Avrupa Film Akademisi’nin Avrupa’nın film ve ödül sezonunu duyurduğu ve bir ay boyunca Avrupa sinemasının çeşitliliğini kutladığı Avrupa Film Ayı (Month of European Film), bu yıl İstanbul’da yaşayan sinemaseverler için Kundura Sinema’yı bu harika etkinliğin merkezi yapmaya hazırlanıyor. 1 Kasım’da başlayacak ve 9 Aralık’a dek 70 şehirde Avrupa sineması üzerine özel programlar, etkinlikler ve retrospektifler sunacak etkinliğin Kundura Sinema’daki programı ise 11-26 Kasım tarihleri arasında Fransız sinemasından beş değerli klasiği bizlerle buluşturacak. Kundura Sinema’nın Avrupa Film Akademisi ile Creative Europe Media ortaklığında ve Institut Français İstanbul’un destekleriyle düzenlediği Avrupa Film Ayı programında yer alan filmlerle Fransız sinemasının farklı dönemlerine ait büyüyü beyaz perdede yeniden hissedeceğiz. Gelin birlikte programın neler sunduğuna göz atalım.

Avrupa Film Ayı (Month of European Film) Seçkisi

Godard ve Varda’sız Bir Fransız Seçkisi Düşünülemez

Fransız sinemasına ilgisi olsun veya olmasın neredeyse her sinemaseverin ismini bir kez olsun duyduğu yönetmenlerden ikisi olan Jean-Luc Godard ve Agnès Varda, Avrupa Film Ayı kapsamında birer filmini izleyeceğimiz iki yönetmen olarak seçkide kendilerine yer buluyor. Godard’ın Berlinale’den Altın Ayı ödüllü neo-noir bilim kurgusu Alphaville: Une étrange aventure de Lemmy Caution (Alphaville) ile Varda’nın yönettiği ve başkahramanı Cléo’nun peşinde 60’lı yılların Paris’inde baş döndürücü bir yolculuğa çıkacağımız Cléo de 5 à 7 (5’ten 7’ye Cléo), seçkinin parlayan iki yıldızı olarak kendine yer buluyor.

Alain Resnais’den İki Güçlü Film

Programda kapsamında iki filmini birden izleyeceğimiz yönetmenlerden biri Fransız Yeni Dalga akımının öncülerinden Alain Resnais olacak. Fransız edebiyatının en güçlü kalemlerinden Marguerite Duras’ın Oscar adayı senaryosu ve yenilikçi kurgusuyla zamanının çok ötesinde bir ilk film olan Hiroshima mon amour (Hiroşima Sevgilim) seçkinin ilk yapımı olacak. Seçki kapsamında deneyimleyeceğimiz bir diğer film de Cannes’dan Büyük Jüri Ödülü ve FIPRESCI Ödülü almış, bugün bile cesur sayılan kurgusuyla Resnais dehasının eşsiz örneği Mon oncle d’Amérique (Amerikalı Amcam) olacak.

Kurgu Dehası Bir Belgesel

Programın dikkat çekici bir diğer filmi de, Nicole Védrès’in bugün bir kurgu dehası olarak anılan 1947 yapımı belgeseli Paris mil neuf cent (Paris 1900) olacak. André Bazin’in “Marcel Proust’un edebiyatta yarattığı derin sarsıntının sinemadaki karşılığı” sözleriyle övdüğü, yapım ekibinde Alain Resnais’in de yer aldığı bu eşsiz klasik, savaş öncesi Paris’teki yaşamı yüzlerce belge ve görüntüyü kullanarak yeniden canlandırıyor. “La Belle Époque” (Güzellik Çağı) dönemi Paris’ini anlatan ve Apollinaire’den Sarah Bernhardt’a, Colette’ten André Gide’e, Paris kültür hayatının en önemli aktörlerinin izlerini de süren belgesel, es geçilmemesi gereken bir hazine. Avrupa Film Ayı gösterimine dair tüm ayrıntılara beykozkundura.com adresinden ulaşabilirsiniz.

Kapak Fotoğrafı: Beykoz Kundura

İlginizi çekebilir: Halil Şimşek’ten 27. İstanbul Tiyatro Festivali