Erkek Modası: Sessiz Lüks Akımına “Ken”erji Geldi!
Son günlerde ağzına “Hi Barbie, Hi Ken” sesi ya da “I’m a Barbie girl” şarkıları takılmayan var mı acaba? Hepimizin keşfet’i Barbie pembesine boyandı gitti. Barbie bir anda bizim dünyamızın da her şeyi oldu, ama Ken yine film promosyonları ve içeriğindeki gibi “sadece Ken” olarak kaldı…mı, acaba? Olay şu ki, sessiz lüksle birleşen bir Ken akımı var ve salına salına sinsice erkek modasını domine etmeye geliyor.
Filmde Ryan Gosling’in canlandırdığı, Barbie’nin onun adına dağları delmeye hazır sevgilisi Ken, özgüvenli ve kendine has moda anlayışıyla filmin her anında seyirciye göz ziyafeti çektirirken bir noktada Barbie’nin gölgesinde kalmaya devam ettiği için etkisinin az olacağını düşünmüştüm. Fakat halihazırda bu modanın gelişini öngören birçok lüks erkek markası, yaz koleksiyonlarına Nusret usülü pastel renkler serpiştirirken filmdeki “Kovboy Ken” tarzına da sadık kalmış ve kot kumaş kullanımını da arttırarak Ken tarzı modaya girişlerini yapmışlar bile.
Hazır yıl 2023 iken ve erkek modası da hafiften bir şaha kalkışa başlamışken, haydi gelin şu trendi yakın merceğe alalım.
Ken’in kişiliği ve aurası için kullandığı bir kelime var: “Ken”erji. Bunun da kuralları varmış bu arada. Barbie için ölüp bitmek dışındaki bir diğer kuralı da günümüz standartlarını aşarak muhteşem seksi görünmek. Bu noktada gardrobu devreye giriyor tabii ki. Hafif gösterişli ama yeri gelince minimal, renkli görünümlerle arkadaşımızın golfe, ardından tenise, hadi belki yüzmeye, e sonra bir de kokteyle gittiği bir kare hayal edin. Ve Ken’i motive eden, tüm bu kıyafetlerin ardındaki mentaliteye hakim olun: “10 numara” olduğunuzu düşünmeniz yeterli. Bu kuralları her şeyin anahtarı olarak düşünürsek, “yeni maskülen” diye nitelendirilen, renkleri kullanmaktan çekinmezken formlarla da oynayan trende özgüvenli bir erkek olarak balıklama dalışınız muhtemel olacaktır.
Sessiz lüks akımı son aylarda retinamıza kazınmışken Ken de bunu fırsat bilmiş ve “ken”disini konumlandırmak için bu noktayı seçmiş olacak ki; bu gibi her tarzdaki marka Ken’e uyum sağlamaya başlamış bile. Jacquemus’un yanı sıra BLUEMARBLE markası, özellikle 80lerdeki Ken bebeklerin giyebileceği tarzda saten ağırlıklı, kocaman baskı desenleriyle bu trendde yerini aldı. Saul Nash ise sessiz lüks akımından devam ederek bir beachwear koleksiyonu çıkarttı ve minimal tavırlarla renkleri birleştirerek erkek modasına yeni bir bakış açısı sundu. En son, şu sıraların en gözde markası LOEWE, tam bir Ken bebek ayakkabısı piyasaya sunarak bu akımı kamçıladı.
Eh, bu kadar gösterişsiz gösteriş de ancak böyle bir karaktere yakışırdı zaten. Ryan bey de bunu görmüş ve pazarlamasını da Barbie filminin galasında yeterince yapmıştı. Pastel ton-sur-ton takımlar, göğsü bağrı açık gömlekler, “saçımı şöyle bi’ tarar gibi yaptım da çıktım” havasında, kirli sakalıyla hem filmi hem de bu akımı promote eder gibiydi.
Cesaretiniz varsa, biraz da “preppy” tarzda giyinmekten zevk alıyorsanız,“Ken”erjinizi yükseltmeniz için yeni moda ikonumuz Ken ve onun izinden giden lüks markaları takibe almanızı tavsiye ediyorum. Biraz renk, biraz neşe ve bolca özgüvenle siz de “Sadece Ken” değil “10 numara Ken” olup Barbie’nizin gönlünü fethetmeye yola çıkabilirsiniz.
Kapak Fotoğrafı: Getty Images
İlginizi çekebilir: Chic Magger’dan Barbiecore
İlk yorumu siz yazın!