“Bir Alfa Romeo tutkunu olmak beni farklı kılan en önemli özelliklerden biri bence. Kısaca herkesin yaptığını yapmayan, tabuları takmayan, bilinen doğruları hiçe sayan kişiler kolayca orijinal olabiliyor. Bu farkı yaratmak insanı daha özgür ve çok daha mutlu yapar.”

Gürbüz Şentürk ile Belgrad Ormanı’nda buluşuyoruz. Burası kendisinin lise yıllarındayken ilk defa Alfa Romeo ile tanıştığıyer. Gürbüz Bey, o gün Alfa Romeo’ya aşık oluyor.

Gürbüz Bey’in Alfa Romeo macerası 2001 yılında 1990 model AR 75 ile başlıyor. Daha sonra sırasıyla 2006 yılında AR 147, 2010 yılında Giulietta 1.4, 2015 yılında Giulietta Quadrifoglio QV ve 2017 yılından beri Giulietta JTD Super Sport ve Giulia ile devam ediyor. Evet yanlış okumadınız; tam 6 Alfa Romeo!

Gürbüz Bey’in oğlu ve eşi de kendisi gibi büyük bir Alfa Romeo tutkunu. Yoğun bir şekilde Alfa Romeo 75 arayışında olduklarını, çekim sırasında sık sık belirtti. Bu araçla beraber restorasyon heyecanını yaşayacakları için ailecek mutlular!

Alfa Romeo’dan bahsederken Gürbüz Bey’in yüzü gülüyor. Kendisini “farklı” kılan özelliklerini sorduğumuzda bize bu cevabı veriyor; “Bir Alfa Romeo tutkunu olmak beni farklı kılan en önemli özelliklerden biri bence. Kısaca herkesin yaptığını yapmayan, tabuları takmayan, bilinen doğruları hiçe sayan kişiler kolayca orijinal olabiliyor. Bu farkı yaratmak insanı daha özgür ve çok daha mutlu yapar.”

Peki tutkunun sizin için anlamı nedir diye sorduğumuzda harika bir cevap alıyoruz; “Otomobil tutkusundan çok Alfa Romeo tutkusu diyebilirim, farklı bir araç sahibi olsaydım evdeki TV kadar değeri olurdu. Alfa’lar ailemizin bir ferdi gibidir, güzel anlarımızda muhakkak yanımızda olurlar. Ailem ve Alfa’dan geri kalan bana özel zamanda müzik dinlemeyi ve fotoğraf çekmeyi severim, ikincisi için çok gezmek şart tabi.”

Alfa Romeo’yu “marjinallik ve güzellikten doğan tutku” olarak anlatan Gürbüz Bey, çekim sırasına Giulia’sına biniyor, müziği açıyor ve derin bir nefes alıyor. Mutluluğu, aldığı tatmini kelimelerle anlatmasına gerek kalmıyor. Alfa Romeo kullanmanın nasıl bir duygu olduğunu böylelikle daha iyi anlıyoruz.

Bu keyifli çekim için teşekkür ederiz Gürbüz Bey!