Bu sefer Türkçe parçalar yapan ve içinde iki Türk olan bir gruptan bahsedeceğim. Amsterdam merkezli grup Altın Gün beşinci albümü Aşk’ı mart ayında yayınlayacak. Yeni albüme yaklaşık bir ay kala ben de grup hakkında bir yazı yazmak istedim.

Altın Gün 2016 yılında Hollandalı basçı Jasper Verhulst tarafından kuruluyor. Jasper daha önceleri Moss isimli Hollandalı bir grubun basçısıymış. Türk müziği ile ilk tanışması Selda Bağcan şarkılarıyla olmuş. Daha sonra İstanbul seyahatlerinde çeşitli Türk sanatçıların plaklarını toplamış. Jasper, beraber çaldığı Hollandalı müzisyen Jaco Gardner ile ayrıldıktan sonra beğendiği Türk müziğini yapmak için müzisyenler aramaya başlamış. Türk marketlerine ilan bırakmaktan, Facebook ilanlarına kadar çeşitli yerlerde duyurular yapmış. Türk vokalistler Merve Daşdemir ve Erdinç Ecevit Yıldız’ı da bu şekilde buluyor. 

Grubun solistlerinden Merve Daşdemir 1987 İstanbul doğumlu. Bir festival için gittiği Budapeşte’de Chef’Special isimli Hollandalı grubun basçısı Jan Derks ile tanışıp aşık oluyor. Belli bir süre sonra da Hollanda’ya yerleşiyor. Facebook ilanı sayesinde de kendini Altın Gün’de buluyor. Grubun diğer Türk üyesi Erdinç Ecevit Yıldız vokal dışında, bağlama ve klavyede de harikalar yaratıyor. Müzik yapmaya çocukken karar vermiş ve bir dönem babasıyla beraber düğünlerde çalmış. Grubun kuruluş zamanındaki diğer üyeler ise, gitarda Ben Rider, davulda Nic Mauskovic, perküsyonda Gino Groeneveld. Sonradan gitara Thijs Elzinga, davula Daniel Smienk, perküsyona ise Chris Bruining geçmiş.

Grubun ismine gelince, Jasper Verhulst eski güzel günlerden hareketle gold days kelimesinin Türkçesini öğrenmek için Google Translate’e başvuruyor ve ortaya Altın Gün ismi çıkıyor. Yani ismin altın günü konseptiyle bir ilgisi yok, tamamen komik bir tesadüf. Grubun ilk albümü On 2018 yılında yayınlandı. Pek çok grubun tanınmasını sağlayan Seattle merkezli ünlü radyo istasyonu KEXP Altın Gün’ün tanımasında da rol oynadı. Grubun KEXP performansı pek çok kişi tarafından YouTube’da izlendi. Onun dışında grubun dünyaca tanınmasında rol oynayan bir başka olay, Alicia Keys’in Arizona tatilinde yüzerken Instagram’da yaptığı paylaşımda Altın Gün’den “Halkalı Şeker” çalmasıydı.

Altın Gün eski türküleri, şarkıları saykodelik rock, funk tınılarıyla yorumluyor. Böylece o türküler bambaşka bir şekle bürünüyor. İlk çıkardıkları On albümündeki şarkılara bir göz atarsak, Neşet Ertaş klasiklerinden “Tatlı Dile Güler Yüze”, Eskişehir yöresine ait anonim “Halkalı Şeker”, Orhan Gencebay’dan “Goca Dünya”, Erkin Koray yorumu ünlü olan “Cemalım”, yine Neşat Ertaş’tan “Çiçekler Ekiliyor”, bir Ankara türküsü olan “Şeker Oğlan” gibi eserleri görüyoruz. 

2019 yılında grubun ikinci albümü Gece yayınlandı. Bu albüm, En İyi Dünya Müziği Albümü dalında Grammy adayı oldu. Albümde, Neşet Ertaş’tan “Yolcu” ve “Leyla”, Aşık Veysel’den “Derdimi Dökersem” ve “Anlatmam Derdimi”, Bedia Akartürk’ten “Süpürgesi Yoncadan” gibi şarkılar var. Albümün bir çok yerinde, özellikle de “Anlatmam Derdimi”yi dinlerken gözümde zaman zaman Kemal Sunal filmlerinden sahneler canlanıyor. Bu vesile ile büyük ustayı bir kez de buradan analım. 

Grubun üçüncü albümü Yol 2021 yılında çıktı. Bu albümde grubun biraz synthpop’a kaydığını görüyoruz. Albüm de “Maçka Yolları” türküsünü funky bir yorumu var. Ama bence albümün en güzeli, yine bir Karadeniz türküsü olan “Ordunun Dereleri”. Sadece bu albümün değil, Altın Gün’ün en iyi yorumlarından biri. Hüznü sonuna kadar hissettiren bu şarkı, synthesizer’in iyice öne çıktığı ikinci bölümle iyice güzelleşiyor. “Yüce Dağ Başında”, “Sevda Olmasaydı”, “Yekte” diğer öne çıkan şarkılar. “Esmerim Güzelim” ise Merve Daşdemir’in biraz cilveli vokali ile çok değişik bir hale bürünmüş.

2021 yılında grup Alem isminde bir albüm daha yayınladı. Sadece Bandcamp’den yayınlanan bu albümde grup ilk defa “Kısasa Kısas” ve “Cips Kola Kilit” isimli kendi yaptıkları şarkılardan da yayınladı. Albümdeki “Badi Sabah Olmadan”, “Açıl Ey Ömrümün Varı” isimli Mersin yöresi türküsünün gayet hareketli güzel bir yeniden düzenlemesi. Albümün son şarkısı “Oğlan”da ise Enigma “Sadeness” havası var.

Bu sene mart ayında çıkması beklenen Aşk isimli albümden “Leylim Ley” ve “Rakıya Su Katamam” single’larını yayınlayan grubun bence yorumladığı en güzel parçalardan biri maalesef albümlerinde olmayan Fikret Kızılok türküsü “Köroğlu Dağları”. Konserlerinde bu şarkıya yer veren grupta, Erdinç Yıldız’ın klavye solosu da Pink Floyd “Welcome To The Machine”ye bir selam verir.

Coachella gibi festivallerden, Amerika, Avrupa turnelerine pek çok yerde çalarak popülaritesini arttıran grup aynı zamanda Türk müziğini de farklı yorumuyla tüm dünyaya tanıtıyor. Yeni albümlerinde de üzerine koyarak devam etmelerini temenni ederek yazıyı burada noktalıyorum.

Kapak Fotoğrafı: Youtube

İlginizi çekebilir: Gürkan Sonat’tan Camel