Sizi hedeflerinizden veya hayallerinizden alıkoyan şey nedir? Negatif düşünceler veya özgüven eksikliği olabilir mi? Bazen o işi sizin yerinize bir başkasının gelip halletmesini diliyor musunuz? Todd Herman “The Alter Ego Effect” (Alter Ego Etkisi) kitabında işler sarpa sarmaya başlayınca içinizdeki süper kahramanı nasıl ortaya çıkarıp zorlukların üstesinden gelebileceğinizi anlatıyor.

Alter Egonun Özellikleri

Alter Ego kavramını ilk defa milattan önce birinci yüzyılda Romalı filozof Cicero dile getirmiş. Alter kelimesini “diğer”, egoyu da “benlik” olarak çevirebiliriz, Cicero ise Alter Ego’yu “güvenilir dost” olarak ifade etmiş. Kitap Alter Egoyu içinizdeki dayanıklı, kendinden emin ve korkusuz süper kahraman olarak tanımlıyor. Gözlük gibi basit bir obje ile bu kişiliğe geçiş yapabileceğinizi söylüyor. Tabii ki hiçbir şey hayattaki zorlukları tamamen ortadan kaldıramaz ama içinizdeki süper kahraman sayesinde tolere edilebilir seviyeye getirebilir.

Süper Kahramanınızın Baş Düşmanını Tanıyın

Hayatta aydınlığın olması için, karanlığın da var olması gerekir. Bu karanlık taraf bazen etrafınızda bulunan bir kişi veya koşul iken, bazen içinizdeki negatif düşünceler de olabilir. Sizi hedeflerinizden veya hayallerinizden alıkoyan şey nedir? Özgüven eksikliği, yapabileceklerinizden şüphe duymanız ve kontrol edemediğiniz duygularınız mı? Kitapta bu gibi düşüncelerin bazılarına yer verilmiş:

Sahtekarlık sendromu (imposter syndrome): Yetenek veya tecrübelerinizle değil, şans sayesinde bir yerlere gelebildiğinize inanıyor olabilirsiniz. Böyle durumlarda başarılarınızı sahiplenmezsiniz.

Kişisel travmalar: Hepimizin başına olumsuzluklar gelebilir ancak bunlar hayatımızı domine etmek zorunda değil. Bu gibi durumlarda kendinizi suçlar ve bu travmaların üstesinden gelemezsiniz. Alter Egonuz ise bunu tamamen yok sayabilir veya bu travmanızı başarınızı ateşlemek için kullanabilir.

Aile hikayeleri (tribal narratives): Aile geçmişine ilişkin derinde yatan önyargılarınız vardır. Örneğin bir ailede herkes memur veya beyaz yakalı ise, içten içe o aileden kolay kolay sanatçı çıkmayacağını düşünebilirsiniz 🙂

Peki siz baş düşmanınızı nasıl yeneceksiniz? Öncelikle onu açığa çıkarmanız lazım. Bilinmeyen bilinenden daha ürkütücü olmuştur her zaman. Onu yüzleşebileceğiniz ve küçük göreceğiniz bir şeye dönüştürün. Ona sevimli bir lakap takıp gözünüzde gücünü kaybetmesini sağlayın.

Alter Egonuzun Süper Güçlerini Belirleyin

Şimdi istediğiniz sonuçları elde edebilmeniz için bu süper kahramanın hangi özelliklere, yeteneklere, davranışlara ve inançlara sahip olması gerektiğine biraz kafa yorun! Bunlar sevmediğiniz özelliklerinizin tam tersi dahi olabilir. Etrafınızdaki rol modellerden ilham alabilirsiniz. Tanıdığınız biri, tarihten biri veya tamamen kurgusal bir karakter olabilir, yaratıcılıkta sınır yok! 🙂

Ardından süper kahramanınıza bir isim verin. Örneğin Beyonce Alter Egosuna Sasha Fierce adını koymuş. Bu kahraman Beyonce’nin müzik kariyerinin başında eksikliğini hissettiği özgüven ve korkusuzluğa sahipmiş.

Alter Egonuzu Harekete Geçirin

Alter Egonuzu aktivite edecek şeyi belirleyin: bu bir obje veya aksesuar olabilir. Örneğin Winston Churchill farklı kişiliklerin gözünden bakmak için, “Bugün hangi ben olacağım?” diye sorarak farklı şapkalar takmasıyla bilinir. Ben de üniversitede öğrenciyken vizelere okuma gözlüğümle girerdim, kendimi daha bilgili hissettirdiği için 🙂 Burada yazarın dikkat etmemizi istediği bir ayrıntı var: bu objeyi veya aksesuarı sadece gerektiğinde, yani Alter Egoyu ortaya çıkaracağımız zaman kullanmak.

Yaşamınızın sonuna yaklaştığınızda, düşünceleriniz veya niyet ettikleriniz değil, yaptıklarınız aklınızda kalacak. Bu dünyada yaşadıklarınız, aynı zamanda yaşamadıklarınızı da kapsıyor. Bu nedenle gerçekleştirmek istediklerinizden kaçmayın, zorlukları eğlenceli bir hale getirin!

Kapak Fotoğrafı: Unsplash/@crrrrraig

İlginizi çekebilir: Buse Büşra Aydın’dan Mutsuz Olmak