“Mış” Gibi Yapmanın Gücü: Amy Cuddy'den İpuçları
Amy Cuddy. Belki bu ismi, izlediğiniz bir Ted Talk videosundan veya okuduğunuz bir kitaptan duymuşsunuzdur. Kendileri, Harvard Üniversitesi profesörü ve aynı zamanda bir sosyal psikolog. Duymadıysanız eğer küçük bir tavsiye niteliğinde, Amy Cuddy’nin yazarı olduğu, son zamanlarda okuduğum ve beni iyi yönde etkilediğini düşündüğüm bir kitaptan size de bahsetmek isterim: “Hayattaki zorlukları yenmek için aynaya bak ve kendin ol”. Siz de altını çizerek kitap okumayı sevenlerden misiniz? Ben bir seviye daha atlattım kendime ve altını çizdiklerimi deftere yazmaya başladım. Bana iyi geldiğini düşündüğüm bazı noktaları sizlerle de paylaşmak istiyorum.
Kitap ilk kısımda daha önce hiç sorgulamadığım bir şeyden bahsediyor. MEVCUDİYET. Nedir mevcudiyet? Birden çok tanım yapılmış kitapta:
- Mevcudiyet, küstahlık içermeyen bir özgüvendir.
- Gerçekten sahip olduğunuz yetkinliklere inanmak ve bunları ortaya çıkarmaktır.
- Bütün benliğin ile orada olmaktır. Sözel olmayan yollarla da, seslerlerle, mimiklerle, jestlerle…
Amy Cuddy diyor ki kimi zaman bu mevcudiyetimizi kaybedebiliriz ve yeniden başlamak zorunda kalabiliriz. Bunu tekrar başarabilmek için de bazı durumlarda en iyi çözüm tekrar kendimiz olabilmek için kendi önümüzden çekilebilmemizdir. Her şey bir akış içindedir, biz kendi önümüzden çekilmeyi başardığımızda bu akış zaten eskiyi götürüp yeniyi getirecektir. Size de oluyor mu, bazen kendinizi kötü hissedersiniz sonra da kötü hissettiğiniz için kötü hissedersiniz. İşte kitap size şunu söylüyor, kendini kötü hissetmeye izin ver çünkü duygular kalıcı değildir, bırak ki yaşansın ve geçsin, yeni duygular gelsin.
Peki bu akışa izin verirken mevcudiyetimizi sağlamlaştırmak için neler yapabiliriz? Yazarımız bunu cevaplamamız gereken bazı sorular ile ortaya atıyor.
- Sizi bir birey olarak en iyi tanımlayan üç sözcük nedir?
- Sizi en çok mutlu eden ve performansınızı maksimuma çıkaran size özgü niteliğiniz nedir?
- Sizi, siz yapan güçlü yanlarınız neler ve bunları nasıl kullanabilirsiniz?
Bu sorulara cevap ararken, bedensel gücünüzü de farkında olun diyor yazarımız. Ki burası beni en etkileyen kısım oldu sanırım. Bir şey olana kadar, bir şeye dönüşene kadar “mış” gibi yapmak. Çünkü şu ana kadar bildiğim şeyin dışında bir savunma var. Mutlu olduğum için güldüğümü zanneden ben, güldüğüm için mutlu olduğumu söyleyen kitap. Tabii ki her şey iç içe ve bir döngü halinde. Ancak kitap bize şunu söylüyor: “Duyguları yaratan şey bedensel deneyimlerdir”. Belki daha önce duymuşsunuzdur ama benim pek fikrim yoktu. Bu savunma için belli deneyler varmış.
- Kalem deneyi: Ağzınıza yatay bir şekilde kalem yerleştirirseniz dudaklarınızın aldığı şekil gülümsediğimizde çalışan kaslarımızı tetikliyor. Bunu algılayan beyin, belli bir süre sonra sizi mutlu bir birey olarak tanımlıyor ve bedensel deneyimimiz duygumuzu yaratmış oluyor.
- Wonder Woman duruşu: Amy Cuddy’nin Ted Talk esnasında da bahsettiği örnektir kendileri. Güçlü bir kadın olan süper kahramanımız, elleri belinde, dik, ayakları ayrı ve yere sağlam basan pozu ile gözünüzde hemen canlandı mı? Özellikle güçlü olmaya ihtiyaç duyduğumuz anların öncesinde 2-3 dk bu pozda durmamızın bizi olumlu yönde etkileyip, stres ve kaygıya sebep olan hormonların baskılanabileceğini açıklıyor yazarımız.
- Sesinizi yayarak konuşma: Kitap bize şunu da söylüyor, bedeninizle evrende kapladığınız alanı büyütmek sizi güçlü gösteren/yapan tek şey değildir. Konuşma tempomuz, sesimizin ne kadar yayıldığı da gücümüzü gösterir. Tane tane ve çok hızlanmadan konuşmak, birçok deney sonucu dinleyicinin anlatıcıyı daha güçlü tanımlamasına sebep olmuş.
Kitapta ya da Ted Talk’ta daha fazlasını bulacaksınız elbette. Ancak bu bahsettiğim kısımlar benim için en çarpıcı ve aydınlatıcı olan noktalardan birkaçıydı. Belki bu yazıyı okudunuz ve olur mu canım öyle şey dediniz. Ama denemekten zarar gelir mi? O zaman haydi herkes wonder woman duruşuna 😊
Kapak Fotoğrafı: Unsplash/@steve3p_0
İlginizi çekebilir: Başak Aydın’dan Alter Ego Etkisi
İlk yorumu siz yazın!