Chris Botti ile: Kariyerindeki Kağıt Kesikleri Üzerine
Chris Botti, kariyeri boyunca Sting, Paul Simon, Barbra Streisand, Lady Gaga gibi ünlü isimlerle sahne aldı. Çok sayıda altın ve platin plak kazanan sanatçı, dünyaca ünlü orkestralarla prestijli sahnelerde konserler verdi. Türk müzikseverlerin yakından takip ettiği Chris Botti, 41 konserlik dünya turnesinin İstanbul ayağında 17 Mayıs akşamı saat 21.00’de Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda hayranlarıyla buluşacak. Kod Müzik ve BWO Entertainment iş birliğiyle gerçekleştirilecek olan konserde Chris Botti, beş özel konuğu ve orkestrasıyla birlikte müzik tutkunlarına büyüleyici bir akşam vadediyor.Müziğini sürekli keşfetmek ve öğrenmek için bir motivasyon kaynağı olarak gören, farklı sesler ve ifadelerle denemeler yaparak müziğinin tazeliğini koruyan caz, pop ve klasik müzik arasında yolculuk yapan Botti ile kariyeri hakkında merak ettiklerim hakkında konuştuk. Keyifli okumalar.
Müziğinin, insanı yolculuk yapmaya dair dürten bir yanı var. Müzik yolculuğunun başladığı ilk ana giderek röportajımızda da bir yolculuk hissi yaratmak isterim. Müzikle ilk temasını hatırlıyor musun? Müzikal yolculuğun ne zaman başladı?
Annem klasik müzik konser piyanistiydi. Pratik yaparken sadece müziğini duymuyor aynı zamanda onun enstrümanıyla olan ilişkisini görüyordum. Onun o tutku ve disiplinini anladığımda beş yaşlarındaydım. Bu benim için yeterince ilham verici bir başlangıçtı.
Bir yaşam boyunca “arayışta” olmak hali insanın her zaman yanı başında durmasını istediği bir durum. Arayışta olma hali kişisel olarak ve müzikal olarak senin için ne ifade ediyor?
Müzikle ilgili yaptığınız her şeyde, bu arayış içinde olmak, sürekli bir şeylerin peşinden gitmek, daha derin bir anlam ve ifade bulma çabasıdır. Her müzisyen size bunu söyleyecektir. Müzik bu yolda bana rehberlik eden bir araç, sürekli keşfetmek ve öğrenmek için bir motivasyon kaynağı.
Dinleyicilerine caz, pop ve klasik gibi türler arası bir yolculuk vaat ediyorsun. Türlere hâkimiyetinin ve türler arası geçişler yapmanın müziğine sağladığı imkânlar ve ihtimaller nelerdir?
Her ne kadar tüm türlerde ustalaşmış olduğumuzu iddia etmesem de, kesinlikle birkaç farklı şekilde performans sergiliyoruz. Bir gecelik performansta farklı müzik stillerini seyirciye sunmak gerçekten eğlenceli oluyor ve bu seyircileri mutlu ediyor. İşte bu da en önemli şey! Farklı türler arasında geçiş yapabilmem, dinleyicilere geniş bir yelpazede duygusal deneyimler sunmama olanak tanıyor. Bu, onlara sadece bir türden daha fazlasını sunma fırsatı vermekle kalmıyor müziğimi dinleyen kitlenin genişlemesine de yardımcı oluyor.
Kendine özgün ifade biçimini yaratırken çeşitli müzik türlerinin sınırlarını zorluyorsun. Müziğinin her defasında meydan okuyan bir yanı var gibi hissediyorum. Bu konuda bir şeyler söylemek ister misin?
Müzisyenler için zorluklar, dışarıdan göründüğü gibi sadece türler veya benzer şeylerle ilgili değil. Müzisyenlerin karşılaştığı zorluklar; günlük yaşamın getirdiği şeyler, yollarda olmak, uçağa binmek, uyku eksikliği, sıkıntı ve daha birçok şeydir. Sahneye çıktığınızda bir buçuk veya iki saat boyunca oradasınız, ama diğer 18 veya 20 saat için farklı bir planlama yapmanız gerekiyor. Bu zorluklar, başka herhangi bir şeyden daha fazla mücadele gerektiriyor. Bu yüzden, dinç kalmaya ve belli disiplin doğrultusunda plana sadık kalmaya çalışıyorum.
