Pera Müzesi’nin 10.yıl sergi etkinlikleri kapsamında, Sotheby’s Cecil Beaton Stüdyo Arşivi Küratörü Joanna Ling, Sotheby’s, Cecil Beaton Stüdyo Arşivi’nin koruyucusu olarak, ünlü fotoğrafçının kişisel koleksiyonundan 100.000’den fazla negatif, 9.000 vintage baskı ve 42 kupür albümünün bulunduğu benzersiz bir arşivi muhafaza etme ayrıcalığına sahip olduklarını ve bu anlamda, Türkiye’deki ilk Beaton sergisi için fotoğraf ödünç vermekten büyük mutluluk duyduklarını iletiyor.

Cecil Beaton ismini ilk defa Madonna’nın İngiltere’de yaşadığı dönem onun evini satın almış olması ile duymuştum ve onu İngiliz Kraliyetine olan yakınlığı ile savaş fotoğrafçısı olarak tanıyordum. Oysa Cecil Beaton, fotoğraf çalışmaları ile tanınmasının yanı sıra kostüm ve dekor tasarımları ile ödüller almış çok yönlü bir sanatçı. Sergi küratörü Terence Pepper; “Beaton resim, illüstrasyon, karikatür ve tiyatro ile sinema kostüm tasarımına (sinema için kostüm tasarımı dalında Gigi ve My Fair Lady ile kazandığı iki Oscar’ı bulunuyor) uzanan çeşitli mecralarda çalışmasının yanı sıra çok satan bir yazar, bir fotoğraf tarihçisi ve zaman zaman da bir oyuncuydu. Ancak sanata en önemli katkıyı fotoğrafçı olarak yaptığı konusunda birçok eleştirmen hemfikirdir.” diyor ve sergi için seçilen fotoğrafların Beaton’ın yaşadığı dönemin önemli figürlerini ve olaylarını kronolojik ve tematik bir düzende yansıtmak üzere düzenlendiğini belirtiyor.

Vogue dergisinin Cecil Beaton imzalı kapaklarına değinen Pepper, onun çektiği fotoğrafların başarısının Beaton’ın tüm kareleri bir sanat eseri olarak ele almasından kaynaklandığını belirtiyor:

“Beaton, modelinin olabildiğince güzel görünmesi için uğraşırken, diğer yandan geleneksel portre fotoğraflarının dışına çıkma arayışı hep devam ediyordu. Bu nedenle, modellerini alışılmadık pozlarda oturtup, muhteşem bir arka plan oluşturur ve böylece modelin kompozisyonun odağı değil, sadece bir parçası olarak görünmesini sağlardı.”

Sergide göreceğiniz fotoğraf çalışmalarını tarihleri ile değerlendirdiğiniz zaman Beaton’un ne kadar öncü ve yaratıcı çalışmalar çıkardığını kolaylıkla hissedebilirsiniz. İlk modellerini aile bireyleri olarak kullandığı fotoğraflar, kız kardeşleri için hazırladığı fotoğraf setleri, kostüm tasarımları gibi dokunuşlar ile bir sanatçı olarak bütüne müdahalesi oldukça başarılı. Aynı zamanda sahne tasarımında önemli unsurlardan biri olan aktörü öne çıkarırken fon ile bütünlüğü sağlamayı başaran sanatçının fotoğrafları tüm siyah beyaz zıtlıklara rağmen bu bütünlüğü hissettiren kompozisyon elemanlarına sahip.

Blogger etkinliği ile gezdiğimiz Pera Müzesi sergileri, Tania Bahar’ın harika anlatımı ile tüm katılımcılar için her defasında daha bilgilendirici oluyor. Tania Bahar’ın sergilerin ilk kurulum aşamalarından itibaren hakim olduğu konu ve çalışmalar hakkında anlattıkları, eserlere gezi boyunca farklı açılardan bakmamızı sağladı.

Sergide yer alan çarpıcı fotoğraflardan biri son halife II. Abdulmecit’in kızı Dürrüşehvar Sultan’ın portresi.

Vogue gibi dünyaca ünlü moda dergileri için de çekimler yapan Beaton, çocukluğundan süre gelen Hollywood yıldızlarına olan merakını aktardığı eskiz defterlerinde de onlara yer vermiş, onları fotoğraflarken film sahnesi gibi kareler ortaya çıkarmış.

Fotoğrafların yanlarında bulunan bilgilerde her fotoğrafın anısı ile alakalı bilgiler mevcut. Marilyn Monroe, Grace Kelly gibi Hollywood yıldızlarını fotoğraflayan Beaton’un sergisinde Kraliçe Elizabeth gibi isimlerin portrelerini de görebilirsiniz.

Cecil Beaton’ın “Portreler” sergisi, 13 Mayıs – 26 Temmuz 2015 tarihleri arasında Pera Müzesi’nde izlenebilir. Müze, Salı’dan Cumartesi’ye 10:00-19:00 saatleri arasında, Pazar günleri ise 12:00 – 18:00 saatleri arasında gezilebiliyor. Pera Müzesi’nde Cuma günleri hem uzun, hem de ücretsiz. Müze, Cumaları 18:00 – 22:00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.