Ankara Gaziosmanpaşa’daki Hafta Sokak’ta açılan Studio Mushroom (eski adıyla Atölye Fiş) geçtiğimiz Cumartesi günü ikinci karakter tasarımı atölyesini gerçekleştirdi. Ben de bu çok talep gören atölyeye katıldım ve elimden geldiğince bir heykelcik tasarladım, bu yazıda da o günkü eğlenceli deneyimimden bahsetmek istedim.

14232488_1778087812433621_9106166830478763172_n

Bir önceki yazımda anlattığım resim etkinliğinin ardından bu sefer de kilden karakter yaratma atölyesine katıldım. Daha önce de söylediğim gibi Ankara’da böyle değişik sanatsal atölyeler bulmak zor oluyor, o yüzden bir fırsat yakalayınca ve memnun kalınca da hemen anlatıp tavsiye vermek istiyorum buralarda olup da “Değişik bir şeyler yapsak ama ne yapsak?” diyenlere.  

Ağustos başında 10 Eylül’deki ilk workshoplarının tanıtımını yapmaya başlayan ve çok hızlı şekilde pozitif dönüşler alan Studio Mushroom kurucuları ve/-ya atölye yürütücüleri, “şahsına münhasır tasarımlar” fikriyle harekete geçen, genç, dinamik, çok yetenekli ve yaratıcı bir ekip. Rezervasyon kotaları gerçekten çok ama çok hızlı bir şekilde doluyor; o nedenle biz iki kişi olarak 19 Eylül’deki ikinci workshoplarına zor da olsa katılabildik. Sıradaki atölyeleri 25 Eylül’de, o da muhtemelen dolmuştur ama ondan da sonrakileri takip etmek için Facebook hesaplarına arada bakabilirsiniz. Yeni atölye haberi geldiğinde oradan özel mesaj atarak veya arayarak vs. kayıt yaptırabiliyorsunuz.

Atölyeler Cumartesi veya Pazar gerçekleştiriliyor, ücret kişi başı 75 TL, malzemeler orada veriliyor, saat olarak uzun sürüyor; bizimki 13:00-19:00 arası altı saat sürdü yani gündüzünüzün tamamını alıyor ama değiyor.

14311337_1783340051908397_8918892173587229120_o-2

İlk olarak söylemem gerekir ki; özel bir çizim yeteneğiniz veya heykel vs. ile ilgili bir tecrübeniz olması gerekmiyor, zaten kafanızdaki karakteri anladıklarında onlar da size ihtiyaç duyduğunuzda yardım ediyorlar. Tabii ki eğer grafik tasarım, güzel sanatlar okuduysanız ve/-ya bu konuda yetenekliyseniz daha detaylı eserler ortaya çıkartabiliyorsunuz ama biz de gayet eğlendik ve sonuçtan memnunuz. Karaktere siz karar veriyorsunuz ve herkesin yaptığı birbirinden çok farklı oluyor, bu da işe daha bir renk katıyor.

Atölyede ilk önce nasıl bir karakter yaratabileceğinizle ilgili kısa bir sunum yapılıyor, burada çeşitli örnekler, eskizler vs. gösteriliyor. Çok sevdiğiniz bir film karakterini de işleyebilirsiniz, kafanızda o an yarattığınız bir gerçeküstü tipi de deneyebilirsiniz veya tanıdığınız birini heykele dönüştürmeyi deneyebilirsiniz; ne isterseniz… Önce çizmeniz isteniyor ki hamurla şekillendirirken daha kolay olsun diye. Bu esnada karakterinizin sadece önden değil, yandan da nasıl gözükeceğini düşünmeniz de tavsiye ediliyor.

Eğer ben en basit şeyi bile çizemem veya çizdiğimi iyi yansıtamam el becerim iyi değil diyorsanız; tamamen spontane bir şekilde de ilerleyebilirsiniz bence; ki ben kağıda çizdiğimi hamurla tam oluşturmayı beceremeyince ve istediğim kadar benzemeyince akışına bıraktım ve yaptıkça ortaya sürprizle çıkanı görerek daha çok zevk aldım açıkçası 🙂 Yani ilk düşündüğümden daha değişik bir tip ortaya çıktı ama sevdim. Çizim aşamasından sonra alüminyum folyoyla kabaca dış şekli yani genelde vücut yapılmadığı için kafayı oluşturmaya başlıyorsunuz, ardından onu telle sabitliyor ve sıkılaştırıyorsunuz. Daha sonra ise teller gözükmeyecek şekilde figürü hamurla kaplıyorsunuz. Onun üzerineyse asıl karakterinizi hamurlarla, bazen ince fırçaların vs. de yardımıyla oluşturuyorsunuz ve daha ekleyebileceğiniz bir şey olmadığına emin olana kadar uğraşıyorsunuz. Bu esnada atölye yürütücüleri güleryüzleri, sohbetleri, eserinizi daha başarılı kılacak önerileri ve yapamadığınız yerlerde hamuru ellerine alıp size yardım etmeleriyle daha da güzel vakit geçirmenizi sağlıyorlar. Ayrıca, playlist oluşturalım sevdiğiniz müziklerle çalışalım diyorlar ve uzun süre orada olacağınız için çay, kahve vs. ikramlarda bulunuyorlar. Kısacası ev ortamında tatlı saatler geçiriyorsunuz.

14355547_10153942654341705_4729540198691343914_n
14355601_10153942654336705_9139762484050547629_n

Bu hali bayağı komik gözüküyor ama zamanla güzel oldu 🙂

Fırında on beş dakika pişmeye bırakılan heykelleri, daha sonra akrilik boya ve çeşitli kalınlıktaki fırçalarla istediğiniz renklerde boyuyorsunuz ve onlar daha da gerçekçi ve güzel haller alıyor. Boyalar biraz kuruduktan sonra heykelinizi vernikliyorsunuz ve gene biraz daha kurumaya bıraktıktan sonra yıllar boyu size değişik bir anı kalacak şekilde sizin oluyor, tabii hediye de edebilirsiniz; çok özel bir hediye olabilir 🙂

14344048_10153935589826705_5105642420877378533_n

Biz bu workshopla hem bizim için yeni bir aktivite yapmış olduk, hem de  üretkenliğimizi konuşturduğumuz, sosyal ve keyifli bir gün geçirdik. Ankara’da yaşayanlara da yolu en az birkaç gün Ankara’ya düşeceklere bu atölyeye de zaman ayırmalarını öneririm. İyi ki gitmişiz diyeceklerini düşünüyorum.

Konu ilginizi çektiyse herhalde  heykellerin son hallerini merak ediyorsunuzdur. Bizimkiler böyle oldu:

14330006_10153942654446705_9205914888620414028_n-2
14390811_10153935589911705_734710994040039511_n-2

Sonuç olarak; Afrika kökenli fantastik bir karakter yarattım sanırım, hoşuma da gitti açıkçası. Diğer katılımcıların eserlerini de verdiğim Facebook hesabındaki fotoğraf albümlerinden görebilirsiniz.

Eğer yazımı okuyup sıradaki atölyelerden birine katılırsanız yorumlarınızı beklerim:)

Yeni yazılarda görüşürüz, sevgiler!

Studio Mushroom Adres: Kazım Özalp Mah. Hafta Sok. 19/2 G.O.P- Çankaya/ Ankara