ENKA Sanat: Yeni Sezonda Anlatacak #çokşeyvar
ENKA Sanat ile buluşmalarımız bu sonbaharda kaldığı yerden devam ediyor. Birbirimize bu kadar uzak kalmamızın acısı, 9 Kasım ile 14 Aralık tarihleri arasında dinletiler, resitaller, tiyatro oyunları ve belgesellerle dolu bir programla çıkıyor. Büyük ustaların, dünyaca ünlü piyanistlerin, virtüözlerin, oyuncuların ve genç yeteneklerin; sohbet, şiir, oyun, şarkılarla, kısaca sanatın her dalıyla bize anlatacak çok şeyleri var.
ENKA Sanat’ta Yeni Sezonda Çok Şey Var
ENKA Sanat’ın içine her şeyi dahil ettiği etkinliklerini, tiyatrodan müziğe uzanan geniş repertuarını ve hayatın kısa ama sanatın uzun olduğunun altını çizdiği buluşmalarını hepimiz çok özledik. 9 Kasım tarihinde ise bu özlem, yerini ENKA oditoryumunda üzerine düşünülmüş özel bir seçkiye bırakıyor. 14 Aralık tarihine kadar sürecek etkinliklerin her biri, büyük ustalara, tiyatroya adanmış ömürlere, bu gök kubbede hoş bir seda bırakan sanatçılara, aşk şiirlerine, sevda öykülerine, memleket türkülerine kısaca sanata saygı duruşu niteliğinde. Bizim de buna karşılık, “hazır ol”da durmak üzere heyecanımız son evrelerde. O halde, ENKA’nın anlatacağı “çok şeyler”e hep birlikte kulak verelim:
Şair Şarkıları: Güvenç Dağüstün ve Burçin Büke
9 Kasım Salı, 20:30
Hep sahnede olmalı ve hep dinlemeliyim dediğim Güvenç Dağüstün ve Burçin Büke, ENKA buluşmalarının perdesini açıyor. Repertuarlarında Ömer Hayyam, Aşık Veysel, Nazım Hikmet ve Yahya Kemal’den buram buram Anadolu kokan şiirler, besteler ve şarkılara dönüşüyor. Şarkılara sohbet eşlik ediyor, REDD grubunun solisti Doğan Duru konuk sanatçı olarak yerini alıyor ve hepimizi doyumsuz bir müzik ziyafeti bekliyor.
Atatürk’ü Düşünmek: Cana Gürmen ve Cihat Aşkın
10 Kasım Çarşamba, 20:30
Keman virtüözü Cihat Aşkın ve piyanist Cana Gürmen ile ulu önderimizi anacağımız, “Atatürk’ü Düşünmek” etkinliği, hep hatırlayacağımız en özel resital olacak. 10 Kasım’da Ata’mızın aramızdan ayrılışının 83. yıl dönümünde Schubert’le başlayıp Ulvi Cemal Erkin’e doğru uzanacağımız yolculuğumuzun son durağı da bu anlamlı güne çok yakışacak. Bir Selanik Türküsü olan düzenlemesi Cihat Aşkın’a ait Bülbülüm Altın Kafeste eseriyle, şimdiden duygulanmamamız içten bile değil.
Gülsin Onay
15 Kasım Pazartesi, 20:30
Dünyaca ünlü piyanistimiz Gülsin Onay, ENKA sahnesinin en zarif konuğu olacak. Bizlere yaşatacağı bu müzik keyfinin yelpazesi oldukça geniş. 20. yüzyılın öncü Türk bestecilerinden Ahmed Adnan Saygun’un yanı sıra, Joseph Haydn, Frédéric Chopin’den esintiler, sunacaklarının en önde gelenleri. Piyanonun tınısında, arkamıza yaslanıp müziğin büyülü dünyasının sakini olmaya ve ruhumuzun payına düşenini almaya çoktan adayız.
Ben Anadolu, Mam’art Tiyatro
16 Kasım Salı, 20:30
Sanat buluşmalarında sahne şimdi Ben Anadolu’nun. Bildiğiniz gibi, Yıldız Kenter’i, Kasım 2019’da kaybetmiştik ve ikinci seneyi devriyesinde kendisini yine bir Kasım akşamında anacağız. Her zaman önünde saygıyla eğildiğim Güngör Dilmen’in en önemli eserlerinden Ben Anadolu, Ayça Bingöl’ün başarılı oyunculuğuyla yeniden hayat bulacak. Topraklarımızın özünü oluşturan; ağaçlarla, masallarla, tarihle, savaşlarla, sokaklarla bir olan ve Anadolu’nun farklı çağlarına şahitlik eden kadınlara, biz de sahne üzerinden tanık olacağız.
