleyerek servis edin.
Love to Paradise (2017, Julian Galea)
Amerikalı bir turist ve lokal bir sanatçının yolları, sıradan bir günde Malta adasının sokaklarında kesişiyor. Size Richard Linklater’ın Before Üçlemesi’ndeki uzun yürüyüşleri ve aşk dolu sohbetleri anımsatacak duygusu ve Malta’nın kusursuz manzaralarıyla bu film, büyülü bir romantizm vadediyor.
Fırında Mantarlı ve Gorgonzola Peynirli Barilla Farfalle
Malta mutfağındaki birçok geleneksel makarna tarifi gibi fırında pişirilen, Amerikan mutfağının favori malzemelerinden mantarı Akdenizli bir peynirle birleştiren bu tarif, Malta’da tanışan bir Akdenizli ve bir Amerikalının aşkını ifade etmek için birebir:
4 porsiyon için malzemeler: ½ paket Barilla Farfalle, 300g taze mantar, 100g arpacık soğanı (doğranmış), 2 yemek kaşığı zeytinyağı, maydanoz, 300g süt, 15g tereyağı, 15g un, 200g Gorgonzola peyniri, tuz, karabiber
Hazırlanışı: 1. Mantarları zeytinyağında soteleyin. 2. Soğanları ve tuz ekleyin. 3. Başka bir tavada tereyağını eritip, un ekleyerek sosu hazırlamaya başlayın. Bu sırada bir sos tenceresinde sütü kaynatın. 4. Kaynayan sütü tereyağlı karışıma katın, tuz ve biber ekleyin. Kaynadıktan sonra ateşten alın ve Gorgonzola peynirini ekleyerek erimesini bekleyin. 5. Fırını 225°C’ye ısıtın. Bu sırada büyük bir tencerede su kaynatın, tuz ekleyin ve makarnayı 10 dakika haşlayın. Süzdükten sonra mantarlar ve sosla karıştırın. 6. Bir fırın kabına dökün ve 15-20 dakika fırında pişirin.
Kapak Fotoğrafı: Il Postino
İlginizi çekebilir: Sevginin İfadesi’nden İtalyan Sineması ve Makarnalar
İlk yorumu siz yazın!