Giuseppe Arcimboldo: Doğayı Portreleştiren Ressam
Meyve, sebze ve deniz ürünlerinden portreler yapan muhteşem ressam Giuseppe Arcimboldo tablolarıyla ilk kez Viyana Sanat Tarihi Müzesi (Kunsthistorisches Museum Wien)’ni gezerken karşılaştım. Meyvelerden ve deniz canlılarından oluşan tablolar sanatçıya hayran olmama ve eserlerini neden daha önce görmediğimi sorgulamama neden oldu.
Giuseppe Arcimboldo Kimdir?
1526 yılında Milano’da doğan Giuseppe Arcimboldo, sanatçı babasının izinden giderek babasıyla birlikte Milano Katedrali’nin İncil’den öykülerinin vitray tasarımlarını daha sonra Como Katedrali’nde bulunan Meryem Ana Dormition‘ın büyük bir duvar halısı için goblen tasarımlarını, resimlerini, fresklerini ve vitraylarının tasarımını yapıyor. 1562 yılında Habsburg İmparatoru I. Ferninand’ın daveti üzerine Viyana’ya giderek saray ressamı olarak çalışmalarını sürdürüyor. Bu dönemde “Mevsimler” serisinin birincisini tamamlıyor. I. Ferninand’ın ölümünden sonra tahta geçen II. Maximilian da Arcimboldo’nun saray ressamı olarak çalışmalarına devam etmesini istiyor. Eserleri çok beğenilen Giuseppe; mimar, sahne tasarımcısı, mühendis ve sanat uzmanı olarak sarayda görev yapmaya devam ediyor ve 1573’de “Mevsimler” serisinin ikincisini tamamlıyor.
1576’da II. Maximilian’ın ölümünden sonra tahta geçen oğlu II. Rudolf zamanında da saraydaki görevine devam ediyor ve II. Rudolf’un Prag’da yaşamaya karar vermesi üzerine 1587 yılında kadar kendisine eşlik ediyor. 1587’de Prag’dan ayrılarak 1593 yılındaki vefatına kadar Milano’da yaşamaya devam ediyor.
Maniyerizmin öncülerinden olan sanatçı sürrealizmin babası olarak da kabul ediliyor ve birçok ressam gibi Salvador Dali’nin de Arcimboldo’dan etkilendiği söyleniyor.
Arcimboldo, sebze ve meyvelerden yapmış olduğu Rudolf portresine, Vertumnus adını veriyor. Bu tablosunda II. Rudolf’un portresini sebze ve meyvelerle resmediyor. İmparatorluğun bolluk ve bereket içinde olması, saltanat ile doğanın uyumunu birleştirerek Rudolf’u Roma’nın bahçe ve ürün tanrısı Vertumnus olarak simgeleyip resmetmesi, II. Rudolf’un beğenisini kazanıyor.
Giuseppe Arcimboldo’nun Eserleri
Giuseppe Arcimboldo’nun mevsim değişikliklerini sebze ve meyvelerden oluşturduğu portrelere yansıtması geniş bir yankı uyandırıyor.
Vivaldi’nin “Mevsimler” konçertosunun hissettirdiği muhteşem etkisini Arcimboldo’nun dört mevsimi anlattığı tabloları izlerken de yaşadığımı söyleyebilirim. İkisinden de aynı keyfi aldım. Viyana Sanat Tarihi Müzesi’nde sanatçıya ait dört tablo bulunuyor. Bunlardan ikisi “Mevsimler“den “Yaz” ve “Kış“, diğerleriyse “Dört Element“i temsil eden “Ateş” ve “Su” tabloları. Her tabloyu incelerken ressamın eşsiz dehası karşısında şaşkınlığınızı gizleyemiyorsunuz. Çeşitli renk ve boyutta sebze-meyvelerin bir insan portresi haline getirilmesi fikri oldukça şaşırtıcı olsa da tabloların muhteşemliği sizi etkisi altına alıyor. Tablolara her baktığımda tabloda daha önce görmediğim meyvelerin varlığını da görmek ayrı bir keyif veriyor.
Arcimboldo’nun ilk “Dört Mevsim” temasında “İlkbahar” genç bir erkek, “Yaz” genç bir kadın, “Sonbahar” olgun bir erkek, “Kış” yaşlı bir erkek olarak betimleniyor. Dört mevsim tablolarında, mevsimlerine göre seçilmiş meyvelerle hayatın akışının çok güzel kurgulandığını söyleyebilirim. II. Maximilian için yaptığı “Dört Element”i simgeleyen “Hava”, “Su”, “Ateş” ve “Toprak” tabloları ise bizleri gerçekten büyülüyor.
Giuseppe Arcimboldo’nun Yaz Tablosu
“Yaz” portresinde yanaklar şeftali, çene armut, dudaklar kiraz, dişler bezelye, gözler vişneden oluşuyor. Ayrıca üzüm, kiraz ve çileklerden oluşan bir taç, bereketi temsil eden tahıllardan oluşan bir kıyafet bulunuyor. Kıyafetin omuzunda ise 1563 tarihi göze çarpıyor.
Giuseppe Arcimboldo’nun Kış Tablosu
573 yılında yapılan “Kış” tablosu ise hasır örgü palto giydirilmiş bir portre. Ağaç kökleri boynu, dallar ise profilden görünen yüzü oluşturuyor. Yosunlanmış çene ve yapraklarını dökmüş dallar saçları sembolize ediyor ve her an yıkılacakmış gibi duran bir ağacın göğsünden çıkan limonlar ise kıştan sonra baharın müjdecisi anlamına geliyor.
Giuseppe Arcimboldo’nun Su Tablosu
Arcimboldo, suda yaşayan altmıştan fazla canlının bileşimiyle “Su” portresindeki karakteri oluşturuyor. Fok balığı, alabalık, istiridye, midye, ahtapot, kurbağa, karides, yengeç ve benzeri deniz canlılarıyla yapılan portrenin görselliği inci küpe ve kolyeyle daha da arttırılıyor.
Giuseppe Arcimboldo’nun Ateş Tablosu
“Ateş” tablosunda, çene ve boyun şamdan biçiminde tasarlanıyor, göz çukurlarına yerleştirilen mumlar, kulak ve burnu temsil eden ateş yakmada kullanılan ateş yakacakları konumlandırılıyor. Boyundaki eriyen mum ise bir yandan portrenin saçlarını tutuşturarak portreyi bir alev topu haline getiriyor.
Sanatçının Paris’teki Louvre Müzesi‘nde, İsveç’teki Skokloster Kalesi‘nde, National Museum’da, National Gallery of Art Washington D.C.‘de ve Cremona’daki Museo Civico Ala Ponzone gibi önemli müzelerde eserleri bulunuyor.
Kapak fotoğrafı: all-art.org
İlginizi çekebilir: Umut Hanioğlu’ndan Soyut Anlatımcı 3 Ressam
Harika ve ufuk açıcı bir yazı👏👏👏