Bianca Jagger - "Goddess in the Doorway!"
Bianca Jagger büyük bir aşkın başrol kahramanı olmasının yanı sıra 70′lere gerek stiliyle, gerekse yaptıklarıyla damgasını vuruyordu. 60′lı yılların sonunda Siyaset Bilimi okumak için Fransa’ya gelen Bianca, Mick Jagger ile bir konser sonrası partide tanışmış ve bir süre sonra evlenmişlerdi. Düğününde giydiği Yves Saint Laurent blazerı ve uzun eteğiyle modada bir akım oluşturacağının ilk sinyallerini daha orada vermişti. Şimdilerde gördüğümüz birçok koleksiyonda hala o beyaz blazerın etkisini hissedebiliyoruz.
Studio 54′ün bir numaralı stil ikonu olan Bianca Jagger saten kıyafetleri, şapkaları ve çekicilik ile birleşen maskülen tarzı ile 70′li yıllarda çevresindekilerden hep bir adım öndeydi. Hatta bu maskülen tarzını Sisley’in 2012 İlkbahar – Yaz koleksiyonunda “Bianca J” temasıyla da görebilirsiniz. Tek omzu açık bluzları, payet işlemeli elbiseleri, etnik görünümlü aksesuarları ile moda tasarımcısı Roy Halston’a ilham kaynağı olmuş ve birçok Halston tasarımında Bianca etkisini göstermişti.
Mick Jagger’la 8 yıl süren evliliklerinin bitmesinin ardından vaktini sosyal sorumluluk projelerine ve politikaya ayıran Bianca, hala daha kurucusu olduğu kadın hakları koruma ve yardım fonunda sosyal projelerine devam ediyor. Geçmişinde büyük ses getiren hayat tarzının avantajı ve şimdilerde yaptığı işlerin mükemmelliği bugünlerde hala adının sıkça anılmasında en önemli payı alıyor. Ve bize de sadece oturup zevkle izlemek kalıyor.
Bianca Jagger’ın stilinden günümüze yansıyanlar neler mi?
*Puantiyeli elbiseler,
*Saten ve ipek gömlekler,
*İri gözlükler,
*Yüksek platform ayakkabılar,
*Blazer Ceketler,
*Deri clutch ve uzun askılı çantalar,
*Büyük şapkalar.
İlk yorumu siz yazın!