Doğu Karadeniz: Yeşilin Binbir Tonuyla #ÇOKÇEKİCİ
Ülkemizin her köşesinin tarihi ve doğal güzelliklerle bezeli birer hazine olduğuna şüphe yok. Peki sizce bizler bunun ne kadar farkındayız? İşte birazdan tanışacağınız seride sizi, yurdumuzun eşsiz güzelliklerini birbirimizle her yerden paylaşmamıza imkan sunan Türkiye’nin #ÇokÇekici operatörü Turkcell’den aldığımız ilhamla yollara düşmeye davet ediyoruz. Türkiye’nin Kuzey Ege’den Doğu Karadeniz’e uzanan kendine özgü ve #çokçekici noktalarını birlikte yeniden keşfetmeye hazırsanız, üçüncü durağımız eşsiz doğal güzellikleri, özellikle de yaylaları ve yöresel lezzetleriyle Doğu Karadeniz.
Biraz serin, çokça yağmurlu ama her daim yemyeşil ve masmavi… Size de Doğu Karadeniz’i anımsatmıyor mu? Temiz havadır Doğu Karadeniz, doğanın tam içinde olabilmektir, güzel insanlardır, sıcacık küçük köylerdir, tadına bir kez varıldı mı hafızalardan silinmeyen lezzetlerdir. Gidene yeniden gitmek için planlar yaptırır, henüz gitmeyene hayaller kurdurur. Trabzon, Rize, Artvin; her köşesi gerçek bir hazinedir Doğa Karadeniz’in. İnsana iyi gelir yeşilin çevrelediği rotaları, yaylaları, kendi halinde akıp giden şelalerinin, derelerin sesleri, sıcacık çayının mis gibi kokusu.
Şüphesiz en çok yaylalarına hayran kalırsınız Doğu Karadeniz’in. Rize’de Ayder, Pokut, Gito, Elevit, Trovit, Palovit; Trabzon’da Sis Dağı, Haldizen; Artvin’de Maçahel… Her birinde yayla havasını solumak ruhunuzu besler, sırada sizi binbir çeşit Karadeniz lezzetinin beklediğini bir anlığına da olsa unutabilirsiniz. Derken bölgenin yöresel tatları girer sahneye: Doğu Karadeniz’in tertemiz sularından çıkan balıklar, tarlalarda yetişen mısırlar, tabii ki fındık ve en çok da çay.
Günleriniz Anzer balının, turşu kavurma ve mincinin süslediği kahvaltı sofralarıyla başlar Doğu Karadeniz’de. Öğleye doğru oturduğunuz sofra deniz kokan balıklarla süslenir. Önceden hamsi balığının bu bölgeyle özdeşleştiğini zaten iyi biliyor olursunuz ama eminiz çorbadan buğulamaya ve pilava, burada hamsiyle yapılan 30’u aşkın lezzetle karşılaşınca epey şaşırırsınız. Hamsi çorbası, hamsi pilavi, hamsili ekmek… Sonra birden sofraya mis gibi kokusuyla sıcacık mıhlama (Trabzon’da kuymak) gelir: Doğu Karadeniz’in yaylalarından, tereyağından, peyniri ve mısır unundan kopan o eşsiz lezzet. Trabzon pidesi, Laz böreği, kara lahana çorbası, etli ve zeytinyağlı kara lahana sarması ve mısır ekmeği olmadan olur mu? Tabii ki hayır. Tüm lezzet şölenleriniz ise ya yufka, ya kadayıf, ya da pekmezli kabak tatlısıyla taçlandırılır tabii ki.
Doğasıyla olduğu kadar kültürel mirasıyla da büyüler insanı Doğu Karadeniz ve her ikisini de en güzel şekilde harmanlayabilmesidir onu özel kılan. Trabzon’da örneğin; Uzungöl’ün sık ormanları arasında kaybolur, Boztepe’deki çay bahçesine kurulup denize tepeden bakmanın keyfini yaşarsınız. Dünyanın en uzun ikinci mağarası olarak anılan Çal Mağarası’nı hayran hayran incelerken, içinden sessizce akan küçük dereyi görünce şaşırır, kendinizi derenin şırıltısına sorgusuz sualsiz teslim edersiniz. Hamsiköy’ün ünlü mis kokulu sütlacını kaşıkladığınız lezzetli bir molanın hemen ardından, şüphesiz ki Sümela Manastırı’nda alırsınız soluğu. Karadağ’ın yamaçlarına kurulu olup şehre tepeden bakan Sümela Manastırı, heybeti ve ihtişamıyla olduğu kadar, duvarlarındaki fresklerle de büyüler sizi.
Derken elbette ki, Rize’nin yemyeşil doğasına yolumu düşürmeden olmaz diye düşünürsünüz ve tam anlamıyla bir oksijen deposu olan Çamlıhemşin’de bulursunuz kendinizi. Burada eski adıyla Çinçiva, yeni adıyla Şenyuva Köyü’nü baştan aşağı dolaşır, Fırtına Deresi’ne karşı şöyle yöresel ve pek leziz bir kahvaltı edersiniz. Biraz ilerideki Taş Köprü’de dolanır, Zilkale’nin içindeki gizli geçitlerde kaybolur ve en son Rize’nin en yüksek debili şelalesi Palovit’in dökülüşünü izlersiniz. Tam da o an, aniden içinizi kaplayan huzura siz bile şaşırırsınız. Peki ya, Artvin’in dört yanı ormanlarla çevrili eşsiz doğa harikası, Karagöl’üne uğramadan olur mu? Karagöl’ü panoramik olarak seyredip tam da olmanız gereken yerde olduğunuzdan bir kez daha emin hissettikten sonra yolculuğunuza devam edersiniz. Bu kez de yolun ilerisinden size göz kırpan Karçal Dağları ve arasındaki masalsı manzara şaşırtır sizi.
Gezinizin belki de en güzel taraflarından biri, şahit olduğunuz tüm bu doğa harikalarını ve yöresel tatları denediğiniz leziz anları paylaşmaktır sevdiklerinizle. Türkiye’nin #çokçekici operatörü Turkcell ile bulunduğunuz her noktadan kolayla ulaşırsınız hepsine ve onları da ortak edersiniz keşif yolculuğunuza. Ne dersiniz? Sizce de yola çıkmanın vakti gelmedi mi?
Daha fazla bilgi almak için tıklayın.
İlk yorumu siz yazın!