Edebiyatçıların Garip Alışkanlıkları: Hugo'dan Balzac'a
Büyük edebiyatçıların çok şaşıracağınız garip alışkanlıkları olduğunu biliyor muydunuz? Balzac, Dostoyevski, Dalton Trumbo… Hazırsanız başlıyoruz.
Edebiyatçıların Garip Alışkanlıkları
Honoré de Balzac
Vadideki Zambak, Goriot Baba, Gizli Başyapıt gibi önemli eserlerin yaratıcısı Honoré de Balzac, tam bir kahvekolikmiş. Yazılarını yazarken başına bir şal atar, ayaklarını suya sokar ve belirli olan kelime sınırlamasına ulaşmadan masa başından kalkmazmış.
Dostoyevski
Kaleme aldığı birçok dünya klasiğiyle tanıdığımız usta yazar Dostoyevski, eserlerinin çoğunu kumar borçlarını kapatmak için yazmış. Yazılarını genellikle geceleri yazan Dostoyevski’nin en büyük destekçisiyse eşiymiş.
Dalton Trumbo
Bu konuyu araştırırken, alışkanlıklarıyla beni en çok etkileyen yazar Dalton Trubo oldu. Ünlü Amerikalı yazar Dalton, yazı yazmak için hiç de uygun görünmeyen bir ortamda -banyoda- tamamlarmış yazılarını. Bu esnada arkadaşı Douglas’ın kendisine hediye ettiği papağanı da yanında tutarmış.
Victor Hugo
Yaşlanmaktan korkmasıyla bilinen yazar Victor Hugo, genç kalmak uğruna sabahları soğuk suyla duş yapar, yazılarını yazarken dışarıya çıkmamak adına çok sevdiği şalını ve diğer kıyafetleri dolaba kilitlermiş.
Virginia Woolf
İngiliz feminist, yazar, romancı ve eleştirmen Virginia Woolf, okuduğumuz eserlerini ayakta yazmış. Evet, yanlış duymadınız, ayakta yazmış. 🙂 59 yaşında kendini sulara bırakarak intihar eden Woolf, bana sorarsanız gelecek dönemlerde ayakta yazı yazılabilen ilk masanın mucidi dahi olabilirmiş.
Robert Graves
Son zamanlarda ilgimi fazlasıyla çeken büyü olayı sanırım yazar Robert’te de varmış. Yalnızca elle üretilen eşyaların bulunduğu bir odaya sahip olan Graves, sadece bu odada yazı yazarmış. Sebebi, seri üretimle üretilen eşyaların bulunduğu bir yerde yazı yazarsa büyünün bozulacağına inanmasıymış.
Kapak fotoğrafı: LitReactor
İlginizi çekebilir: Ülker Kaplan’dan Ünlü Yazarların Tuhaf Takıntıları
İlk yorumu siz yazın!