Sting, Paul Simon, Barbara Streisand, Lady Gaga, Tony Bennett, Frank Sinatra, Aretha Franklin ve Andrea Bocelli gibi birçok büyük isimle ortak çalışmalar yaptın. Ve hepsinde yeni bir tını arayışının izini duymak mümkün. Bu arayışı belirleyen unsurlar neler? İçgüdüsel olarak yaptığın şeyler var mı?
Genellikle içgüdülerime güvenirim. Sahneye biriyle çıkıp müzik yaparken, çoğunlukla karşılıklı olarak içgüdülerimizle hareket ediyoruz ve bu performansı daha samimi kılıyor. Her biriyle yapılan düetlerde yeni bir tını arayışının izlerini duyabilirsiniz. Bu arayışı yönlendiren faktörler, her sanatçının kendine has yorumu, tarzı ve enerjisidir. Bu süreçte, sahneyi paylaştığım kişinin kendini ifade biçimlerinden ilham alırım. Farklı sesler ve ifadelerle denemeler yapmak, müziğime tazelik katıyor. Bu tazelik yeni kapılar açıyor.
Müzik dışında kendine kavramsal zemin olarak seçtiğin ve kattığın unsurlar neler? Hayatında önemli yer edinen öğretileri ve düşünceleri anlatman mümkün mü?
Üniversitede harika bir trompet öğretmenim vardı; Bill Adam. O, disiplini nasıl ele alacağımız ve trompet üzerinde nasıl hissedeceğimiz konusunda gerçekçi yollar öğretti. Ayrıca düzenli bir rutin oluşturmanın ve bu merkezi korumanın önemini vurguladı. Ben de müzikle ve kendimle ilgili olarak bu prensipleri uygulamaya çalışıyorum. Herkes, bu tür bir durumun her yönüyle mücadele eder, bu yüzden sürekli bir gelişim sürecindeyim. Dünyadaki herkesin benzer şekilde bir yolculukta olduğunu söyleyebilirim. Bu öğretiler, hayatımda önemli bir yer tutuyor.
Son olarak geçtiğimiz sene caz ve klasik standartlara odaklanan “Vol.1” albümün yayınlandı. Bu albümün yayınlandığı zamandan müziğin profesyonel olarak yaşamına katıldığı zamana baktığında müziğinin yaşadığı dönüm noktaları ve değişimler neler?
Müzik kariyerimdeki dönüm noktaları ve değişiklikler, bir milyon kağıt kesik gibi yavaş yavaş gerçekleşti. Bu süreçler çok yavaş ilerler ve sonra geriye bakarsınız ve “Vay, çok farklı ya da umarım daha iyi bir müzisyen oldum” dersiniz. Ancak bu, her gün yaşanan küçük mücadelelerin toplamıdır ve umarım bu mücadeleler, pozitif bir yönde ilerlemeye katkıda bulunur.
Örneğin; “Vol1 1” albümümün çıkışı, kariyerimdeki önemli bir noktaydı. Bu albüm, caz ve klasik standartlara odaklanarak müziğime olan yaklaşımımı ve ifade biçimimi yeniden şekillendirdi. Her yeni proje, yeni bir öğrenme deneyimi ve kendimi ifade etme biçimimi geliştirme şansı sunuyor. Bu tür projeler, uzun vadede büyük bir etki yaratıyor.
2021 yılından sonra ilk defa bir İstanbul akşamında buradaki dinleyicilerinle buluşacaksın. Bize nasıl bir yaz akşamı yaşatmayı planlıyorsun?
İstanbul’un büyüsüne yakışan sihirli bir atmosfer olmasını planlıyoruz. Harika bir grubumuz var. Daha önce birçok kez İstanbul’da olduk ve oradaki hayranlarımız için performans sergilemeyi çok seviyoruz. Bu sefer beş özel konukla geliyoruz. Grup gerçekten harika olacak, umarız herkes bizim kadar keyif alır.
Chris Botti’nin trompetinin yumuşak ve melodik sesiyle birlikte özel konuklar, keyifli orkestra ve Harbiye’nin büyüleyici atmosferinde gerçekleşecek olan bu muhteşem konserin biletleri, bilet satış siteleri üzerinden temin edilebilir.
Kapak Fotoğrafı: Kod Müzik
İlginizi çekebilir: Gürkan Sonat’tan Müzik Dünyasının Günceli
İlk yorumu siz yazın!