Yazdıkça yaşayan, yaşadıkça yazan biri için kalemsiz geçmiş her gün sosu eksik bırakılmış yemek tadındadır. Karın doyursa ruh doyurmaz, zaman doldursa gönül doldurmaz. Okumanın, yazmanın, yazdığını okutmanın tat ve zehrini bir kez alan her daim huzuru, mutluluğu elinde tuttuğu kaleminde bulur. Koşul ve durumların bana verdirdiği molanın ardından özlediğim kalemime sarılarak theMagger okurlarına, vizyona yeni girmiş olan Unutursam Fısılda’yı yazmak istedim.

Bundan evvel Babam ve Oğlum, Dedemin İnsanları, Issız Adam gibi filmlerini izlemiş olanlar bilecekler, ülkemizin asla es geçilmeyecek sinema yönetmen ve senaristlerinden Çağan Irmak, son yapımı Unutursam Fısılda ile seyirciyi tam deyimiyle alıp alıp götürüyor. Doğup büyüdüğü kasabanın “Elalem ne der?” odaklı mahalle kültürü ile savaşarak müzik hayalinin peşinde İstanbul’a çevirdiği hayat rotası üzerinden bir gencin ilmek ilmek ve sabırla işlediği yaşam döngüsü izleyiciyi sarıveriyor.

‘70li yılların naif İstanbul’unu, sosyal medyadan uzak sahne ve şöhret kapısının sayılı kişi ve kurumlarca aralanabildiği Unkapanı’nı seyrettirirken dönemin sosyokültürel bakış açısı ile bugünün hızlı tüketim dünya görüşü arasında duygusal bir yüzleşme yaşatıyor film. Hayat ve Ses dergileri, dönemin konser ve film afişleri, özenle seçilmiş kostüm ve aksesuarlarıyla Çağan Irmak, Unutursam Fısılda’nın canına can katıyor. Işıl Yücesoy ve Hümeyra’nın hayranlık uyandıran oyunculukları, Mehmet Günsür ve Farah Zeynep Abdullah’ın başarılı rol yeteneklerini önüne katıp, filmi karşı konulmaz bir başarı şölenine dönüştürüyor. Salondan çıkarken makyajı dağılmış hanımefendiler ve yüzünü yerden kaldırmayan beyefendilerden destek göreceğimi tahmin ediyorum, müzikleri de filmin can suyu, can damarı gibi, oya gibi, ince ince işlenmiş bir kanaviçe gibi esaslı yer tutuyor. Nefes alıp veren sözleri ve kalbi atan melodileriyle Kenan Doğulu, en saklı kalmış, engin ve derin tellerine dokunuyor tüm içtenliğiyle kalplerin.

Değerli sinema adamı Çağan Irmak’ın, her biri birbirinden kıymetli ve emektar oyuncu kadrosunun, set ve ışık ekibinin, emeklerinin önünde saygı ile eğilirken, vizyona girdiği ilk günde seyretmeme sebep olmuş, hamili kart patronum sayılır, üstün müzik adamı Kenan Doğulu’yu gönülden kutlarım!