Ben-Sen-Onlar: Sanatçı Kadınların Yüzyılı Sergisi Üzerine
Türk tarihine baktığımızda karşımıza hayranlık uyandıran birçok kadın karaktere rastlarız. Aynı şekilde Türk sanat tarihine baktığımızda da eserleri ile olduğu kadar hikâyeleri ile de ilham veren birçok kadın sanatçımız bulunuyor. Osmanlı döneminde ve Cumhuriyetin ilk yıllarında var olan Türk kadın sanatçılar, cesaretleri ve azimleriyle öne çıkıyor. 1850-1950 yılları arasında Türkiye’de sanatını icra etmiş ama popülerlikleri hak ettikleri yere gelmemiş kadın ressamların eserlerinin bir araya getirildiği Ben-Sen-Onlar: Sanatçı Kadınların Yüzyılı sergisi resim sanatı tarihimizdeki kadınlara ışık tutuyor. Çok değerli sanatçıların eserlerinin bulunduğu sergi, Çiğdem Simavi’nin ev sahipliğinde ve ÜNLÜ & Co sponsorluğunda 9 Ekim tarihinde Meşher‘de açıldı, 27 Mart’a kadar da devam ediyor.
Ben-Sen-Onlar: Sanatçı Kadınların Yüzyılı Konum
Yaşadıkları dönemde kadınların resim sanatı ile ilişkilerinin sadece erkekler tarafından tuvallerde kadın figürünün resmedilmesi ile sınırlığı olduğunu düşünecek olursak toplumda kendilerine biçilen görevlerin dışına çıkmaları ve böylesine etkileyici eserler ortaya çıkarmaları saygıya değer. Özellikle kadın ressamların o dönemde nü stilde çalışmaları gösterdikleri cesaretin önemli bir simgesi.
117 sanatçıdan 232 eser bulunan Ben-Sen-Onlar sergisi ismini Şükran Aziz’in sergide bulunan eserinden alıyor. Bu ismi seçmelerinin nedeni ise sergide asıl amacın çoğunluğunun “ben”leşememiş yani sanat tarihi tarafından kaydedilememiş kadın sanatçıların fark edilmesi olarak tanımlayabiliriz. Bunun yanı sıra sergi, kolektif bir “biz” oluşumunu da araştırıyor. Ayrıca, Meşher bu sergi ile Türkiye’den çağdaş sanatçı kadınların köklerini keşfetmeye davet ettiğini vurguluyor.
Serginin Küratörlüğünü Deniz Artun üstleniyor. Deniz Artun, Ben-Sen-Onlar sergisinin kapsamını belirlerken Türkiye’de çağdaş sanatçı kadınların varlığının kökenine inmeyi ve bunu göstermeyi amaçladıklarının altını çiziyor. Sergi, her kadının ve her bir eserin tarih yazabilecek “biz”e bir çağrı olarak tanımlanıyor.
Ben-Sen-Onlar, Meşher binasının üç katına yayılıyor. Giriş katı “Ben”, aynada kendi mütevazı varlıkları ile karşılaşan şöhretsiz kadınlara odaklanıyor. Serginin farklı köşelerine yerleştirilen aynalar, tek bir kadının birkaç yüzünü yakalamaya çalışıyor. Kadınların, tarihten kendi kendilerini sildikleri, adlarının üzerini bile bile karaladıkları da oluyor. Dolayısıyla ayna, bazen de eskiz aşamasında terk edilmiş eserleri ya da kariyerleri bir dev aynasına yansıtmaya ve onları “büyütmeye” yarıyor.
Birinci kat “Sen”, yumuşak ve birleştirici olan öteki ile karşılaşmaları anlatıyor. Öncelikli “sen” çocukları çağırıyor. Bu kattaki eserler; anne olmanın ya da olmamanın deneyimini, aile olmanın tanımı ile şefkati, sanatçı olmanın gücünü ve ölümsüzlük hakkında bizleri düşünmeye davet ediyor. Ayrıca “sen”, anneliğin idealindeki kutsallık ile çıplaklığın ideasındaki tenselliği karşı karşıya getiriyor.
İkinci kat “Onlar” ise, kadınlara başkalarının gözünden bakıyor. Çiçek, özellikle vazoda olduğunda, başkaları tarafından kadınlara yakıştırılan sıfatları taşıyor; duygusal, kırılgan, amatör ruhlu, sıradan, domestik ve dekoratif. Pek çok sanatçı kadın, kendisinden güvenli ve zarif olanı resmetmesi beklendiği için, ancak vazoda çiçekler boyayarak resim yapabiliyor. Sergiye, hiçbir öncelik gözetilmeden, neredeyse kendiliğinden saçılan çiçekler, şematik aile ağacının, çizgisel bir sanat tarihinin de alternatifini temsil ediyor.
Ben-Sen-Onlar’a ev sahipliği yapan Çiğdem Simavi, serginin çıkış amacını şu şekilde ifade ediyor: “Her zaman kadın emeğine, gücüne, dayanışmasına ve birleştiriciliğine inanan bir kadın oldum. Türkiye’nin sanatçı kadınlarını tüm dünyaya anlatmak, tanıtmak ve çoğunu içine sıkıştıkları gölgelerden çekip çıkararak gün ışığına kavuşturmak en büyük hayalimdi. Ülkemin kültürü ve sanatına olan hayranlığımın temelindeki sessiz kahramanların her zaman kadınlar olduğu bilinciyle, bu hayalimin peşinden gittim.”
