Alaçatı’da butik otellerde, sokaklardan yürüyerek çarşıya çıkabileceğiniz bir konumda konaklamak kesinlikle çok mantıklı. Otelden her çıktığınızda hissettiğiniz şey, yanık ten, yeşillikler ve sokak dokusu… Her seferinde mutlu ediyor, tatilde olduğunu hatırlatıyor insana. Benim gibi yürümeyi çok sevmeyen birisine bile hep yürüsek de sokaklarda kaybolurken yine sıra dışı bir tabela keşfetsek dedirtiyor.

Deniz keyfi için ilk gün tercihimiz “Alaçatı’nın popülerliğine geldik tabii ki” mottosuyla Fly-Inn oluyor. Deniz güzel, minderler rahat, denizin içindeki salıncaksa baya havalı. Denizin içinde sualtı fotoğraf çeken bir modül bile var. Müzikle gelen akşamüstü heyecanını 1 saat yaşamak yeterli. Ne de olsa konseptimiz erkenci olmak.

<

Buradan otele geçtiğimizde; saatler 2 saat geride, heyecanlı Alaçatı gezginlerindeniz diyebiliriz. Yemek rezervasyonu saat 20.00’de. Gidilen mekân her şeyiyle çok güzel. Mezelerin sunumu, isimlendirilmeleri, mekânın bahçesi, sakinlik. Tabii ki saatin çok büyük etkisi var. Genelde insanlar yemek için 22.00’yi tercih ediyor. İlgiyi seviyorsanız işte, saat 20.00’de mekânda prenssiniz, prensessiniz. 1850 otelinin bahçesindeki Fava, cephedeki pembe rengi ile de sevdirmişti girmeden kendini zaten. Tavsiyede ederim, bir daha da giderim; öyle güzel.

İkinci gün için tercihimiz tam da erkenciler için en güzel yer, Alaçatı Beach Resort. Önceden rezervasyonları yapabilenlere, hayat planlarına sona atmayanlara tavsiyem otel olarak da tercih etmeleri. Nitekim butik otellerde keyfinize diyecek olmuyorsa da, burası sahil için çok iyi bir seçim. Kumdan kale de yaparsınız, güzel müzik de dinlersiniz. Burada önemli olan beach club tadında eğlenmek yerine sakinlik ve yine yine saatler.

Buradan çıkıp huzur dolu Alaçatı’da çok kalabalık olmadan bir Kumrucu Şevki’ye herkes uğrar zaten. Hava kararmaya yakın en son “erkenci” hareketi de Petra Rosta’da kahve içip günün bitişini izlemek. En güzeli de sakinliğe eşlik eden ice latte derim ben.

Tüm bunlar güzel, ama ben 2 saat önden değil de baya geriden yaşamak isterim Alaçatı’yı diyenlere de en güzel önerim Before Sunset Beach. Denizden çıkıp birkaç saat dinlenip bir şeyler yedikten sonra başlayan müzik akşamüstüsü o kadar iyi ki, dans ederken bir bakmışsınız hava kararmış ve siz hala ikinci bir mekana geçmeden olduğunuz yerde fazlasıyla mutlusunuz.

Sanırım, kişiselleştirilen Alaçatı en güzeli. İster 2 saat erken isterse geç yaşayın; siz siz olun kendinize has yaşayın. Fazlaca dolup taşan, her şeyin herkese hitap ettiği bu taş sokaklı ve değişen sahil kasabası size, sadece size hitap etmeye başlasın!