Flaşlar Arasındaki Koleksiyon: Bottega Veneta'nın Telif Hakkı Tartışması
Moda, şöhret ve telif haklarının çatıştığı dünyada Bottega Veneta’nın paparazzilerden ilham alan yeni bahar öncesi kampanyası sadece flaşları değil aynı zamanda hukuki kıvılcımları da ateşledi. Ünlüler ve paparazziler arasındaki bu karmaşık ilişki uzun zamandır durulmuş, bir nebze karşılıklı bir anlaşmaya dönüşmüştü. Ancak sosyal medyanın ortaya çıkışı, dikkatleri bir telif hakkı açmazına çevirdi.
Hukuki inceliklere daldıkça ünlüler ve hayranlar arasındaki para-sosyal ilişkilerin evrimini anlamak çok önemli. Zahmetsiz ‘cool’ tarzı ile tanınan A$AP Rocky, kampanyayı tanıtan bir Instagram paylaşımında yıldızlar ile kamera merceği arasındaki paradoksal ilişkiye ışık tuttu: “Fotoğrafçılar ve ünlüler arasında her zaman komik bir ilişki vardı” diyor ünlü rapçi. “Bazıları kararları kendi kendilerine veriyor, bazıları çatışmaya giriyor ve benim gibi seçilmiş birkaç kişi de iyi açılar olduğu sürece bunu umursamıyor.”
Reklam hakkı, 80’lerde ivme kazanıp 90’larda ünlülere kendi imajları üzerinde kontrol sahibi olma arzusunu aşılamıştı. 2000’lerin paparazzi kargaşalarını hepimiz çok iyi hatırlıyoruz. 2000’li yılların başında, paparazzilerin agresif takibinin hakim olduğu bir döneme tanıklık ettik; bu dönem, skandal içerik talebinin hakim olduğu basılı medyanın ön plana çıktığı bir dönemdi. Dijital çağa geçişle birlikte, 2000’li yılların ortalarından sonlarına doğru, ünlülerin özel hayatını anında paylaşma imkanı sunan TMZ ve Perez Hilton gibi ünlü dedikodu sitelerinin yükselişi bu dönemi şekillendirdi. Bu platformlar, paparazzi fotoğraflarında anında ve evrenselleştiren bir etki yaratırken, çevrimiçi ortamda paparazzi fotoğrafçılığını yaygınlaştırdı.
Reklam hakkı gücünün, telif hakkı yasasına ilişkin yaygın bilgisizlikle çatıştığı günümüzde, ünlülerin paparazzi fotoğraflarını izinsiz kullanmasının yolunu açan sosyal medya bu karışıma girdi. Bu doğrultuda, akıllara Gigi Hadid’in 2019 yılında yaşadığı tatsız hukuki mücadele geliyor. Dava, Gigi Hadid’in paparazzi ajansı tarafından çekilen bir fotoğrafını 48 milyondan fazla takipçisinin bulunduğu Instagram hesabında yayınlamasının ardından telif hakkı ihlali iddiasıyla açılmıştı. New York Bölge Mahkemesi’nin kararı çok önemli bir ayrıntıya dayanıyordu: Paparazzi ajansının yasal işlem başlatmadan önce telif hakkı kaydını tamamlamaması, ABD Yüksek Mahkemesi için önemli bir gereklilikti. Hadid’in ticari olmayan niyeti ve fotoğrafın esaslı unsurlarındaki katkısını (poz vermek, kıyafetini seçmek ve hatta görüntüyü kırpmak) öne sürerek, zımni bir lisans nedeniyle “fair use” yani adil kullanım iddiasıyla yaptığı savunma, davanın usule ilişkin gerekçelerle reddedilmesi nedeniyle ne yazık ki birçok cevapsız kalan soruyu beraberinde getirdi.
Bu davanın hukuki incelikleri, ünlüler ve paparazziler arasında gelişen dinamiklere bir pencere açıyor ve telif hakkı yasası, ünlü kültürü ve dijital çağın kesiştiği daha geniş bir diyaloğun önünü açıyor. Geçmişte Fashion Nova ve Fenty’den Moschino ve Marc Jacobs’a kadar çok sayıda marka, telif hakkıyla korunan görüntülerin izinsiz kullanımı iddialarıyla karşı karşıya kalarak kendilerini yasal mücadelelerin içinde bulmuştu. Bu davalardaki hukuki durum, bir fotoğrafın telif hakkının devredilmediği, lisanslanmadığı veya savunulmadığı sürece fotoğrafçıya ait olduğu şeklindeki yerleşik ilke ile vurgulanmıştı.
Bu yaygın olgu, paparazzi fotoğrafçıları ve fotoğraf ajanslarını markalara ve perakendecilere karşı telif hakkı ihlali savaşları vermeye sevk etmişti. Hukuk uzmanı Laura Geyer’in de altını çizdiği gibi işin özü, fotoğrafta yer alan bir marka ya da ünlü olsa bile hiçbir kuruluşun uygun izin olmaksızın fotoğrafı çoğaltma ya da kullanma hakkına sahip olmadığıdır. Moda endüstrisi bu yasal karmaşıklıklarla boğuşurken, bu davalar, markalar ve ünlüler için sosyal medya merkezli pazarlama çabalarında dikkatli davranmaya teşvik eden uyarıcı hikayeler olarak hizmet ediyor.
Bu büyüleyici serüvenin ortasında, Bottega Veneta koleksiyonunu ünlülerin sokak stili ile alakalı her türlü içeriğe olan hayranlığımızın merkezine yerleştirirken, beklenen ilgiyi de üzerine çekti. İnternette Kea olarak bilinen avukat ve moda yorumcusu Xander Cauwelier, “Bottega Veneta’nın resort koleksiyonu biz farkına bile varmadan çoktan her yerdeydi” şeklinde bir tweet attı. Markanın bu zekice pazarlama stratejisi, ünlülerin medya ajansı Backgrid ve stok görsel tedarikçisi Getty Images’ten 2024 bahar öncesi kampanyası için görselleri lisanslamadan önce bile hayranlar tarafından övgüyle karşılandı.
Dokuma deri çantaların hukuki inceliklerle sahneyi paylaştığı bu yıldızlarla dolu serüvende, merakımız modadaki yeniliklerin ötesine geçiyor. Ünlüler, paparazziler ve telif hakları yasasının sürekli gelişen niteliği sebebiyle bizi parmak ucunda tutan bir dinamikle karşı karşıya kalıyoruz. Şöhret ve fotoğrafçılığın nasıl sorunsuz bir şekilde iç içe geçtiğine tanık olurken, spot ışıklarını hikayenin ana kahramanı telif hakkı ve fikri mülkiyet hukukuna yoğunlaştırmamız gerekiyor.
Öyle görünüyor ki sosyal medya, reklam hakkı, ünlü markaların ilgi çekici kampanyaları ve bunların hukuki niteliği üzerindeki tartışmalar yakın zamanda durulmayacak. Bence bu alanda atılacak her adım, bizi geleceğe dair heyecanlandırmalı. Nitekim bu ilişkideki hassas dengeyi korumak kolay olmamakla birlikte bir yandan da moda dünyasının hukuki boşlukların altını çizmesi açısından oldukça ilgi çekici. İşte bu nedenle, moda ve hukukun karmaşık ve etkileyici dansını onurlandırmak bizler için sadece bir görev değil, aynı zamanda bir ayrıcalık haline geliyor.
Kapak Fotoğrafı: People
İlginizi çekebilir: Simay Yaz’dan Bir Gucci Vakası
İlk yorumu siz yazın!