‘Eminönü, Tahtakale’de kalabalığa karışmadan sakince kahve molası vermek mümkün’ desem inanır mısınız? Üstelik burada tarihte kahvenin ilk kavrulduğu kahve fırınını görebileceğinizi ve Sri Lanka’dan Güney Afrika’ya dünyanın dört bir yanından getirilen özel çayları tadabileceğinizi söylesem? Evet hepsi mümkün! Rotamız ünlü Hasırcılar Çarşısı’nda Beta Yeni Han…

Yüzyıllardır Kahve Kokan Bir Han

16. yüzyılda inşa edildiği düşünülen ve Osmanlı Dönemi’ne ait olan han, geçmişte sırasıyla Emin Han, Tahmis Han, Hasırcılar Han ve Yeni Han adları ile biliniyordu. Burası, Eminönü hanları içerisinde Türk kahvesinin tarihi izlerini korumuş özel bir yer ve tarihte kahvenin ilk kavrulduğu kahve fırınını mekanın içinde görebiliyorsunuz. Geçmişte Tahmis adı ile anılan tek han olan adres, kahvenin ilk işlendiği, depolandığı, kavrulduğu, öğütüldüğü ve satıldığı yer olarak biliniyor. Renovasyon sonucu 2019 yılında Beta Yeni Han olarak yeniden faaliyete açılan mekanı uzun süredir ziyaret etmek istiyordum.

Hemen hemen her tavsiye edenden aynı tanımlamayı duyduğum mekan, tam da bahsedildiği gibi ‘çölde vaha’ hissi yaratıyor. Kaotik kalabalıktan bir anda sıyrıldığınız handa, taş duvarlar arasında tarihi havayı solurken dünyanın neredeyse her köşesinden çay ve kahve tatma imkanı yakalıyor, artık ün salmış kahvaltısını tadabiliyor ve geleneksel hanlarda olduğu gibi şarküteriden lokuma pek çok mağazayı ziyaret edebiliyorsunuz.

Beta Tea House

Benim gibi damağınızla dünyayı gezenlerdenseniz, hanın en can alıcı noktası olarak 80’e yakın çay çeşidi ile baş döndüren Beta Tea House’u öneririm. Burası hem çay çeşitliliği hem de sunumu ile adeta bir dünya turu sunuyor. Mekanda çay molası verebileceğiniz gibi rahatlıkla alışveriş de yapabilirsiniz. Özellikle yurt dışına götürmek üzere hediye alışverişi yaparken de  ben buradaki özel Türk çaylarını tercih ediyorum…

Seçim oldukça zor fakat tadabildiklerim arasından bazı favorilerimi paylaşmak istiyorum: Çay yaprakları arasında sarmalanmış yasemin çiçekleri ile Yasemin İncisi; portakal nergisi ve krema ile bambaşka bir kıvam kazanan Rooibos; sunumu ve rengi ile çok merak edilenler arasında olan Mavi Kelebek Çayı; gül yaprakları ve gül aroması ile farklılaşan antioksidan özellikli Beyaz Çay ve elbette hem içerken hem de izlerken huzur veren Çiçen Açan Çin Çayı’nı not alın derim.

Ala Kahve Evi

Kahve tutkunlarını hemen yandaki dükkana alalım, ki onlar kokuyu takip ederek çoktan yolu bulmuşlardır 🙂 İtiraf edeyim onca seyahat sonrasında kahve konusunda bir sürpriz ile karşılaşmam sanırdım fakat bu dükkan aklımı başımdan aldı. Orada Han Kahvesi’ni tattım, yumuşak içimli ve farklı aromalı kahve severler için önerebilirim. Fakat buranın bana göre alamet-i farikası aromalı ve ‘dünya çekirdeklerinden Türk kahveleri… Bal, kavun, nane gibi onlarca aromanın yanı sıra Yemen, Etiyopya, Kenya, Kolombiya çekirdeklerinden üretilmiş Türk kahvesi usulünce pişirilen çeşitleri de hem tadabiliyor hem de satın alabiliyorsunuz. Uyarayım;  adeta bir kahve gurmesi olan satış görevlisi sayesinde siz de kendinizi bir anda benim gibi  çantanızı sonuna kadar kahve doldurmuş bir halde bulabilirsiniz… Hem siz hem de hediye ettiğiniz kişiler için yıllarca hatrı olacağı kesin.

Kapak Fotoğrafı: Beta Tea House

İlginizi çekebilir: Eda Geven’den sntrldükkan