!f Yeni: Displaced / Arafta
!f İstanbul ve theMagger işbirliğiyle, !f Yeni bölümündeki filmleri sizin için inceledik! İlk film, Volkan Üce’den “Displaced / Arafta”…
İşçi göçünün üzerinden uzun yıllar geçti, öyle ki Türkiye’den kalkıp Avrupa’ya yerleşenlerin çocukları büyüdüler, kendi ailelerini kurup üçüncü bir nesli yetiştirdiler. Peki kim bunlar, bu üçüncü nesil? Kimi Türkiye’ye adımını bile atmamış bu insanlara Türk demek ne kadar doğru?
Türk asıllı Belçikalı yönetmen Volkan Üce’nin yönetmenliğini üstlendiği Displaced / Arafta filmi bizleri Türk asıllı Avrupalıların hikâyeleriyle buluşturuyor. Hollanda ve Belçika’da doğup büyümüş, gözlerini Avrupa’da açmış, Türkçe’yi evde, bulunduğu yerin dilini ise okulda, sokakta öğrenmiş, ancak (özellikle de milliyetçiliğin yeniden ırkla ilişkilendirilmeye başladığı günümüzde) hayatları boyunca hep öteki olmuşlar. Her zaman Türk olmuşlar, her daim doğup büyüdükleri yerin insanı değil, atalarının geldiği yerin insanı olarak anılmışlar. Ömür boyu süren bu ayrımcılığın, ötekileştirmenin sonunda da kimlik bunalımı yaşamaya başlamış, “Ben kimim?” sorusunun yanıtını bulmaya çalışmışlar. Sonunda da anne babalarının, dedelerinin geldiği topraklara dönüp benliklerini orada bulmaya, doğup büyüdükleri değil ait oldukları yerde, evlerinde yaşamaya karar vermişler.
Türkiye’ye, İstanbul’a dönmüş dört Türk asıllı Avrupalının hikayelerini anlatan Displaced / Arafta filmi, ideolojisine bakmaksızın bu dört insanın hayatlarına sokuyor bizleri. Biri hayalleri için gelmiş İstanbul’a, doğup büyüdüğü yerde karşısına fırsat çıkmıyor olmasından yakınarak, biri kendini bulmak için gelmiş, biri ise elini eteğini Avrupa’dan kesin olarak çekmiş, memleket hasretiyle yanıp tutuşarak, koşarak vatanına dönmüş. Ancak hepsi de kendisine kucak açmasını bekledikleri memleketlerinde hayal kırıklıklarıyla karşılaşmış. İçine doğup büyüdüğü dünya görüşüyle, dünya algısıyla, etik anlayışıyla örtüşmeyen memleketlerinde kendilerini yine yabancı hissetmenin acısını yaşamışlar. Çağırı merkezlerinde mahsur kalmış, kendilerini evlerinde, memleketlerinde hissettikleri yeni bir hayata başlama umuduyla geldikleri bu yerde kendilerine sunulan imkanlar çerçevesinde yine öteki olmayı sürdürmeye zorlanmışlar. Sonunda ise kimi memleketine dönmeyi, kimi ise memleketinde kalmayı seçmiş.
Avrupaların, Türk asıllı Avrupalıları dışlamakla suçlayan Türkiyelilere bir cevabı var filmde hikayesini dinlediğimiz Sinan’ın. İstanbul’da, ayrımcılığın her yerde olduğunu gördüğünü söylüyor Sinan, hatta Türkiye’nin bu konuda hala ilkel olduğundan bahsediyor. Birbirine yabancı iki insanın sohbetinde ilk sorunun “Nerelisin?” olduğuna dikkat çekiyor ve bu sorunun cevabı ile insanların birbirlerini belli kalıplara soktuğunu dile getiriyor. Tüm filmi Sinan’ın bu dört cümlesiyle özetlemek mümkün aslında, hatta üzerine düşününce işin trajik boyutu daha da belirginleşiyor. Zira şimdi bir taksiye binseniz, taksicinin “Memleket nere?” sorusuna “İstanbul,” cevabını verirseniz tüm atalarınızın nereden geldiğini öğrenmeden susmaz, durmak bilmez. Ama Avrupa’dan gelen biri için durum biraz daha farklı; nerelisin sorusuna “Bursalıyım,” cevabını verse bir Türk asıllı Avrupalı, atalarının geldiği yeri saysa memleket olarak, ona bakar, ona Bursa’yı yakıştıramaz ve “Sen Avrupalı olmuşsun,” yakıştırmasıyla kendince aşağılar, onu Türkiye’ye layık görmez, kirlenmiş sayar. Kendi insanı kabul etmezken Avrupalı ne yapsın peki? Türkiye’de ötekileştirilirken Avrupa’da ötekileştirilmeleri, azıcık da olsa farklı kabul edilmeleri doğal sayılmaz mı?
İstanbul’dan, Türkiye’den kaçıp gitmek isteyenlerin sayısının her geçen gün arttığı günümüzde Volkan Üce çok mühim bir konuyu, Almanlaşmayı değil, Alamancı olmayı mercek altına alıyor. Günümüz Türkiye’sindeki anlaşmazlıkların kökenine inen, bizlerin uğradığı mağduriyetten çok daha fazlasını Türk asıllı Avrupalıların yaşadığına dikkat çeken belgesel görülmeye değer olmanın da ötesinde kesinlikle görülmesi gereken bir yapım. En iyisi olmasa da tüm !f programının en değerlisi bana kalırsa.
IMDb Puanı: 7.8/10
Diğer !f Yeni Filmlerinin incelemeleri: Anadolu Turnesi, Cano, İstanbul Echoes, Kar, Yüzleşme
İlk yorumu siz yazın!