Ankara’yı ziyaret eden sanetseverlerin en sevdiği aktivite Ankara’nın tarih kokan müzelerini ziyaret etmek olsa gerek. Ankara’da sanat ve tarih yolculuğu için önemli duraklardan biri olan Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi ve şu anda sergilenmekte olan “Bahçede Sanat” sergisine buyurun bir göz atalım.

Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi, Ankara Kale’sine çıkan o yokuşu bilenler için bulması oldukça kolay bir noktada bulunuyor. Ankara Kalesi kapısını gördüğünüzde hemen sağınızda kalan bina, tarihi dokuya uyan çağdaş mimarisi ile hemen göze çarpıyor. Müzeye yaklaştığımızda sıra dışı kapısı ile adeta bizleri ne kadar özel bir sanat yolculuğuna çıkaracağının ipuçlarını veriyor. 3 Eski Ankara evinin müze binasına dönüştürülmesi ile yola çıkan bu müze, 2015 yılında Yüksel Erimtan Kültür ve Sanat Vakfı bünyesinde kurulmuş. Kurucusu Yüksel Erimtan’ın koleksiyonunda bulunan Roma, Urartu, Hitit ve Bizans dönemlerine ait objelerden oluşan birçok değerli eserin sergilendiği, geçici sergilerin yapıldığı, sanatın her dalına ait etkinlikleri bulabileceğiniz bir sanat merkezi olan müze oldukça göz alıcı bir mekan.

Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesinin kurucusu Yüksel Erimtan’ın sahip olduğu yaklaşık 2000 parçalık koleksiyon, Anadolu coğrafyasına ait  seramik, cam, bronz, yüzük taşları, sikkeler ve takılardan oluşuyor. Tabii ki milattan öncesine ait bu eserleri tanıyabilmemiz normalde çok kolay olmuyor ama eserler o kadar kendine has bir olay örgüsü ile sergilenmiş ki, incelerken güncel yaşam ile çok kolay bağlantı kurabiliyorsunuz. 

Müzeyi keşfetmeye başladığınızda eski ve yeni kavramlarının nasıl bir zerafetle harmanlandığını, yaşadığımız coğrafyaya ait kültürel mirasın nasıl görsel değerlerin ön plana çıkarılarak sergilendiğini görerek büyülenebilirsiniz. Müze bünyesinde bir çok süreli sergi etkinliği, eğitim atölyeleri, gün batımı konserleri ve çeşitli etkinlikler yapıldığını da unutmayalım. Ayrıca arka bahçede bulunan müze kafeteryasında soluklanmayı ihmal etmeyin derim! O bahçeye öğlen yemeği için ilk gittiğimde “Nereye geldim ben?” şaşkınlığı yaşamış ve kendimi başka bir şehirde gibi hissetmiştim. Ankara’nın en güzel arka bahçelerinden birine sahip olduğunu iddia ediyorum! Ruhunuzu sanat ve huzur ile besleyecek bir çok aktiviteyi bir arada bulacağınız Erimtan Arkeoloji ve Sanat müzesi sanatsever Ankaralılar için keşfetmeye başladıkları andan itibaren vazgeçilmez bir yer olmaya aday!

Çikolata, teraryum, yoga, kasnak, kaligrafi ve daha bir çok alanda uygulamalı atölyeleri bulunuyor müzenin. Hatta pandemi hayatımıza girene kadar da her salı piyano konserleri veriyorlarmış. Ankara’da bu kadar çeşitli sanat etkinliğinin bir arada yapıldığı nadir adreslerden bir tanesi olduğunu düşündüyseniz bu konuda haklısınız! Ayrıca müzede bir de müze koleksiyonundan ve süreli sergilerden esinlenerek tasarlanan ürünlerin satıldığı müze mağazası bulunuyor. Sanatseverler için zevklerine uygun kitap ve müzik albümlerinin satışı yapılıyor. 

Şu günlerde müzeye ait beni çok heyecanlandıran bir etkinlikten bahsetmek istiyorum! Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde okuyan 20 yüksek lisans öğrencisinin, içinde bulunduğumuz bu pandemi sürecinde yarattıkları ve farklı sanat dallarına ait birbirinden yaratıcı eserlerinden oluşan “Bahçede Sanat” sergisi 18 Eylül’de kapılarını açtı. Hep birlikte başımızdan geçmekte olan bu zor günlerin, bir sanatçının zihninde oluşturduğu sancıların, onu çıkardığı yolculukların yansımasını görebilmek adına bu serginin hepimiz için anlamının derin olacağını düşünüyorum. Sergi, 11 Ekim’e kadar müzenin o muhteşem arka bahçesinde sergilenmeye devam edecek. Bana sorarsanız görülmeye değer! 

“Askıda Müze Eğitimi Var” projesini duymuş muydunuz? Duymadıysanız hemen anlatıyım. Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi’nin başlattığı Soysal Sorumluluk Projesi dahilinde, yapacağınız gönüllü bağışlar ile dezavantajlı bölgelerdeki okulların öğrencileri gruplar halinde ücretsiz olarak müzeye getirilerek müze eğitimi alabiliyor. Ben bu desteklerini duyduğumda çok sevinmiş hem de çok duygulanmıştım. Düşünsenize, imkanı olmayan ufak çocuklar gelip atölyede sanat ile tanışacak ve hayal dünyalarında yepyeni kapılar açılacak! Bu arada, söylemek istediğim bir detay daha var. Müzede engelli sanatseverler için tekerlekli sandalye bulunuyor ve tüm etkinliklere tekerlekli sandalye ile ulaşmak mümkün! Avrupa’da oldukça normal olan bu durum, ülkemiz için hala ne yazık ki bir lüks. Fakat gördüğünüz gibi müze bu konuda da standartlarını koruyor.

Bir de Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi’nde gerçekleştirilen yoga etkinliklerinden de bahsetmek istiyorum. Şaşırdınız mı? Evet, burada yoga da yapılıyor! ‘Müze’de yoga da yapılır!’ mottosuyla hareket eden bir müzemiz varsa biz olmuşuz demektir! 🙂 Hafta sonları sık sık yaptıkları yoga etkinlikleri ile size bahsettiğim arka bahçeyi doyasıya yaşayabilirsiniz. 

Covid-19 sebebiyle tüm tedbirleri aldıkları, müzenin arka bahçesinde gerçekleşmesi planlanan “Sonat Bağcan Konseri” Covid-19 vakalarının artışı sebebiyle ertelenmek durumunda kaldı. Detaylı bilgi almak isterseniz bu konserlerin ve yoga etkinliklerinin ve diğer tüm faaliyetlerin devamını takip edebilmeniz için Instagram hesaplarını da buraya bırakıyorum. 

Toparlamam gerekirse, ben Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi’ni çok beğeniyorum. Sanata verdiği değere, sahip olduğu bakış açısına, sanat ve tarihi buluşturmasına ve bu sanatı bizlere yansıtma şekline, bu müze aracılığıyla sahip oldukları sanatsal birikimi başkalarıyla  paylaşma arzusuna hayranım. Kültür ve sanatın Başkent’te de olması gayesiyle yola çıkmış olan Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi’ni sizlerin de seveceğinden eminim! Hepinize sanat dolu günler dilerim! 

Kapak Fotoğrafı: Instagram.com/erimtanmuseum

İlginizi çekebilir: Artsy Magger’dan Türkiye’den Müze Önerileri