Baba, Pürtelaş Stüdyo
23 Kasım Salı, 20:30
Baba, iki yıl aradan sonra yeniden tiyatroseverlerle buluşacaksa, biz de 23 Kasım akşamı kimselere söz vermeyip, en ön sıralarda yerimizi alacağız. Ödüllü usta oyuncu Şerif Erol ile Afife Jale En İyi Kadın Oyuncu Ödülüne sahip Özlem Zeynep Dinsel, doğru-yanlış, yaşantı-hayal gibi zıtlıkların başrolde olduğu ve gerçekliğe dair soruların zihnimizde dönüp duracağı bir hikâyeyi bizlere sunuyor. Sorulara cevap alabilecek miyiz ya da bırakın cevap almayı, birkaç ipucu da olsa yakalayabilecek miyiz, bunu hep birlikte göreceğiz.
Aşk Şarkıları ve Öyküler: İlhan Şeşen ve Sunay Akın
26 Kasım Cuma, 20:30
Sonbaharın son günlerini şenlendirecek Aşk Şarkıları ve Öyküler için şimdiden kemerleri bağlayabiliriz. Sahnede, derya deniz bilgisi, şiirleri ve hikâyeleriyle Sunay Akın varsa, ona da şarkılarıyla İlhan Şeşen eşlik ediyorsa, nevi şahsına münhasır bir gece bizi bekliyor demektir. Üstelik, “Sen Benim Şarkılarımsın”, “Ellerimde Çiçekler”, “Rüzgar” gibi şarkılara eşlik ederek neşemizin doruklara çıkacak olması da cabası!
Beni Sakın Yumruklardan, İstanbul Tiyatro Festivali
27 Kasım Cumartesi, 20:30
Etkinliklerin tiyatro kategorisinde, beni en çok heyecanlandıran oyun Beni Sakın Yumruklardan. Kalemi ve işlediği konularla hep ayrı bir yere sahip Ceren Ercan, onun yazdığı oyunları en iyi şekilde yöneteceğine inandığım Yelda Baskın ve sahnede olabilecek en güzel ikili Yiğit Sertdemir ve Ecem Uzun, deyim yerindeyse Voltran’ı oluşturacak. Özgürlüğün öznesini ve nedenini sorgularken, linç kültürünün sosyal medyayla nasıl var olmaya çalıştığını bu oyunla izleyeceğiz.
Hakan Başar Caz Trio
30 Kasım Salı, 20:30
Türkiye’nin en genç caz piyanisti Hakan Başar, ENKA oditoryumunda ilk kez sahneye çıkıyor, yanına da kontrbasta Ozan Musluoğlu ve davulda Ferit Odman’ı alıyor. Ortaya genç bir heyecanla iki büyük tecrübenin birlikteliğinden doğan, alkışa değer bir dinleti çıkıyor. ENKA’nın desteklediği genç projelerden Hakan Başar Caz Trio, jazz, blues, latin jazz, soul jazz, gospel ve post bop tarzı parçaları çalarken, kulaklarımızın pası, uzun bir süreden sonra siliniyor.
Aşınma, Stüdyo Oyuncuları
7 Aralık Salı, 20:30
Sanat etkinlikleri bir prömiyere ev sahipliği yapıyor. Şahika Tekand, Aşınma ile yine zekasını ve ustalığını ortaya koyuyor, seyirciye oyunun dilini ve işleyişini oyuncuyla birlikte eş zamanlı keşfedeceği aktif bir seyir süreci yaratacak. Oyunun merkezine aldığı sorun hepimiz için tanıdık: günümüz dünya sisteminin, insanın varlık alanını giderek daha da daraltması, buna karşılık çağdaş insanın bu duruma gösterdiği kabul ile var olmaya çalışması. Sorunun çözümünü Yiğit Özşener’in hayran olunası oyunculuğuyla bulmaya çalışacağız. Peki başarılı olacak mıyız, henüz bilmiyoruz.
Genco: Tiyatroya Adanmış Bir Ömür
14 Aralık Salı, 20:30
ENKA Sanat, sezonunun en özel yapımını en sona saklıyor. Türk tiyatrosunun ulu çınarı Genco Erkal’ın 60 yıllık sanat hayatını ele alan “Genco” belgeseli, yalnızca bir sanatçının kariyerini değil Türk tiyatrosunun da önemli ve büyük bir dönemini, anı ve anekdotlarla aydınlatıyor. En yalın ifadeyle, ülkemiz tiyatro tarihi arşivlerine bir “armağan” olarak nitelendirilen bu eseri, kendisinden alıp genç kuşaklara da iletmek, izledikten sonra hepimizin yerine getirmesi gereken bir sorumluluk olacak.
Gördüğünüz gibi, ENKA Sanat’ın böylesine dolu programıyla hepimizi tatlı bir telaş alması an meselesi. Harcanan emeğin karşılığını alkışlarımızla vermek için hazırlıklara başlamak, takvimlerimizi işaretlemek ve sanatçıların selamına ortak olmak için beklemek yok, harekete geçmek var. Edebiyat, şiir, hikâyelerle canlanarak, müzikle ruhumuzu besleyerek ve tiyatroyla iyileşerek, sanattan payımıza düşenleri alacağız. O halde şimdiden iyi seyirler, iyi eğlenceler!
Kapak Fotoğrafı: ENKA Sanat
İlginizi çekebilir: Eda Geven’den 25. İstanbul Tiyatro Festivali
İlk yorumu siz yazın!