Sergiye destek olarak sponsorluğunu üstlenen Ünlü & Co yönetim kurulu üyesi Şebnem Kalyoncuoğlu Ünlü sergiye ve kadın gücüne verdikleri önemi ise şu şekilde anlatıyor: “ÜNLÜ & Co olarak her zaman kadının gücünü ön plana çıkaracak çalışmalar yürütüyoruz. 25. yılımızı kutladığımız bu özel yılda da Türkiye’den sanatçı kadınlarının yüzyıllık emeğini ortaya çıkaran böyle bir sergiye sponsor olmak bizler için gurur verici. Ben-Sen-Onlar sergisi, sanat tarihinin gözden kaçırdığı ya da ihmal ettiği sanatçı kadınların fark edilmesi ve görünür kılınması için önemli bir kilometre taşı olacak.”
Türk sanat tarihi açısından çok önemli bir 100 yıla ışık tutan bu sergi oldukça ilgimi çekiyor. Çeşitli koleksiyonerlerde bulunan bu eserleri bir arada görebilmek ve daha önce hiç bilmediğim kadın ressamlarımızın eserlerini yakından inceleyebilmek çok heyecan verici. Sergiyi 27 Mart 2022 tarihine kadar Salı ile Pazar günleri arasında 11:00-18:00 saatleri arasında İstiklal Caddesi’nde bulunan Meşher’de ücretsiz ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca etkinliklere ve rehberli sergi turlarına da ücretsiz olarak katılabilirsiniz.
Sergide Yeralan Sanatçılar:
Naile Akıncı, Nükhet Aksoy, Maide Arel, Hale Asaf, Perran Berrünnisa Atamdemir, Jülide Atılmaz, Can Ayan, Neşe Aybey, Şükran Aziz, Hatice Şahiye Barlas, Iraida Barry, Behice Nuri, Saime Belir, Belkıs Mustafa, Lerzan Bengisu, Sabiha Bengütaş, Nimet Berdan, Aliye Berger, Semiha Berksoy, Mevhibe Meziyet Beyat, Deniz Bilgin, Zerrin Bölükbaşı, Zabelle C. Boyajian, Sabiha Bozcalı, Halet Çambel, Refia Edren Çiray, Nevin Çokay, Hamiye Çolakoğlu, Gül Derman, Didar Tahsin, Şükriye Dikmen, Tiraje Dikmen, Güzin Duran, Ayhan Dürrüoğlu, Afife Ecevit, Nazlı (Emin) Ecevit, Efruz Cemil, Melahat Ekinci, Esma Ekiz, Emine Semiyye Hilmi, Selma Emiroğlu, Özden Akbaşoğlu Ergökçen, Nebahat Erkekli, Mari Ertoran (Kaloyan), Semiha Es, Esma İbret Hanım, Eren Eyüboğlu, Fatma Saime Cenap, Seniye Fenmen, Sühendan Fırat, Bilge Friedlaender, Lina Gabuzzi, Filiz Özgüven Galatalı, Ruzin Gerçin, Mari Gerekmezyan, Vildan Gizer, Nevide Gökaydın, Beyza Gönensay, Bedia Güleryüz, Hatice Süleyman, Hayriye Nuri, Seta Hidiş, Sara Farhi Huntzinger, Selime Işıtan, Mürşide İçmeli, Nasip İyem, Naciye İzbul, Sare İsmet Kabaağaçlı, İvon Karsan, Gencay Kasapçı, Nevzat Kasman, Sevim Kent, Türkan Kıran, Sabahat Kırlı, Füreya Koral, Hakkiye Koral, Emel Korutürk, Melike Abasıyanık Kurtiç, Müreccel Küçükaksoy, Harika Lifij, Mihri Rasim (Müşfik), Yıldız Moran, Muhterem Ömer, Muide Esad, Müfide Kadri, Nedime Ahmet, Nevin Edhem, Nimet Raif, Nüveyre Faik, Maryam Özacul (Özcilyan), Necla Özbay Özdemir, Rahime Yusuf Ziyaeddin, Rana Salih, Ruhiye, Safiye, Kristin Saleri, Mukaddes (Erol) Saran, Bedia Sarıkaya, Leyla Gamsız Sarptürk, Melek Celal Sofu, Harika Söylemezoğlu, İvi Stangali, Virginia Stolzenberg, Emel Şahinkaya, Maryam Şahinyan, Nasra Şimmeshindi, Şükûfe İbrahim, Tâciser Salih Şâkir, Cahide Tamer, Leman Tantuğ, Zekavet Bayer Taş, Frumet Tektaş, Celile Uğuraldım, Melahat Üren, Mary Adelaide Walker, Fahrelnissa Zeid, Elisa Pante Zonaro
Meşher Hakkında:
Bir Vehbi Koç Vakfı (VKV) kuruluşu olan Meşher, tarihi araştırmalardan güncel sanata uzanan kapsamlı sergilerinin yanı sıra atölye ve konferans gibi etkinlik serileri düzenliyor. Osmanlı Türkçesinde “sergi mekânı” anlamına gelen adıyla Meşher, zamanlar ve kültürler arasında ilham verici bir diyalog zemini sağlamak amacıyla 2019 Eylül’ünden bu yana etkinliklerini sürdürüyor. Üç kata yayılan 900 metrekarelik sergi alanı ve etkinlikler için bulunan 100 metrekarelik faaliyet alanına sahip olan Meşher’deki sergiler, ortaçağdan günümüze uzanan geniş zaman dilimi içinde, çok çeşitli konulardaki programı, araştırmaya dayalı akademik yönü ve yayınlarıyla bir referans noktası olarak kültür sanat dünyasına katkıda bulunmaya devam ediyor.
Kapak Fotoğrafı: Meşher
İlginizi çekebilir: Artsy Magger’dan İstanbul Sergi Takvimi
İlk yorumu siz yazın!